Salı, 19 Kasım, 2024
Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması ile onlarca kültürel eser yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Ukrayna’da müzelerdeki sanat eserleri güvenli bölgelere taşınırken, kültürel mirasın savaşlar nedeniyle tehlike altında kalması ilk değil. Mostar Köprüsü’nün yıkılması, Suriye’deki iç savaş sebebiyle Palmira Antik Kenti’ndeki tarihi eserlerin çalınması gibi birçok acı örnek hafızalarda. Her savaşta savunmasız mağdurlar olan kültürel eserlerin korunması için uluslararası pek çok sözleşme mevcut.
HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL
Bosna Hersek’teki Mostar Köprüsü, Suriye’deki Palmira Antik Kenti, Fransa’daki Reims Katedrali ve daha yüzlerce kültürel miras, savaşlarla birlikte zarar gördü. Kimi tekrar yapılırken, kimi yağmalanarak kaçak eserler arasında yerini aldı. Kimi de bir daha inşa edilememek üzere tarihe karıştı. İnsanlığın hafızası niteliğindeki eserler, her savaşın savunmasız mağduru konumunda. Bugün Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması ile yıkıma uğrayan ya da zarar gören kültürel miras, gözleri bu alandaki koruma kanunlarına çevirdi. Etkisi savaş ortamında yetersiz kalsa da toplumların kültürel hafızasını korumak için uluslararası kanunlar mevcut ve kültürel eserlere bu kanunlara rağmen zarar vermek savaş suçu sayılıyor.
İLK KORUMALAR
Kültürel eserlerin savaşlarda yok olması, neredeyse insanlık tarihi kadar eski dönemlere dayanıyor.
O zamanlarda da toplumlar için manevi değeri olan kültürel eserler savaşlarda yok ediliyor, ancak bunların korunması için uluslararası hukuk kuralları bulunmuyordu. Hindistan’da hazırlanan Brahma Kanunları, Antik Yunan’da Olympus, Delos, Delphi ve Dodone gibi şehirler için ilan edilen ‘Kutsal ve İhmal Edilmeyecek-Korunacak Şehirler Vesikası’, M.Ö. 80 yılında Sicilya’da çeşitli anıtları yağmalayan Romalı Verres’a, Cicero tarafından kesilen tazminat ödeme cezası gibi kararlar bu alanda atılan ilk adımlardı.
BÖLGESEL KANUNLAR
Özellikle 19. yüzyıldan sonra savaşların şiddetinin ve etkisinin artması, bu alanda yasal düzenlemeler yapılmasını da zorunlu kıldı. Savaşların sınırlarını belirlemek için ilk kanun önerisi, 1815’te Viyana Kongresi’nde gündeme geldi. Napolyon Bonapart’ın yenilgisiyle Avrupa sınırları yeniden çizilirken, savaş sebebiyle yağmalanan eserlerin de geri verilmesi için kurallar belirlendi. 1863 Lieber Kanunu, 1868 Saint Petersburg Deklarasyonu, 1874 Brüksel Deklarasyonu, bu alandaki ilk hukuki çalışmalar arasında yer aldı.
DÖNÜM NOKTASI
Daha önce yapılan kanuni çalışmalar, bölgesel alanları kapsıyordu. İlk uluslararası kanunlar, 1899 ve 1907 yılında Lahey’de gerçekleşen sözleşmelerde yapıldı. Sözleşme, 1954 yılında genişletilerek günümüzdeki halini aldı. Sözleşmeler, korunması gereken kültürel alanların işaretlenmesini de içeriyordu. Bu sözleşmeler iki dünya ve çok sayıda bölgesel savaşta kültürel hafızanın korunmasına öncülük etti. Bu sözleşmelere taraf olsun ya da olmasın tüm devletler uymak zorunda.
SAVAŞ SUÇU
Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) önderliğinde 86 devletin katılımı ile imzalanan 14 Mayıs 1954 tarihli ‘Lahey Silahlı Bir Çatışma Halinde Kültür Mallarının Korunmasına Dair Sözleşme’ye uyulmaması, bir savaş suçu sayılıyor. Bununla ilgili ilk karar ise 2016 yılında verildi. Uluslararası Ceza Mahkemesi, Mali’nin Timbuktu şehrindeki dini ve kültürel mirasa zarar verdiği gerekçesiyle Al Mahdi isimli bir terör örgütü mensubunu hapis cezasına çarptırmıştı.
İKİ KÜLTÜRÜN SİMGESİ
Bosna Hersek’te 1566 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından yapılan Mostar Köprüsü, 1993 yılında Boşnak Sırp Savaşı’nda yıkıldı. Köprü yeniden yapılarak 2004 yılında kullanıma alındı.
II. DÜNYA SAVAŞI’NDA YIKILDI
Almanya’daki 1743 tarihli Frauenkirche Kilisesi de II. Dünya Savaşı’nda büyük yıkıma uğradı. Uzun süre savaş anıtı olarak kalan kilise, 2005 yılında yeniden onarılarak ibadete açıldı.
KAÇIRILAN ESERLER
Kültürel miras sadece savaşlar yolu ile zarar görmüyor. Kimi kültürel miras ürünü de kaçırılıp iyi şartlar altında muhafaza edilmeyerek zarara uğruyor. Türkiye’den farklı yollarla yurt dışına kaçırılan tarihi eserlerin yurda dönüşü için girişimlerde bulunuluyor. En son Amerika Birleşik Devletleri, Kentucky Sınır ve Muhafaza Bürosu tarafından el konan 21 adet pişmiş toprak kabın Kültür ve Turizm Bakanlığınca Türkiye’ye dönüşü sağlandı.
4 BİN YILLIK TARİH
Suriye’deki Palmira Antik Kenti, iç savaş nedeniyle neredeyse tamamen yok oldu. M.Ö. 19. yüzyıla dayanan geçmişiyle ayakta kalan antik kent, iç savaşta harap edildi. Antik kentteki heykeller kaçırılarak yurt dışına götürüldü.
AYASOFYA’DA BULUNAN İKONALAR
13. yüzyılda bölgesinin en büyük tapınağı olan Ayasofya, Latin işgali sırasında büyük yıkıma uğradı. O dönemde geçerli olan ikona kırıcılık akımı nedeniyle kilisedeki pek çok ikona parçalanarak tarihe karıştı.
21 Mart 2022 Pazartesi
19 Kasım 2024 Salı
19 Kasım 2024 Salı
19 Kasım 2024 Salı
19 Kasım 2024 Salı
19 Kasım 2024 Salı