Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin, savaş nedeniyle bugüne kadar Rusya Merkez Bankası'nın 200 milyar avronun üzerinde varlığını dondurduğu bildirildi.


AB Komisyonu Sözcüsü Christian Wigand, Brüksel'de düzenlenen günlük basın toplantısında AB'nin savaş nedeniyle şimdiye kadar dondurduğu Rusya Merkez Bankası varlıklarına ilişkin açıklamalarda bulundu.


AB'nin yürülükteki 10'uncu yaptırım paketi kapsamında, üye ülkelerdeki kurumların Rusya Merkez Bankası'nın bloke edilen varlıkları ve rezervlerini 12 Mayıs'a kadar AB Komisyona rapor etmeleri zorunluluğu getirildiğini anımsayan Wigand, "AB üyesi ülkeler, Komisyona Rusya Merkez Bankası'nın 200 milyar avroyu aşan varlığını dondurduklarını rapor etti." ifadesini kullandı.


Wigand, Ukrayna'ya verdiği zararın bedelini Rusya'ya ödetmekte kararlı olduklarına işaret ederek, bu konuda çalışmaların yoğun biçimde sürdüğünü anlattı.


Rusya'nın dondurulan varlıklarının Ukrayna'da kullanımına yönelik seçeneklerden birinin Rusya Merkez Bankası kaynakları olduğunu ifade eden Wigand, bu varlıkların faizinin Ukrayna için kullanılmasının söz konusu olabileceğini belirtti.


Wigand, Rus varlıklarının ne şekilde değerlendirileceğini konusunun AB Konseyi yapısı içinde kurulan bir çalışma grubunda ele alındığını belirterek, bu grubun son toplantısını da dün gerçekleştirdiğini anlattı.


Batı ülkelerinde, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle toplam 300 milyar doları bulan Rusya Merkez Bankası rezervi dondurulmuş durumda.

25 Mayıs 2023 Perşembe

BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı, İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria'da insani ihtiyacı karşılamak üzere 1.21 milyar dolar toplanması için “acil durum” çağrısında bulundu.


 

Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria’da insani ihtiyacı karşılamak üzere 1,21 milyar dolar toplanması için “acil durum” çağrısında bulundu.

 

UNRWA’dan yapılan açıklamada, Gazze ve Batı Şeria’da yapılması gereken insani yardımlar için UNRWA’nın “acil durum çağrısı” yaptığı belirtildi.

 

UNRWA’nın “Gazze Şeridi’nde benzeri görülmemiş insani krize çözüm bulmak ve şiddetin arttığı Batı Şeria’da ihtiyaçları karşılamak için 1,2 milyar dolara ihtiyaç duyduğuna” dikkati çekildi.

 

Gazze’de 1,7 milyon, işgal altındaki Doğu Kudüs ve Batı Şeria’da ise 200 binden fazla Filistinlinin insani yardıma ihtiyaç duyduğuna dikkati çekilen açıklamada, UNRWA’nın “acil durum çağrısının ajansın yıl sonuna kadar yapacağı insani müdahaleyi kapsadığı” vurgulandı.

 

“GAZZE’DE SAVAŞIN İZLERİ BÜYÜK ÖLÇÜDE GÖRÜLÜYOR, BATI ŞERİA’DA DA ŞİDDET ARTIYOR”

 

Açıklamada, UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini'nin ifadelerine de yer verildi.

 

Lazzarini, "Gazze'de savaşın izleri büyük ölçüde görülüyor, Batı Şeria'da da şiddet artıyor. Sağlık ve eğitim alanlarında hayat kurtarıcı insani yardım ve kalkınma hizmetleri sağlama konusunda UNRWA'yı desteklemek kritik önem taşıyor. Geçtiğimiz aylar UNRWA'nın alternatifinin olmadığını kanıtladı." açıklamasında bulundu.

 

Gazze'de "uzun süredir geciken ateşkes" için çaba gösterme çağrısı yapan Lazzarini, "200 gündür süren barbarlık, kayıplar, çaresizlik ve endişe ile başka bir üzücü dönüm noktasına girerken, bu savaş yeni normal haline gelmemeli." ifadelerini kullandı.

 

Lazzarini, Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanana kadar, gittikçe artan insani ihtiyaçların karşılanması için UNRWA'nın her zamankinden daha fazla desteklenmesi gerektiğini belirtti.

 

UNRWA'nın Gazze Şeridi'ndeki en büyük insani yardım kuruluşu olduğu hatırlatılan açıklamada, 1 milyon Filistinlinin UNRWA'ya ait barınaklarda kaldığı, ajansın Filistinlilere gıda, temel sağlık hizmetleri sağladığı ve insani yardımların ulaştırılmasını koordine ettiği aktarıldı.

 

Açıklamada, UNRWA'nın önceliğinin neredeyse nüfusunun tamamının yardıma muhtaç hale geldiği Gazze'ye gıda ve ihtiyaç duyulan malzemeleri getirmek olduğunun altı çizildi.

 

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bin 685’i çocuk, 9 bin 670'i kadın olmak üzere 34 bin 262 Filistinli öldürüldü, 77 bin 229 kişi yaralandı.

 

Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

24 Nisan 2024 Çarşamba

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Dünya Gıda Programı (WFP) tarafından oluşturulan Gıda Krizine Karşı Küresel Ağın hazırladığı Gıda Krizi Raporu'nda (GRFC), 2023'te 281.6 milyon insanın akut gıda güvensizliği yaşadığı bildirildi.


 

BM’nin Roma merkezli kuruluşları FAO ile WFP, Avrupa Birliği (AB) ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu Gıda Krizine Karşı Küresel Ağ (GNAFC) yıllık raporunu açıkladı.

 

Küresel Gıda Krizi Raporu’nda, geçen yıl 59 ülke veya bölgede 281,6 milyon kişinin, akut gıda güvensizliğiyle karşı karşıya kaldığı ve bu sayının, bir önceki yıl olan 2022’ye göre yaklaşık 24 milyon daha fazla olduğu ifade edildi.

 

Raporda, yüksek düzeyde akut gıda güvensizliği yaşayan insan sayısının, 2023’te üst üste 5. Yıldır artış gösterdiği ve Kovid-19 salgını öncesindeki seviyeleri aştığı kaydedildi.

 

BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri arasında yer alan “2030’a kadar açlık ve yetersiz beslenmenin her biçimini sona erdirme” hedefine ulaşmanın çok uzak olduğu ve buna ulaşmanın zorluğunu teyit ettiği belirtildi.

 

Raporda, 2023’te akut gıda güvensizliğinde 20 ülke veya bölgede 135 milyon insan için çatışmaların, 21 ülkede 75 milyon insan için ekonomik şokların, 18 ülkede 72 milyon insan için aşırı hava olaylarının ana etken olduğu ifade edildi.

 

Diğer yandan raporda 17 ülkede gıda güvenliği durumunun iyileştiği ve bu sayede 7,2 milyon kişinin yüksek düzeyde akut gıda güvensizliğiyle yüzleşmediği aktarıldı.

 

SUDAN VE GAZZE’DEKİ DURUM “ENDİŞE VERİCİ” BOYUTTA

 

Raporda, özellikle 2023'ün çatışma bakımından sıcak noktalar arasında sayılan Gazze Şeridi ve Sudan'da gıda krizlerinin "endişe verici" boyutta arttığı belirtildi.

 

Söz konusu yerlerde çatışmaların akut gıda güvensizliği ile yetersiz beslenmenin hızla artmasına neden olduğu kaydedildi.

 

Raporunda, "Sudan'da Nisan 2023'ten, Gazze Şeridi'nde Ekim 2023'ten itibaren şiddetli çatışmaların tırmanması yıkıcı gıda krizlerine yol açtı. Sudan, Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması'na (IPC) göre 4. aşamada ve dünyada en fazla insanın akut gıda güvensizliğiyle karşı karşıya olduğu yerdi." ifadeleri yer aldı.

 

İsrail'in saldırısı altındaki Gazze Şeridi'yla ilgili olarak raporda, "Gazze Şeridi, IPC ve GRFC'deki en şiddetli gıda krizi çeken yer haline geldi. 2,2 milyonluk nüfusunun tamamı, 'kriz' seviyesi olan IPC Aşama 3 veya üzerinde. Aralık 2023 analizi, nüfusun 4'te 1'inden fazlasının 'felaket'le yüzleştiği ve 'kıtlık' seviyesi olan IPC Aşama 5'te olduğunu tespit etti. Mart 2024 itibarıyla Gazze'nin kuzey vilayetlerinde ve Kuzey Gazze'de kıtlık an meselesiydi." değerlendirmesi yapıldı.

 

Geleceğe yönelik öngörülere de yer verilen raporda, "Temmuz 2024'e kadar nüfusun yarısının (yaklaşık 1,1 milyon kişi) felaket (IPC Aşama 5) düzeyinde akut gıda güvensizliği yaşayacağı ve bu oranın kuzey valiliklerinde yüzde 70'e ulaşacağı tahmin ediliyor. Çocukların neredeyse 3'te 1'inin akut yetersiz beslenmeden muzdarip olduğu tahmin ediliyor." denildi.

 

Geçen sene Gazze Şeridi ve Sudan dışında sırasıyla Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC), Nijerya, Afganistan, Etiyopya, Yemen, Suriye, Bangladeş, Pakistan ve Myanmar'ın en fazla insanın yüksek düzeyde akut gıda güvensizliğiyle karşı karşıya olduğu ülkeler belirtildi.

 

Raporda, 2024'e dair paylaşılan öngörülerde, çatışmaların özellikle Filistin'de (Gazze Şeridi), Sudan ve Haiti'de akut gıda güvensizliği krizinin ana itici gücü olmaya devam edeceği kaydedildi.

24 Nisan 2024 Çarşamba