Geleceğin dünyasında sürücüsüz araçlar sıradan şeyler olacak. Ancak bu aşamaya gelene kadar alınması gereken çok yol var. Kaza sigortaları ile ilgili düzenlemeler konuşulurken, ABD’de MIT teknoloji enstitüsünde araştırmacılar da, sürücüsüz araçların ahlaki seçimleri ile ilgilenmeye başladı.
Örneğin önüne aniden fırlayan bir yayaya çarpmamak için yön değiştirip başka bir nesneye çarparak durmak, aracın içindekiler için bir risk oluşturacak. Bunun karar mekanizması nasıl işleyecek?
Stanford Üniversitesi’nde ise daha basit gibi görünen sorunları ele alıyorlar. Örneğin tek gidiş, tek geliş bir yolda, önüne çıkan bir engeli aşmak için aracın diğer şeritte seyretmesi gerekiyorsa, yani kuralları çiğnemesi gerekiyorsa, bunu nasıl yapacak? Kuralları çiğnemeyi öğrenirse nerede duracağını, bunu ne zaman ve ne şekilde yapacağını nasıl bilecek?
Bir bilgisayarın kuralları zaman zaman çiğnemesi gerektiğini öğrenmesi nasıl olacak? İnsan aracı kullanırken karşıdan gelen var mı diye bir bakar ve rahatça diğer şeride geçer. Peki kurallara sıkı sıkıya bağlı kalması gereken bilgisayar ne yapacak?
MIT’de çalışılan büyük vakalarda ise çok önemli ahlâki sorular ortaya çıkıyor. Bir de cana kıymayayım derken sizi tehlikeye atacak bir aracı satın almak ister misiniz? Bir soru da bu elbet!
Stanford’daki ekipten Selina Pan, “Sosyal ve ahlaki davranışları tercüme etmeliyiz, program tarafından anlaşılır hale getirmeliyiz” diyor.
YOLCULARIN PSİKOLOJİSİ
Sürücüsüz araçlarda bilgisayarları kanunlara uymaya programlamak ilk akla gelecek hareket ise de bazen uymaması gerektiğini ona öğretmek gerekecek gibi görünüyor. Sorun sadece güvenlik de değil. Örneğin önüne çıkan engelin etrafından dönen aracın bunu nasıl yapacağı da mesele. Yanlış şeride mümkün olduğu kadar az girmek isteyecek bir programlama, sürücüsüz araç yolcularını çok tedirgin edecektir. Yani işin içinde yolcuların psikolojik durumlarını gözetmek de var…