Avrupa, kamu binalarında konfor sıcaklığını 22 dereceden 19 dereceye indirerek, gaz tüketimini yüzde 15-20 oranında azalttı. Konfor sıcaklığından yapılacak her bir derecelik fedakarlık, enerjide yüzde 7’lik tasarruf sağlıyor.


 

Uzmanlara göre, Türkiye’nin konfor sıcaklığı Avrupa’dan yaklaşık 4 derece yüksek. Türkiye, konfor sıcaklığını Avrupa seviyesine yaklaştırırsa ciddi bir tasarruf yapabilir. Böylelikle cari açıkta önemli bir iyileşme sağlayabilir.

 

HABER: MESUDE DEMİRHAN

 

COVID-19 salgınının olumsuz etkileri ve ardından patlak veren Rusya-Ukrayna savaşıyla dünyada enerji dengesi de değişti. 

 

Özellikle enerji tedarikinde yaşanan sorunlar, gelişmiş ekonomileri bile zor durumda bıraktı. Doğalgazda Rusya’ya bağımlı olan Almanya ve diğer Avrupa Birliği ülkeleri de çözüm için binalarda sıcaklığı düşürüyor. Bu uygulamaya göre konutlarda konfor sıcaklığı 22 dereceden 20 dereceye, kamu binalarında ise 19 dereceye indiriliyor. Avrupa’nın, bu hamlesinin gaz tüketimini de yüzde 15-20 oranında azalttığı açıklandı.

 

TÜRKİYE DE UYGULARSA  

 

Türkiye’nin yaz ve kış aylarının ortalama konfor sıcaklığı 24 derece. Konfor sıcaklığının sadece 1 derece düşmesi bile doğalgaz tüketiminden yüzde 5-7 oranında tasarruf sağlıyor. Böyle bir ‘kazancın’ Türkiye’nin dış ticaret açığını azaltmaya yönelik çabalarına katkısı da oldukça fazla. Konutlarda sıcaklığı 1 derece düşürmek, sanayide kullanılan miktar da hesaba katıldığında toplam yıllık tüketimin yüzde 1’ine denk geliyor. Yani her 1 derece ile doğalgaz ithalatına ödenen tutarın yüzde 1’i ülke hazinesinde kalabilir. 

 

TÜKETİMİN YÜZDE 30’U

 

Türkiye’de enerjinin yaklaşık yüzde 30’u konutlarda tüketiliyor. Bu tüketimin yaklaşık yüzde 50’sini ise havalandırma ve iklimlendirme, yani termal konfor tüketimi oluşturuyor.

FATURA GİDEREK KABARIYOR 

 

Türkiye, birincil enerji kaynakları açısından ithalatçı durumunda. Sadece geçtiğimiz yıl 50 milyon ton petrol ve petrol ürünü, 38 milyon ton kömür ve 55 milyar metreküp doğalgaz ithalat edildi. Bu tabloya madenler de eklendiğinde geçen yıl enerji ithalat faturası 100 milyar dolara yaklaştı. Enerji arz güvenliğinden taviz vermeden, ithalat faturasını azaltmak için yenilenebilir enerji yatırımlarından kara ve deniz keşiflerine, yerli kömür teşviklerinden enerji verimliliğine kadar birçok alanda yeni yatırım adımları atan Türkiye, hidrojen, batarya ve dijitalleşme teknolojilerini de yakından takip ediyor.

 

2030 İÇİN ÖNLEM 

 

Bu arada, daha önce genelgeyle yüzde 15 olarak belirlenen enerji tasarruf hedefi, 2030 yılına kadar asgari yüzde 30 olacak şekilde güncellendi. 

 

Bu tasarruf hedefine, enerji verimliliğini artırıp, emisyonu azaltarak ulaşılması için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın koordinasyonunda ‘Kamu Binalarında Tasarruf Hedefi ve Uygulama Rehberi (2024-2030)’ hazırlandı. Buna göre iç ortam sıcaklığının ısıtma sezonunda en fazla 22 derece, soğutma sezonunda ise en az 24 derece olması sağlanacak.

 

HANGİ BİNALARI KAPSIYOR? 

 

Mevzuat, enerji yöneticisi görevlendirmekle yükümlü olan kamu binalarından; mülkiyeti kamuya ait ve hakkında yıkım, taşınma veya elden çıkarma planı olmayan ve 1 Ocak 2024 tarihi itibariyle en az 5 yılını tamamlamış olan binalarda (yardımcı tesis binaları, ısı merkezleri, sosyal donatılar ve kampüs alanı dahil) ısıtma, soğutma, havalandırma, aydınlatma, sıcak su tedariki ve diğer ekipmanlar için kullanılan enerji kaynaklarını ve verimli ekipman kullanımını kapsıyor. 

 

Kamunun aldığı önlemlerin yanı sıra Türkiye’de üretim yapan bazı firmalar da ısı tasarrufu sağlayacak yeni sistemler için yatırım yapıyor. Bu yatırımların başında da ısı pompası üretimi geliyor. 

 

ALMANYA, KAMUDA 10.8 MİLYAR EURO’LUK TASARRUF ETTİ  

 

Prof. Dr. İsmail Ekmekçi-İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi: Almanya’da yürürlüğe giren iki yönetmelikte önümüzdeki iki yıl içerisinde hane halkları, şirketler ve kamu sektörü için toplam 10.8 milyar Euro’luk enerji maliyetinde tasarruf sağlanması öngörülüyor. Türkiye’de binaların 2017 yılı nihai enerji tüketimi yüzde 32.3’lük payla sanayi ve ulaşım sektörünün üzerinde. 2019 sonu itibariyle toplam bina sayısı 9.3 milyonu geçti. Türkiye’de konut binaları, toplam binaların yüzde 86.8’ini oluşturuyor. Bu binalardaki toplam daire sayısı 22 milyon 606 bin 906. 2018 yılı itibariyle ısınma ve/veya sıcak su ihtiyacı için doğalgaz kullanan konut abone sayısı 14.7 milyonu geçti. Türkiye’nin yıllık toplam 58-60 milyar metreküplük doğalgaz tüketiminin yaklaşık yüzde 25’ine karşılık gelen 15 milyar metreküp doğalgaz konutlarda tüketiliyor. 

 

1 derecelik düşüş ile yaklaşık 0.9 milyar metreküp doğalgaz tasarrufu yapabiliriz. Yani 15 milyar dolarlık konutlardaki doğalgaz faturamızda yaklaşık 0.5 milyar dolar tasarruf ederek cari açığı azaltabiliriz. 

 

ISI KONFORUMUZ 22 DERECEDEN FAZLA

 

Bülent Şen-Enerji Verimliliği Derneği Başkan Vekili: Dünyada 22 derece olarak kabul edilen konfor sıcaklığı, Türkiye’de 22 derecenin de üzerinde. Evinizdeki kombiyi kullanırken özellikle konfor sıcaklığını bir derece indirdiğinizde bile yüzde 7 tasarruf sağlanıyor. Her yerde belki yüzde 7 olmaz, ancak sanayiyi düşünürsek ortalama yüzde 5 bile olsa 55 milyar metreküp doğalgazdan 2 milyar metreküp tasarruf olur. Bu, çok ciddi bir rakam.

 

GAZ İTHALATINA ÖDENEN PARANIN YÜZDE 1’İ CEBİMİZDE KALABİLİR

 

Dr. Cihad Terzioğlu-Enerji Uzmanı: Türkiye’nin termal konfor sıcaklığı, yaz ve kış aylarının ortalamasına bakıldığında 24 derece. Konfor sıcaklığının sadece 1 derece düşmesi ile doğalgaz tüketiminden yüzde 5-7 oranında tasarruf imkanı olduğu biliniyor. Bu da ülkece yıllık tüketimimizin yaklaşık yüzde 1’ine tekabül ediyor. Yani her 1 derece ile doğalgaz ithalatına ödenen tutarın yüzde 1’i cebimize kalabilir. Yıllık ortalama 55-60 milyar metreküp doğalgaz ithal ediyoruz. Doğalgaza ödediğimiz paranın 20 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. 1 derecelik tasarrufla 1 milyar dolar para cebimizde kalır. Her 20 tüketiciden birinin doğalgaz faturasını sıfırlama imkanımız olur.

 

BU YIL ENERJİ FATURAMIZ DÜŞTÜ

 

Oğuzhan Akyener-Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM): Türkiye’nin konfor sıcaklığını 23 dereceden 22 dereceye çekmesi, kamu binalarındaki kışın ısıtma veya yazın soğutma amaçlı enerji giderlerini yaklaşık olarak yüzde 10 oranında azaltır. Türkiye, kamu binalarında enerji verimliliğini yüzde 15’ten yüzde 30’a çıkarmayı planlıyor. Türkiye’nin 22 derece yaklaşımı, Almanya’nın kamu kurumlarındaki 19 dereceye göre daha mantıklı ve uygulanabilir. Geçen sene 100 milyar dolar olan enerji ithalatımız bu yıl düştü. Sene sonunda yaklaşık 70 milyar dolar fatura ödeyeceğiz.  

 

KONFOR SICAKLIĞI NEDİR?

 

Her iklim koşulunda, kişilerin sağlığını ve performansını koruyabildikleri ve kendilerini en rahat hissettikleri sıcaklığa konfor sıcaklığı deniliyor. Konfor sıcaklığı, genellikle ısı, nem, hava hızı, giyim ve aktivite düzeyi gibi çeşitli faktörleri içeriyor. Bu değer, kişinin bulunduğu odanın şartlarına, duvar sıcaklıklarına, pencerelerden giren güneş ışığına, kişinin giyim şartları gibi birçok parametreye bağlı. Ayrıca, mevsimler, coğrafi konum, kültürel farklılıklar ve bireysel tercihler gibi çeşitli etkenler de konfor sıcaklığını etkileyebilir. Türkiye’de konfor sıcaklığı ortalama 22-24 derece olarak kabul görüyor.

20 Kasım 2023 Pazartesi

ABD'nin yerli üretimi teşvik etmesi amacıyla Çin'den ithal edilen yenilenebilir enerji ürünlerine uyguladığı gümrük vergisi artırımı, küresel enerji ticaretinde değişikliklere yol açabilir.


ABD yönetimi, Enflasyonu Azaltma Kanunu (IRA) kapsamında, 14 Mayıs'ta Çin'in düşük fiyatlı ihracat faaliyetleriyle küresel piyasaları doldurarak ABD'nin tedarik zincirine, işletmelerine ve işçilerine bir tehdit oluşturduğu gerekçesiyle Çin'den yapılan 18 milyar dolarlık ithalata yönelik gümrük vergilerini artırma kararı aldı.

 

ABD yönetimi, son haftalarda Çin'in temiz enerji üretimine yönelik yurt içi sübvansiyonlarına ilişkin endişelerini dile getirmişti. Bunun ardından yönetim, Çin'den ithal edilen söz konusu ürünler üzerindeki tarife oranını elektrikli araçlarda yüzde 100'e, elektrikli araç pillerinde yüzde 25'e, güneş hücrelerinde yüzde 50'ye, bazı çelik ve alüminyum ürünleri, kritik minerallerde yüzde 25'e çıkarılacağını bildirdi.

 

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Columbia Üniversitesi Küresel Enerji Politikası Merkezi Araştırma Görevlisi Adrian Duhalt, iki ülke arasındaki ticari çekişmenin devam etmesinin muhtemel olduğunu belirterek, Çin'in yeni pazarlara yönelerek küresel enerji ticaretinde değişikliklere yol açabileceğini söyledi.

 

Çin'in açıkça enerji dönüşümüyle bağlantılı endüstrilerde önemli bir etki sağlamaya çalıştığına işaret eden Duhalt, "Şimdi, ürünlerinin ABD'ye girmesini sınırlayan ticaret engelleriyle karşı karşıya kalan Çin, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki pazarlara girmeye ve varlığını pekiştirmeye yönelik faaliyetinde hiç olmadığı kadar kararlı." diye konuştu.

 

Duhalt, başka ülkelerin de ABD'nin izinden gitmesi durumunda enerji ticaretinde küresel çapta bir fiyat artışı yaşanabileceğine dikkati çekerek, "Bana öyle geliyor ki, bu iki ülke arasındaki çekişme, herkesin enerji dönüşüm maliyetini artırma riski taşıyor." dedi.

 

TÜRKİYE BU DURUMU FIRSATA ÇEVİREBİLİR

 

Türkiye Madenciler Derneği Çevre Koordinatörü Dr. Caner Zanbak da ABD'nin kendi üretimini korumak amacıyla aldığı bu kararlar karşısında Çin'in gelişmekte olan ülkelerle yapacağı yeni yatırımlar ve ticaretler dolayısıyla vergi artırımından minimal düzeyde etkileneceğini belirtti.

 

Söz konusu durumun büyük rekabet şeklinde seyretmeyeceğini ifade eden Zanbak, "Japonya, Güney Kore ve Avrupa Birliği'nin (AB) dahil olacağı ülkeler, önümüzdeki 5 yıllık süreçte, daha uygun pazar koşulları içinde rekabet etmeye başlayabilir. Şu anda bu çekişme sıcak görünüyor ama Çin’in global hammadde tedarik konularındaki görünür üstünlüğü göz önüne alındığında, gelecekte yumuşayacaktır diye düşünüyorum." değerlendirmesini yaptı.

 

Zanbak, Türkiye'nin yaşanan durumu fırsata çevirebileceğine dikkati çekerek, "Özellikle, Türkiye güneş panelleri üretimini artırarak ABD ve AB üyesi ülkeler gibi pazarlarla serbest ticaret işbirliklerine girerse rahatlıkla bu ülkelere de satış yapabilir." ifadelerini kullandı.

02 Haziran 2024 Pazar

Küresel sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatı rekabetçi spot fiyatların etkisiyle ilk çeyrekte bir önceki yıla göre yüzde 4,3 artarak yaklaşık 107,3 milyon tona yükseldi.


Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri Örgütünün (OAPEC) 2024 İlk Çeyrek LNG Piyasasına yönelik yayımladığı rapora göre, yılın ilk üç ayında küresel piyasalarda rekabetçi spot fiyatlar, LNG’ye yönelik talebi artırdı.

 

Küresel (LNG) ihracatı yılın çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4,3 artarak yaklaşık 107,3 milyon tona yükseldi.

 

LNG İHRACATINDA ABD VE RUSYA EN ÖN SIRADA

 

Dünyanın en büyük LNG ihracatçıları olan ABD, Avustralya ve Katar toplam ihracatın yüzde 60,57’sini gerçekleştirdi.

 

İlk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre ABD'nin LNG ihracatı yüzde 11,5 artışla 23,2, Katar'ın ihracatı yüzde 3,5 artışla 20,9, Avustralya'nın ihracatı yüzde 3 artışla 20,9 milyon tona ulaştı.

 

Rusya'nın LNG ihracatı ise aynı dönemde yüzde 8,7 artışla 8,7 milyon tona yükseldi. Rus LNG'sine Avrupa piyasasında talep artmaya devam ederken, İspanya, Fransa ve Belçika Rus LNG'sinin anapazarı oldu.

 

Rusya, yıllık 29,3 milyon ton kapasiteye sahip 3 LNG santralini Avrupa'nın talebini karşılamak için tam kapasitenin üzerinde çalıştırdı.

 

LNG İTHALATI ASYA'DA ÇİN KAYNAKLI ARTTI

 

İlk çeyrekte küresel LNG ithalatında ise Asya piyasasında Çin kaynaklı LNG talebinde artış görüldü.

 

Söz konusu dönemde yapılan LNG ithalatı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,2 artışla yaklaşık 107,9 milyon ton olarak gerçekleşti.

 

Toplam ithalatın yaklaşık 72,9 milyon tonu Asya piyasalarına yapılırken, Asya’ya giden LNG geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9 artış gösterdi.

 

Çin, Japonya, Güney Kore ve Tayvan’a bu dönemde 56,4 milyon ton LNG sevk edildi. Çin’in ilk çeyrek LNG ithalatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 26 artışla 20,6 milyon ton olarak gerçekleşti.

 

AVRUPA’NIN LNG İTHALATI YÜZDE 13,8 AZALDI

 

Türkiye ve İngiltere'nin dahil edildiği tabloda Avrupa'nın LNG ithalatı ise ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13,8 azalarak yaklaşık 30 milyon ton olarak gerçekleşti.

 

Avrupa'da LNG'ye olan talebin düşüşünde kışın ılıman geçen hava şartları, Norveç ile Cezayir'den kıtaya gaz sevkiyatının bolluğu ve doğal gaz depolarındaki doluluk oranı etkili oldu.

 

LNG portföyünde tedarikçi ülke payları bakımından ABD yüzde 51 ile ilk sırada yer alırken, bu ülkeyi yüzde 17,4 ile Rusya, yüzde 10 ile Cezayir, yüzde 8 Katar, yüzde 4,1 ile Norveç, yüzde 4 ile Nijerya takip ederken, yüzde 5,4 ise diğer ülkelerden karşılandı.

 

Kuzey ve Güney Amerika'nın LNG ithalatı ilk çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 72,7 artışla 3,8 milyon tona çıkarken, Orta Doğu'nun ithalatı ise yüzde 71,4 artışla 1,2 milyon tona yükseldi.

 

İlk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre, Cezayir, Avustralya, Bruney, Ekvator Ginesi, Malezya, Mozambik, Nijerya, Katar, Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD, ihracatını artıran ülkeler arasında yer aldı.

 

Bu dönemde en fazla ihracat yapan ülke 23,2 milyon ton ile ABD olarak öne çıkarken, oran bazında ihracatını en çok artıran ülke ise Mozambik oldu.


Yılın ilk çeyreğinde LNG ihracatı ve artış, azalış oranları şu şekilde:

İhracatçı Ülke

2023 İlk Çeyrek

(Milyon Ton)

2024 İlk Çeyrek

(Milyon Ton)

Durum %
Cezayir2,72,97,4
Angola10,7-30
Arjantin00-
Avustralya20,320,93
Brunei1,21,416,7
Kamerun0,40,40
Kongo00,10
Mısır1,90,4-78,8
Ekvator Ginesi0,70,814,3
Endonezya3,93,6-7,7
Malezya7,27,88,3
Mozambik0,50,860
Nijerya3,33,712,1
Norveç1,21,20
Umman3,13,10
Papua Yeni Gine2,12-4,8
Peru110
Katar20,220,93,5
Rusya88,78,7
Trinidad ve Tobago2,22,1-4,5
BAE1,21,633,3
ABD20,823,211,5
Toplam102,9107,34,3

01 Haziran 2024 Cumartesi