Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Hedefimiz milli hibrit roket motorla birlikte çalıştıracağımız yerli uzay aracını 380 bin kilometre ötedeki Ay'a eriştirmek. Milli Uzay Programı kapsamında bu projeyi de hep birlikte yapacağız." dedi.


Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, savunma sanayisindekine benzer bir ekosistemi uzay alanında da kuracaklarını belirterek, "Hedefimiz milli hibrit roket motorla birlikte çalıştıracağımız yerli uzay aracını 380 bin kilometre ötedeki Ay'a eriştirmek. Milli Uzay Programı kapsamında bu projeyi de hep birlikte yapacağız." dedi.

 

Kacır, İstanbul Üniversitesi'nde Ord. Prof. Dr. Cemil Birsel Konferans Salonu'nda düzenlenen Gençlik Buluşması'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin havacılık ve sanayileşme tarihinin 2000'li yıllara kadar adeta akamete uğratılmış hikayeler tarihine döndüğünü söyledi.

 

Sağlam bir iradenin 2000'li yılların başında "Türkiye'nin neye ihtiyacı varsa, hangi yüksek teknoloji ürününe, hangi havacılık platformuna ihtiyacı varsa biz onu kendi evlatlarımızın alın teriyle, akıl teriyle geliştireceğiz, üreteceğiz" dediğini aktaran Kacır, "Bu ülkenin evlatları, sizin gibi gencecik insanlar, ortalama yaşı 27-28 olan teknoloji ekipleri, mühendislik takımları BAYRAKTAR, ANKA, AKINCI, AKSUNGUR, HÜRKUŞ, HÜRJET, ATAK, GÖKBEY, KIZILELMA ve KAAN ile gökyüzüne imzalarını attılar." diye konuştu.

 

Kacır, Türk milletinin öz evlatlarının başka milletlerden geri kalır hiçbir yanının olmadığının altını çizerek, "Yeter ki önlerindeki engelleri kaldıralım, yeter ki yollarını açalım. İşte bu anlayışla savunma sanayisinde ve havacılıkta bir yandan yeni başarı hikayelerini bu serüvene eklerken bir yandan da sanayinin tüm alanlarında benzer başarı hikayelerinin ortaya çıkması için çaba gösteriyoruz." ifadelerini kullandı.

 

En önemli ödevlerinin "Türk gençlerinin önünü açmak" olduğunu vurgulayan Kacır, "Böyle inanıyor, böyle çalışıyoruz. Uzay bilimi ve teknolojileri de Türk milleti için eşsiz fırsatlar barındıran bir alan. Aslında 1980'li yıllarda Türkiye uydu geliştirme faaliyetlerini başlatmak istemişti. Fakat maalesef 1980'li ve 1990'lı yıllar Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklarla heba ettiği yıllar oldu." değerlendirmesinde bulundu.

 

Bakan Kacır, 2000'li yıllarda aynı sağlam iradenin "kendi uydularımızı kendimiz geliştireceğiz" dediğini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"Türkiye önce BİLSAT görüntüleme uydusunda ortak üretim faaliyetine girdi. Sonra RASAT görüntüleme uydusunu yerli olarak üretti. Sonra GÖKTÜRK görüntüleme uydusunu yerli olarak ürettik. Nihayetinde yaklaşık 600 kilometreden metre altı çözünürlükle görüntü almamızı sağlayan elektro-optik kamerası dahil İMECE uydusunu 2023'te Cumhuriyet'imizin 100. yılında uzaya göndermeyi başardık. Tüm alt sistemlerini yerli ve milli imkanlarla geliştirdik İMECE uydusunun."

 

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, Türkiye'nin 8 Temmuz haftasında ilk milli haberleşme uydusu olan TÜRKSAT 6A'yı uzaya göndereceğini belirterek, böylelikle haberleşme uydularını kendi imkanlarıyla geliştirebilen ve üretebilen 11 ülkeden biri olacaklarını söyledi.

 

Kacır, her bir projenin kendilerini bir sonraki daha sofistike proje için deneyimlendirdiğini ve cesaretlendirdiğini kaydederek, "İMECE dediğimizde 600 kilometrede görev yapan yaklaşık 600 kilogramlık bir uydudan bahsediyoruz. TÜRKSAT 6A dediğimizde 36 bin kilometrede yer sabit yörüngede görev yapan yaklaşık 4 bin 250 kilogramlık bir uydudan bahsediyoruz." şeklinde konuştu.

 

Hedeflerinin milli hibrit roket motorla birlikte çalıştıracakları yerli uzay aracını 380 bin kilometre ötedeki Ay'a eriştirmek olduğunu dile getiren Kacır, "Milli Uzay Programı kapsamında bu projeyi de hep birlikte yapacağız. Hibrit roket motorlarında Türkiye dünyada ilk 4 ülkeden biri bugün. Bu projeyi gerçekleştirdiğimizde ise bu teknolojiyi uzayda gerçekleştiren, uzayda bu teknolojiye tarihçe kazandıran ilk ülke olmayı başaracağız." değerlendirmesinde bulundu.

 

Kacır, Türkiye'nin uzayda kendi uzay araçları ve uyduları ile yörüngeler arasında transferlerini yapabilen bir ülke olacağını belirterek, "Halihazırda yıllık 600 milyar dolara gelen, yakın zamanda 1 trilyon dolara erişmesi beklenen uzay ekonomisinden Türkiye olarak pay alacağız. Uzay teknolojilerindeki kazanımlar Türkiye için aynı zamanda çok değerli stratejik kazanımlar. Bu anlayışla Milli Uzay Programını ve bu programın tüm projelerini hayata geçiriyoruz." diye konuştu.

 

SAVUNMA SANAYİSİNDEKİNE BENZER BİR EKOSİSTEMİ UZAY ALANINDA DA KURACAĞIZ

 

Bakan Kacır, savunma sanayindekine benzer bir ekosistemi uzay alanında da kuracaklarının altını çizerek, "Bugün Türk savunma sanayisi 3 bine yakın firması ve 80 bine yakın genç insan kaynağıyla muazzam bir ekosistem inşa etti. Bir benzerini uzay teknolojileri için de ortaya koyacağız. Hep birlikte inşa edeceğiz." açıklamasını yaptı.

 

Nisan 2022'de astronot çağrısına çıkıldığını anımsatan Kacır, "30 binden fazla vatandaşımız Türkiye'nin ilk astronotu olmak için başvurdu. Onlar arasından pek çok test ve eleme süreci gerçekleştirilerek uzun yıllar Türk Hava Kuvvetlerine jet pilotu olarak hizmet etmiş Alper Gezeravcı, ay yıldızlı bayrağımızı uzaya çıkarmak üzere seçildi ve nihayetinde bu misyonu başarıyla tamamladı. Bu elbette bir turistik seyahat değil, bu bir bilim misyonu olarak tasarlandı." ifadeleri kullandı.

 

Kacır, Uluslararası Uzay İstasyonunun bir uzay laboratuvarı olduğunu belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

 

"Bugüne dek 3 bine yakın bilimsel araştırmanın yapıldığı bir laboratuvardan bahsediyoruz. Dolayısıyla bu bilimsel misyona tüm üniversitelerimizin dahil olabilmesini arzu ettik. Nihayetinde çok sayıda bilimsel araştırma teklifi geldi. Bunları Türkiye Uzay Ajansı ve TÜBİTAK değerlendirdi. İçlerinden 12'sini bilim misyonumuz için seçtiler. Malzeme biliminden tıbba, biyolojiye, fiziğe ve kimyaya kadar pek çok farklı alanda 12 bilimsel araştırma projesi bu misyon kapsamında seçildi. Bu misyonun bilimsel yönü kadar elbette toplumsal yönü de bizim için çok değerli. Dünyada uzay araştırmaları son 60 yıl boyunca bilimsel düzlemde günlük hayatta kullandığımız ve yeryüzünde pek çok değişikliğe vesile olan teknolojinin doğmasına imkan tanımış. Fakat uzay araştırmalarının esas toplumsal etkisi çocuklar ve gençler üzerinde oluşturduğu dönüştürücü etki."

29 Mart 2024 Cuma

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye'nin geleceğinin milli teknoloji hamlesi, AR-GE ve inovasyon ekosisteminin güçlendirilmesiyle daha aydınlık olacağını vurguladı.


 

 

Bakan Kacır, Antalya'daki ANFAŞ Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen, Anadolu Ajansının medya paydaşları arasında yer aldığı Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali (TEKNOFEST) Akdeniz Teknoloji Yarışmaları'nın finali etkinliğine katıldı.

 

Stantları gezen, gençlerle sohbet eden Kacır, gazetecilere yaptığı açıklamada, milli teknoloji hamlesinin Türk gençliği ile buluşma noktası olan TEKNOFEST'i bu yıl Akdeniz şehirlerinde gerçekleştirdiklerini söyledi.

 

Kacır, Antalya'da 49 yarışmanın 25'inin finalisti olan 5 bine yakın gençle birlikte olduklarını kaydetti.

 

TEKNOFEST yolculuğunun başladığı 2018'de 14 yarışmada, 4 bine yakın takımdan 1 milyon genç ile yarıştıklarını hatırlatan Kacır, bu yıl ise 49 farklı yarışmada, 770 binden fazla takımdan 1 milyon 600 bin gencin hayallerini araştırmaya, geliştirmeye ve projeye dönüştürmek amacıyla yarıştığını dile getirdi.

 

Kacır, TEKNOFEST'in bu yönüyle her yıl kendi rekorunu tazeleyen ve yeni dünya rekorlarına imza atan bir etkinlik olduğunu vurguladı.

 

TEKNOFEST kuşağı Türk gençliğinin milli teknoloji hamlesinin öncüsü olmaya devam edeceğine dikkati çeken Kacır, "6 yıldan bu yana sadece proje takımları değil proje takımlarından doğan teknolojik girişimlerinin de bulunduğunu büyük bir mutlulukla gözlemliyoruz. Türkiye'nin geleceği, milli teknoloji hamlesini gerçekleştirmekle, AR-GE ve inovasyon ekosistemini güçlendirmekle çok daha aydınlık olacak." diye konuştu.

 

TEKNOPARK SAYISI 102'YE YÜKSELDİ

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde son 22 yılda Türkiye'nin dört bir yanına teknoparklar inşa ettiklerini anlatan Kacır, şöyle devam etti: "Teknoparklarımızın sayısını 2'den 102'ye, teknoparkta faaliyet gösteren firma sayısını 60'tan 10 bin 500'e yükselttik. Türkiye, bugün 270 binden fazla insandan oluşan bir AR-GE ordusuna sahip. TEKNOFEST'lere katılan gençlerimizle bu orduya yeni neferler kazandırmaya devam ediyoruz. Bu yılın TEKNOFEST'inde 30 milyon liraya yakın ödül desteği, 55 milyon liranın üzerinde de malzeme ve ekipman desteği ile gençlerimizin yanında olduk. Türkiye Teknoloji Takımı Vakfının öncülüğünde bakanlık olarak 100'den fazla paydaş kurumumuz ile gençlerin önündeki engelleri kaldırmak, onların geliştirdiği projelere destek olmak, yapageldiğimiz en anlamlı işlerin başında geliyor."

 

TEKNOFEST'te bu yıl pek çok yeniliğe ev sahipliği yaptıklarına işaret eden Kacır, "Bu yıl ilk kez kuantum, nükleer enerji, blok zincir, finans teknolojileri, yapay zeka büyük dil modeli, hava savunma sistemleri yarışmaları düzenliyoruz. Gençlerimiz savunma sanayiinde, sağlık, eğitim, tarım, finans, enerji teknolojilerinde geliştirdikleri projeler ile Türkiye ekonomisine değer katmayı sürdürecekler." ifadelerini kullandı.

 

Antalya'nın yanı sıra İzmir, Isparta, Mersin, Adana, Aksaray, Kahramanmaraş, Erzurum, Ankara, İstanbul ve Kocaeli'de de farklı yarışmaların finallerini gerçekleştirerek bu heyecanı Türkiye'nin dört bir yanına yaydıklarını dile getiren Kacır, bu yarışmalardan yeni Aziz Sancar, Selçuk Bayraktar ve Alper Gezeravcı gibi tarihi adımları milletle buluşturacak isimler çıkacağına inandığını sözlerine ekledi.

 

Kacır'a Antalya Valisi Hulusi Şahin, AK Parti Antalya Milletvekilleri Mustafa Köse, Kemal Çelik, Tuba Vural Çokal, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, AK Parti Antalya İl Başkanı Ali Çetin de eşlik etti.

07 Eylül 2024 Cumartesi

Etiketler : TEKNOFEST teknoloji uzay MilliTeknolojiHamlesi

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Kurulum çalışmaları devam eden 5 yeni model fabrikayla bu örnek tesislerin sayısını 15'e çıkaracağız ve sanayimizin dijital çağa adaptasyonunu güçlü şekilde gerçekleştireceğiz" dedi.


 

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Merkez Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) hizmete giren Samsun Model Fabrika'nın açılışında yaptığı konuşmada, dijital dönüşüm sürecini yakalayarak Samsun sanayisinin rekabet gücünü artıracak fabrikanın OSB'ye, Samsun'a ve bölgeye hayırlı olmasını diledi.

 

Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada yaşanan ekonomik, politik ve sosyal kriz ortamına rağmen durmaksızın yoluna devam ettiğine dikkati çeken Kacır, "Son 22 yılda hayata geçirdiğimiz yatırım, üretim, istihdam ve kalkınma hamleleriyle daha güçlü ve müreffeh bir Türkiye’ye doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Bağımsızlığımızın, büyümemizin, kalkınmamızın yapı taşlarından sanayi ve teknolojide her geçen gün yükselen ivmeyle yolumuza devam ediyoruz. Son 22 yılda sanayi sektöründe çalışan sayımızı 3 milyon 900 binden 6 milyon 700 bine çıkardık. Organize sanayi bölgelerimizin sayısını 191'den 360'a yükselttik. Kurduğumuz 45 endüstri bölgesini Türkiye'nin üretim üsleri haline getirdik." ifadesini kullandı.

 

Eş zamanlı olarak Türkiye'nin küresel üretim üssü rolünü güçlendirecek katma değerli, rekabetçi ve sürdürülebilir üretim altyapısını bir üst lige taşıyacak dijital dönüşüm atılımlarını hayata geçirdiklerini anlatan Kacır, sözlerine şöyle devam etti: "Yüksek teknoloji yatırımları için AR-GE'den seri üretime uçtan uca bütüncül destek mekanizması sunan Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı'mızın dijital dönüşüm çağrısıyla dijital dönüşüm alanında öncü ve yenilikçi 36 projeyi uçtan uca destekliyoruz. Yakın zamanda ilan ettiğimiz Yükselen Yenilikçi Teknolojiler Çağrısı ile de iklim teknolojilerinden malzeme teknolojilerine, biyoteknolojiden bilgi ve iletişim teknolojilerine, paradigma değişimlerinin yaşandığı birçok alanda yeni yatırımlara öncülük ediyoruz. 13 Eylül'e kadar başvuruların açık olduğu çağrıya Samsunlu sanayicilerimizi de başvuru yapmaya davet ediyorum. Yine kamuoyuyla detaylarını yakın zamanda paylaştığımız Dijital Dönüşüm Destek Programı ile işletmelerimizin maliyet etkin, rekabetçi üretim altyapısı oluşturmaları için ihtiyaç duydukları projeleri yatırım teşviklerimizle destekliyoruz. Program doğrultusunda işletmelerin dijital dönüşümde kısa, orta ve uzun vadeli ihtiyaçlarını destekleyecek yol haritaları sunmalarını bekliyoruz. Sunulan yol haritalarıyla uyumlu yatırımları öncelikli yatırımlar uygulaması ile destekliyoruz."

 

"8.2 MİLYAR EURO BÜTÇELİ DİJİTAL AVRUPA PROGRAMI'NA KATILDIK"

 

Sadece milli destek mekanizmalarıyla değil, uluslararası programlardan da azami düzeyde istifade etmek için planlı ve kararlı şekilde girişimlerini sürdürdüklerini aktaran Kacır, "8,2 milyar avro bütçeli Dijital Avrupa Programı'na katıldık. Program kapsamında süper bilgisayarlardan yapay zeka test merkezlerine ve deney tesislerine KOBİ'lerimizin, sanayicilerimizin dijital dönüşüm yolculuklarında ihtiyaç duydukları kritik önemi haiz altyapılara erişimlerini sağladık. Dijital Avrupa Programı'nın en önemli mekanizmalarından ülkemiz sanayisinin, KOBİ'lerinin ve kamu kurumlarının dijital dönüşümündeki önemli aktörlerden biri olacak 5 konsorsiyum, 'Avrupa Dijital İnovasyon Merkezleri ağına dahil oldu. Tabii bizler ortaya koyduğumuz başarılı çalışmalarımızı, ileriye dönük plan ve programlarımızı sizlerle paylaşırken tüm bu yapının odağı, nitelikli insan kaynağımızdır ve geleceğimizin umudu olmazsa olmazımız gençlerimizdir. Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimize giden yolda azimle, kararlılıkla devam ediyorsak, buradaki temel misyonumuz elbette ki insanımıza, gençlerimize yatırım yapmaktan asla vazgeçmeyen bir anlayışa sahip olmamızdır." diye konuştu.

 

"GENÇLERİMİZİN GELECEĞİN YETKİNLİKLERİYLE DONATILMASI ÖNCELİĞİMİZDİR"

 

Bakan Kacır, TEKNOFEST’ler, DENEYAP Teknoloji Atölyeleri, Sektör Kampüs Programı ve yeni devreye alınan Milli Teknoloji Atölyeleri'nin arka planında hep gençlerin ve beşeri sermayenin gelişiminin yattığını vurgulayarak, şöyle konuştu: "Gençlerimizin geleceğin yetkinlikleriyle donatılması önceliğimizdir. Bir diğer önceliğimiz de mevcut iş gücümüzün dönüşümüdür. Model fabrikalarımızla sanayicimizi ve emekçilerimizi yalın üretim ve dijital dönüşümle buluşturuyoruz. İlkini 2018 yılında Ankara’da faaliyete aldığımız yetkinlik ve dijital dönüşüm merkezlerimizin, yani model fabrikalarımızın sayısını kısa dönem içinde 10'a çıkardık. Bugüne kadar model fabrikalarımızda 508 öğren-dönüş programı düzenledik. 170 yalın proje uygulama çalışması gerçekleştirdik ve 3 bine yakın firmamıza eğitim verdik. Bu desteklerle, eğitimlerle firmalarımızı sanayinin dijitalleşme yolculuğuna hazırladık. Böylece sanayicilerimizin verimliliklerinde yüzde 76'ya varan artış, üretim sürelerinde ortalama yüzde 34 düşüş ve üretimlerinde yüzde 140'ı bulan artış elde ettiklerini memnuniyetle ifade etmek isterim. Kurulum çalışmaları devam eden 5 yeni model fabrikayla bu örnek tesislerin sayısını 15'e çıkaracağız ve sanayimizin dijital çağa adaptasyonunu güçlü şekilde gerçekleştireceğiz."

 

Samsun Model Fabrika ile sanayide dijital dönüşüm ve verimlilik potansiyelinin çok daha yukarılara taşıyacağına inandığını dile getiren Kacır, şunları söyledi: "Samsun Merkez Organize Sanayi Bölgesinde bin metrekare alanda kurduğumuz bu tesisi son teknolojili makine ve ekipmanlarla donattık. Samsun'un güçlü imalat sanayisine güç katacak ve rekabet gücünü artıracak model fabrikamız, yalın üretim eğitimlerine katılmak isteyen tüm KOBİ ve işletmelerimize açık olacak. Şimdiden 10 farklı eğitim ve etkinlikle 800’den fazla kişiye ulaşan fabrikamız, Samsun başta olmak üzere bölgedeki sanayicilerimize hizmet etmeye başladı. Gelecekte binlerce firmanın verimlilik artışını ve dijitalleşmelerini sağlama hedefiyle kurduğumuz bu fabrikanın Samsun ve bölge sanayisinin dijital dönüşüm yolculuğunda başat aktörlerden biri olacağına hiç şüphem yok. Şunun iyi bilinmesini isterim ki Samsun için kararlılıkla çalışmaya, eser ve hizmet üretmeye, gönülleri fethetmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

 

Bakan Kacır, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın başkanlığında yaptıkları Orta Vadeli Program (OVP) ile gelecek 3 yıldaki rotalarını belirlediklerini aktararak, sözlerini şöyle tamamladı: "Önümüzdeki dönemde de ilgili tüm kurumlarımızla eş güdüm içinde, yüksek katma değerli üretimi önceleyen bir sanayi politikası ile yapısal dönüşümü hızlandıracağız. Ülkemizin uzun vadeli hedefleriyle teşvik mekanizmalarımızı daha güçlü hizalayan yeni teşvik modelimizle yatırımcılara selektif ve program bazlı olarak cazip teşvikler sunacağız. Yeni teşvik modelimizin önemli bir sütunu konumundaki ve yakın dönemde kamuoyuyla detaylarını paylaşacağımız Yerelde Kalkınma Hamlesi Teşvik Programı kapsamında 81 ilimizin potansiyelini ve yetkinliklerini harekete geçirecek yatırım başlıklarını tespit ettik. Yine dün yürürlüğe giren OSB yönetmeliği ile de OSB sistemimizde reform niteliğinde adımlar attık. OSB'lerimizde kamulaştırma, altyapı ve tahsis süreçlerine hız kazandıracak düzenlemeleri gerçekleştirdik. Sanayicilerimizle, girişimcilerimizle yakın iş birliği içerisinde hareket etmeye devam ederek bu toprakları yeni yatırımlarla bereketlendirmeye devam edeceğiz."

 

Konuşmaların ardından fabrikanın açılış kurdelesi kesildi.

 

Açılışa Samsun Valisi Orhan Tavlı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ve AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, MHP Genel Başkan Yardımcısı İlyas Topsakal, AK Parti Samsun Milletvekili Ersan Aksu, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın, Samsun TSO Başkanı Salih Zeki Mürzioğlu, AK Parti İl Başkanı Mehmet Köse, MHP İl Başkanı Burhan Mucur, ilçe belediye başkanları ve iş insanları katıldı.

06 Eylül 2024 Cuma

Etiketler : fabrika dijital