Savunma sanayi için yenilikçi tripod sistemleri, stabilizasyon çözümleri ve otomatik gönyeleme teknolojileri üreten Hyperitem, kısa sürede Türkiye’nin önde gelen girişimleri arasında yer almayı başardı. Teknopark İstanbul Deep Defence Programı’nda çalışmalarını hızlandıran şirket, bugün hem sahada kullanılan ürünleri hem de geliştirdiği akıllı modernizasyon sistemleriyle öne çıkıyor. Savunmadan uzaya uzanan geniş vizyonla hareket eden girişimin önemli projesi Hiza’yı ve gelecek hedeflerini, Hyperitem kurucularından Teoman Güven İstanbul Ticaret’e anlattı.
BÜTÜNCÜL ÇÖZÜMLER
Ürün veya hizmetiniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Savunma sanayinde kullanılan elektro-optik sistemler, radarlar, sınır gözetleme kameraları ve ağır yük sensörleri gibi özel tripod sistemleri, stabilizasyon çözümleri ve otomatik gönyeleme (hizalama) cihazları geliştiriyoruz. Ürün ailemiz hem manuel hem de otomatik çalışan profesyonel taşıyıcı sistemlerden oluşuyor. Zor arazi koşullarında, yüksek ağırlıkları titreşimsiz, hassas ve güvenli şekilde konumlandırabilen çözümler sunuyoruz. Ayrıca savunma sanayinin ihtiyaç duyduğu gönyeleme ve taşıyıcı sistemler konusunda mühendislik hizmetleri, müşteriye özel prototipleme ve ürün geliştirme desteği sağlıyoruz. Yani sadece tripod üretmiyoruz; kullanıcı ihtiyaçlarına göre bütünsel bir mekanik konumlama ve stabilizasyon ekosistemi tasarlıyoruz.
OTOMATİK HİZALAMA TEKNOLOJİSİ
Geleneksel yöntemlere göre avantajlarınız neler? İleri teknolojiler kullanıyor musunuz?
Geleneksel sistemlerde havan toplarının ya da ağır silah platformlarının doğru açıda konumlandırılması tamamen operatörün becerisine bağlı oluyor. Bu da hem zaman hem de hassasiyet kaybına neden oluyor. Bizim geliştirdiğimiz çözümler ise özellikle ‘Hiza Otomatik Havan Topu Modernizasyon Projesi’ sayesinde bu süreci bambaşka bir seviyeye taşıyor. Hiza, havan toplarının modernizasyonu için geliştirdiğimiz tam otomatik gönyeleme ve hizalama sistemi. Cihaz; zemin eğimini, yönelim açısını ve stabiliteyi kendi sensörleriyle ölçüyor ve silah sistemini birkaç saniye içinde doğru atış pozisyonuna getiriyor. Böylece hem hazırlık süresi ciddi şekilde kısalıyor hem de atış doğruluğu standart hale geliyor. Geleneksel yöntemlerde operatörün el yordamıyla yaptığı hassas ayarlar, Hiza ile artık tamamen otomatik gerçekleşiyor.
Bu hem güvenlik hem hız hem de isabet oranı açısından ciddi bir avantaj sağlıyor. Projenin ilerleyen fazlarında cihazı sadece sensör verilerini okumakla sınırlı bırakmıyoruz; sistemi makina öğrenmesiyle destekleyerek farklı zemin tiplerini, geri tepme davranışlarını ve sahadaki dinamikleri zamanla öğrenebilen tam otonom bir stabilizasyon yapısına dönüştürüyoruz. Hedefimiz, havan topları ve benzeri ağır silah platformlarında dünyada sayılı ülkede bulunan modernizasyon teknolojisini yerli olarak geliştirmek ve daha akıllı bir silah platformu hatta otonom seviyesine çıkarmak.

TİCARİ POTANSİYEL
Geliştirdiğiniz ürünün ticari geleceği hakkında neler söylemek istersiniz? Yurt dışından talep var mı?
Savunma sanayinde tripod, stabilizasyon ve otomatik gönyeleme çözümleri oldukça geniş bir pazara sahip. Türkiye’de bu alanda hem modernizasyon ihtiyacı yüksek hem de yerli teknolojilere yönelik güçlü bir yönelim var. Hyperitem olarak bugün sahada aktif kullanılan ürünlerimiz bulunuyor; aynı zamanda geliştirmeye devam ettiğimiz yeni projelerle ürün ailesini sürekli genişletiyoruz. Bu da ticari anlamda sürdürülebilir ve uzun vadeli bir büyüme zemini oluşturuyor.
Yurt dışında da ilgi görmeye başladık. Şu anda farklı ülkelerden ön talep ve teknik bilgi istekleri geliyor. Ancak stratejik olarak önce yurt içinde güçlü bir referans yapısı oluşturmayı, ardından bu deneyimi uluslararası pazara taşımayı hedefliyoruz. Savunma sanayinde güven ve doğrulanmış performans çok önem taşıyor. Bu nedenle ürünlerimizin sahadaki başarısını temel alarak ihracat sürecine adım atıyoruz. Kısacası, hem mevcut talep hem de geliştirdiğimiz yeni teknolojiler sayesinde ticari geleceğimizin oldukça güçlü olduğunu söyleyebiliriz.
UZAYA UZANAN VİZYON
Gelecekte farklı alanlarınız olacak mı? Hedefleriniz neler?
Savunma sanayinin istekleri oldukça yüksek ve bu zorluk, hem mühendislik ekibimizi hem de ortaya çıkan ürünlerimizi sürekli ileriye taşıyan bir itici güç oluşturuyor. Yüksek dayanım gerektiren yapılarda aynı zamanda hafifliği korumak, hassas toleranslarda üretim yapmak ve stabilizasyonu doğru yönetmek bize önemli bir mühendislik deneyimi kazandırıyor. Bu süreçte edindiğimiz bilgi birikimi, malzeme tecrübeleri ve geliştirdiğimiz hafif ama dayanıklı mekanik yapılar, bizi doğal olarak daha ileri hedeflere yönlendiriyor. Uzun vadede hedefimiz; bugün savunma için geliştirdiğimiz tripod, stabilizasyon ve gönyeleme teknolojilerini uzay alanına taşımak.

Çünkü uzay, mühendisliğin en zorlu olduğu, hafiflik ve dayanıklılığın aynı anda en üst seviyede beklendiği bir alan. Gelecekte uzayda çalışan hassas mekanik sistemler, stabilizasyon üniteleri ve hafif taşıyıcı yapılar üretmek istiyoruz. Kısacası Hyperitem’in uzun vadeli vizyonu, savunmadaki bilgi birikimini uzaya taşıyıp her iki alanda da rekabet edebilen bir mühendislik firması olmak.
Sivil alanda da terzi usulü mühendislik
Hyperitem, İTÜ Çekirdek’te kurulduktan sonra yüzlerce girişim arasından sıyrılarak ilk 70’e girmeyi başardı. Bugün ise ASELSAN Girişimcilik Merkezi ve Teknopark İstanbul Deep Defence Programı bünyesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Savunma sanayi için geliştirdiğimiz tripod ürünleri, zorlu koşullarda yüksek performans sunmak üzere tasarlandı. Hafiflik, taşınabilirlik ve dayanıklılığı bir araya getirerek sahada kolay kullanım ve maksimum güvenilirlik sağlıyoruz. Hyperitem olarak yalnızca savunma alanına değil, sivil sektörlerde de kullanım kolaylığı sunan ürünler geliştiriyoruz. İnovatif tasarımlarımız arasında otomatik gönyeleme yapabilen tripodlar ve özel üretim çözümler yer alıyor. Her bir ürünümüz, müşteri ihtiyaçlarına göre özelleştirilebilen mühendislik yaklaşımıyla geliştiriliyor.
Sadece çalışma alanı değil güçlü bir ekosistem
Teknopark İstanbul, Hyperitem için yalnızca bir çalışma alanı değil, aynı zamanda güçlü bir destek ekosistemi sunuyor. Savunma sanayiyle iç içe olan bu yapı, hem iş geliştirme süreçlerini hızlandırıyor hem de kurumlarla iletişimi kolaylaştırıyor. Fiziksel imkanları, prototipleme altyapısı ve girişimlere sunduğu bürokratik kolaylıklar sayesinde Hyperitem’ın hızlı büyümesinde önemli bir rol oynuyor. Firmanın bugün ulaştığı güçlü konumda Teknopark İstanbul’un sağladığı destekler büyük paya sahip.