İstanbul Turizm Fuarı, Türkiye'den ve dünyadan turizm profesyonellerini bir araya getirdi. Fuara katılan HİB, açtığı stantta Türkiye'deki hizmetlerini tanıttı.
Hizmet İhracatçıları Birliği (HİB) Genel Sekreteri Fatih Özer, sağlık turizminin katma değeri yüksek seyahat türlerinden biri olduğunu belirterek, "Bu manada baktığımız zaman sağlık turizmi ve spor turizmi için Türkiye'yi ziyaret edenler, yüksek oranlarda döviz bırakarak ülkemiz cari açığına ciddi katkı sağlıyorlar." ifadesini kullandı.
Özer, sağlık turizminde Türkiye'nin özellikle kanser vakalarında ve diğer ciddi tedavilerde hem bölgenin hem de dünyanın önemli tedavi merkezlerinden birisi olduğunu söyledi.
Sağlık için Türkiye'ye gelen turistlerin tercihlerine değinen Özer, "Sağlık turisti öncelikle iyi tedavi olabileceği yeri tercih eder. İyi tedavi olabileceği yeri belirledikten sonra hekim kalitesi ve tedavi olacağı hastanenin imkanlarına bakar. Daha sonra tedavi sonrası bekleme döneminde oranın kültürel özellikleri, doğal güzellikleri, gastronomisi gibi etkenleri inceler. Buna ek olarak fiyat da öne çıkar. Bu tercih edilebilirlik kriterleri açısından Türkiye çok önemli bir destinasyon" şeklinde konuştu.
"Hem yetiştirdiğimiz hekim kalitemiz dünya standartlarının üstünde, hem de sağlık altyapısından teknolojik donanıma, hastanelerimiz dünya standartlarında." diyen Özer, İngiltere, Almanya gibi gelişmiş Avrupa ülkelerinde hastalık teşhisinin uzun sürdüğünü ancak Türkiye'de hastanın beklemeden hastalığın teşhis edilerek tedaviye başlamasının Türkiye'nin tercih edilmesinde en büyük avantajlardan biri olduğunu aktardı.
Özer, net rakamlara bakıldığında 2023'te yaklaşık 1,4 milyon sağlık turistinin ülkeyi ziyaret ettiğini ifade ederek, 2024'te ise sadece ilk üç ayda 800 binin üzerinde sağlık turistinin Türkiye'ye geldiğini vurguladı.
2023'te Türkiye'yi ziyaret eden sağlık turistlerinin 2,3 milyar dolar getirdiğini belirten Özer, "Türkiye'nin 2028'deki hizmet ihracatı hedefi 200 milyar dolar ve bu 200 milyar doların yine yaklaşık 100 milyar doları turizmle gelecek. Bunun da yaklaşık 7 milyar doları sağlık turizminden geleceği öngörülüyor." diye konuştu.
"TÜRKİYE'NİN SAĞLIK TURİZMİ ALANINDA MARKALAŞMAYA İHTİYACI VAR"
HİB olarak 2018'de hizmet sektörlerinin ne yapması gerektiğine dair bir strateji raporu oluşturduklarına dikkati çeken Özer, strateji raporu oluştururken tüm alt sektörlerle çalıştaylar düzenlediklerini dile getirdi.
Özer, şu açıklamalarda bulundu: "Sağlık sektörü olarak yaptığımız çalıştaylarda da ortaya çıkan sonuçlardan bir tanesi de Türkiye'nin birçok hasta tarafından tercih ediliyor olmasıydı. Ama Türkiye'nin sağlık turizmi alanında markalaşmaya ihtiyacı var. Markalaşmaya yönelik ihtiyaçla ilgili olarak da Ticaret Bakanlığımızın önderliğinde, HİB tarafından 2023'te faaliyete geçen 'Heal in Türkiye' portalı oluşturuldu. Bu portalla ilgili güncelleme çalışmalarımız da devam ediyor. Güncellenen portalla birlikte Türkiye'nin sağlık turizminde markalaşmasına da bir katkı sağlayacağımızı düşünüyorum."
Sağlık turizminde tam koruma sağlamak için Ticaret Bakanlığı'nın Komplikasyon ve Seyahat Sağlık Sigortası Desteği çalışmasına değinen Özer, "Sağlık turisti Türkiye'ye geldiği zaman, sağlıkla ilgili oluşabilecek bir komplikasyona karşı da komplikasyon sigortası ürününün çıkartılmasına da öncülük etti. Komplikasyon sigortası yaptıran sağlık kuruluşlarının da masraflarının yüzde 70'ini de devlet desteği olarak geri veriyor. Bu da bizim gene sağlıkla ilgili yaptığımız tedavilerde markalaşmaya yönelik önemli adımlardan bir tanesidir." değerlendirmesinde bulundu.
"ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE DE YÜZDE 11'LİK BÜYÜME ORANINI YAKALAYACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUZ"
HİB Yönetim Kurulu Üyesi Hediye Güral Gür de birliğe bağlı 10 alt sektör olduğunu ve bunlardan bir tanesinin de "Turizm ve seyahatle ilgili hizmetler" olduğunu belirterek, "Birliğimizin belki de en önemli yapı taşlarından bir tanesi turizm sektörü." dedi.
Gür, 2023'te hizmet ihracatı için hedef olarak 110 milyar dolar belirlendiğini hatırlatarak, bu rakamın yaklaşık 49,5 milyar dolarını turizm sektörünün oluşturduğunu kaydetti.
Sektöre destek amaçlı "Turquality" adlı program olduğundan söz eden Gür, bunun dışında diğer desteklerden de faydalanmak üzere çalışmalarını sürdürdüklerini dile getirdi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın hizmet ihracatının önemini daha çok vurgulanır hale getirdiğini aktaran Gür, "Ticaret Bakanlığı'nın yaptığı, özellikle ihracat rakamlarının açıklandığı sunumlarında mal ihracatının yanı sıra hizmet ihracatı da düzenli olarak yayınlanıyor. Sayın Bakanımız hizmet ihracatına oldukça önem veriyor." açıklamalarında bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da konuşmalarında artık hizmet ihracatına vurgu yaptığını söyleyen Gür, "Bu anlamda bizim önemimiz gittikçe artıyor ve buna bağlı olarak da farkındalığımız artmaya başladı diyebilirim." şeklinde konuştu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine atıfta bulunarak, 2023 içinde hizmet ihracatı turizm rakamları 2023 Ocak-Temmuz arasında 25,4 milyarken 2024'ün aynı döneminde 28,3 milyara geldiğine işaret eden Gür, "Önümüzdeki dönemde de geçtiğimiz seneki yüzde 11'lik büyüme oranını yakalayacağımızı düşünüyoruz. Ayrıca kaç senedir sıkıntılı zamanlardan geçiyoruz ama buna rağmen sektörümüz çok çabuk toparlanıyor ve olumsuz havayı olumluya çevirir bir tablo oluşuyor." şeklinde görüş belirtti.
Gür, uzak destinasyonlar için hazırlanan bir paket hakkında bilgiler vererek, sözlerini şu şekilde tamamladı: "Turizm komitesi, sağlık komitesi ve yolcu taşıma komitesi ortak çalışıyor. Türk Hava Yolları taşımacılığını yaparken, birlik üyesi oteller konaklamayı sağlıyor ve birlik üyesi hastanelerde bir check‐up programı hazırlanıyor. 2023'te özellikle Amerika'da bu programın tanıtımı yapıldı ve program aslında ülkemizi tanıyın programı. HİB olarak yaptığımız çalışmalar aslında bir bakıma tohum atmak. Ondan sonra da mahsulün büyümesini bekliyoruz. Bu yapılan çalışmalarda her biri ileride inşallah sonuçlarını getirecektir."