tatil-sepeti

Komite üyelerine hitap eden İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Oda’nın 137 yıllık birikimiyle ortak bir İTO aklının oluştuğuna dikkat çekerek, “Bize düşen; dayanışmayı, ortak fikir üretimini ve çözüm yolları geliştirmeyi artırmak. İTO aklına ağırlık vermek. Bu süreçte en büyük rehberimiz, birlikte oluşturduğumuz İTO aklı olacak” dedi.

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL / ŞEREF KILIÇLI

İstanbul Ticaret Odası’nın 81 meslek komitesinin temsilcileri, 2019’un ilk Meslek Komiteleri Müşterek Toplantısı’nı organize etti. Altı ayda bir yapılan müşterek toplantıda ekonominin nabzı tutulurken, toplantının aynı zamanda Milli Mücadele’nin başlangıç yılı olan 1919’un 100. yıldönümüne denk gelmesi münasebetiyle de ayrı bir önemi bulunuyor.

MİLLİ MÜCADELE’NİN 100. YILDÖNÜMÜ

Komite başkanları, başkan yardımcıları ve Meclis üyelerinin katılımı ile gerçekleştirilen toplantıda ortaya çıkan sonuçlar, İstanbul Ticaret Odası’nın ticareti geliştirmek için yaptığı çalışmalarda da öncelikle dikkate alınıyor.

Müşterek toplantıda konuşan İTO Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, komite üyesi olma bilinciyle hareket edip toplantıya katılan Oda üyelerine teşekkür etti. Avdagiç, “Müşterek toplantımızın son derece önemli bir özelliği var. O da Milli Mücadele’nin başlangıç yılı olan 1919’un 100. yıldönümünde yaptığımız ilk müşterek toplantı olması” dedi.

ECDADIMIZA KARŞI SORUMLUYUZ

Avdagiç, şöyle devam etti: “Milli Mücadele’yi bağımsızlıkla taçlandıran ecdadımıza karşı bir vazifemiz var. O da 100 yıl sonra da olsa, onların başlattıkları mücadeleyi, iktisadi milli mücadele ile tamamladık diyebilmek. Hepimiz bu şuurla çalışmak, bu şuurla üretmek, bu şuurla ekonomik birinciliği elde etmek zorundayız.”

İTO Yönetimi olarak, bu hizmet yolculuğunda tek bir hedeflerinin olduğunu vurgulayan Başkan Avdagiç, şunları söyledi: “Biz bu yola, komite üyemizin sesi olmak için çıktık. Meclis üyemizin sesi olmak için çıktık. 410 bin İTO üyesinin sesi olmak için çıktık. Birinin sesi olmak demek, onun yanında ve yakınında olmak demek. Birinin sesi olmak demek, sıkıntılı anında onun yanında durmak, sıkıntısını paylaşıp azaltmak demek. Sevinçli anında yanında olmak, onu da paylaşıp çoğaltmak demek. İşte İTO’nun yeni yönetimi olarak biz bunu yapmaya çalışıyoruz. Hem sizlerin hem de üyelerimizin yanında duruyoruz.”

SAMİMİYET VE İÇTENLİK GELENEĞİ

25 yıldır bu çatının altında görev yaptığını hatırlatan Avdagiç, şöyle konuştu: “Bu süreçte beni meclis toplantılarından bile daha çok etkileyen bu tür toplantılar oldu. Çünkü bu toplantılar, eskilerin tabiriyle ‘ıvazsız-garazsız’, içinizden geldiği gibi konuşma mekanlarıdır. Samimiyeti ve içtenliği yansıtır.
Bu yönüyle de en çok istifade ettiğim toplantılarımızın başında gelir.
Sizlerin bu toplantıda ifade edeceğiniz organize ya da bireysel görüşler, bizim en büyük beslenme kaynağımızdır.
Gündeme getirdiğiniz düşünceleri, projeleri, sorunları, çözüm önerilerini Genel Sekreterimden, raportörüme kadar ilgili arkadaşlarım not alıyor.
Daha da önemlisi bizzat not alıyorum. Onların gerçekleşme süreçlerini ben ve Yönetim Kurulum takip ediyoruz.
Burada dile getirilen görüşleri konsolide ediyoruz, tasnif ediyoruz, gruplandırıyoruz ve nasıl çözülecekse o şekilde ivedilikle çözülmesi için uygulamaya koyuyoruz. Dolayısıyla siz konuştukça bizim söyleyecek bir sözümüz oluyor. Siz susarsanız, biz beslendiği kaynakları kuruyan çağlayanlara dönüyoruz.”

ORTAK AKIL, ORTAK GÜÇ

İTO Başkanı Avdagiç, “137 yıllık deneyim ve birikimle oluşan bir İTO aklı var. Bu aklı oluşturan cüzler de meslek komiteleri üyelerimiz” dedi.

Avdagiç, İTO aklını her zamankinden daha önemli kılan bir süreçten geçildiğini belirterek, şöyle devam etti: “Ekonomik bağlamda son derece hassas bir dönem yaşıyoruz. Biz özellikle böylesi dönemlerde ortak akla, ortak güce ihtiyaç duyarız.
Bize düşen dayanışmayı, ortak fikir üretimini ve çözüm yolları geliştirmeyi artırmak. İTO aklına ağırlık vermek. Çünkü bizim bu süreçte en büyük rehberimiz, birlikte oluşturduğumuz İTO aklı olacak.”

Toplantıda, İstanbul Ticaret Odası Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi (İTOTAM) Divan Üyesi Prof. Dr. Ali Yeşilırmak da İTOTAM ve sunduğu hizmetler hakkında bilgi verdi.

ÜRETİMİN ÖNÜNÜ AÇAN PROJELER SÜRMELİ

İTO Başkanı Avdagiç, 31 Mart’taki Mahalli İdareler Seçimleri’ne değinerek, “Seçimlerin ülkemiz ve İstanbul için önemli bir dönüm noktası olacağına inanıyorum. Ardından ülkemizi, seçimsiz bir 4.5 yıl bekliyor. Ekonomi yönetiminin bu süreyi iyi kullanarak, ihtiyaç duyulan köklü yapısal reformları gerçekleştirmesini bekliyoruz” diye konuştu. Avdagiç, “Özellikle seçimlerden sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sağladığı imkanlarla hızlı ve sonuç odaklı dönemin başlayacağına inanıyorum. Biz seçim sandıklarından ticaretin ve üretimin önünü açan projelerin kesintisiz sürmesini sağlayacak bir sonucun çıkmasını temenni ediyoruz” dedi.

MEŞVERET MECLİSİ GİBİ

Meslek komiteleri müşterek toplantılarının, hedeflere ulaşmada bir kalkış noktası olduğunu ifade eden Avdagiç, “Bu, İTO’nun en büyük ve kapsamlı platformudur. Odamız organları arasında iletişimi, bağlantıyı sağlayan en önemli yer. Yönetim Kurulu, meclis üyeleri olarak ve meslek komiteleri olarak bir aradayız. Burası, bir meşveret meclisi. En üst düzey istişare organımız. Burada her üyemiz her türlü görüşünü, hiçbir kayıt ve şarta tabi tutmadan aktarabilir. Bundan dolayı müşterek toplantımız, bir nevi serbest kürsümüzdür. Bir yönüyle hakikate ışık tutma, bir yönüyle dert dinleme, bir yönüyle de ortak akıl yeridir” diye konuştu.

GELECEK VİZYONU İÇİN FİKİRLERİMİZLE GÜÇ MERKEZİYİZ

İstanbul Ticaret Odası 20. dönemin üçüncü Meslek Komiteleri Müşterek Toplantısı’nın açılışında konuşan İTO Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, “Meşveret edenlerin işleri kolaylaşır. 137 yıllık bu aziz çatı altında bizler, bu hakikati ispat ediyoruz” dedi. Kuralay, 81 meslek komitesinin, sadece İstanbul için değil, Türkiye’deki tüm sektörler için bir kutup yıldızı olduğunu ifade ederek, “Hem Odamızın hem de ülke ekonomisinin yol haritasının belirlenmesinde sizlerin görüşü çok önemli bir rol oynuyor” diye konuştu.

Kuralay, şöyle devam etti: “Yılda, dile kolay, 1000’e yakın olağan ve olağanüstü toplantı yapıyorsunuz. Emek veriyor, gayret ediyor, sektörlerin geleceğini aydınlatıyorsunuz. Yönetim Kurulumuzun vizyonu da sizlerden gelen bu talep ve beklentiler ışığında şekilleniyor. Siz varsanız bu çatı da var. Sizler ne kadar güçlüyseniz, İstanbul Ticaret Odası da o kadar güçlü. Türkiye ekonomisinin dinamikleri, sizin üretim ve iş yapma kabiliyetlerinize bağlı. Bu noktada, meslek komitelerimizin sesine kulak vermek, 400 bini aşan üyemizin sesini dinlemektir. Bu çatı altındaki fikirler, Türkiye’nin gelecek vizyonu için bir güç merkezi. İnanıyorum ki, müşterek toplantımız da ortak fikir ve inanç birlikteliğimizin bir nişanesi olacak. Spekülasyonlara ve ekonomimiz üzerindeki algı operasyonlarına karşı verilecek en güzel cevap da burada bizim dik duruşumuz olacak.”

İTO’NUN 81 MESLEK KOMİTESİNİN ÜYELERİ, EKONOMİNİN NABZINI TUTTU

EĞİTİMLERE DESTEK VERİLSİN

Murat Tekin / Eğitim Meslek Komitesi Üyesi: İstanbul’daki sürücü kurslarının yaklaşık 600’ü İTO üyesi. Türkiye genelinde eğitim seminerleri düzenliyoruz. Bu seminerlere katılanların bazıları, illerindeki Odalarda görev alıyor. O Odaların önemli destekleri var onlara. Konaklama ve ulaşım bedellerini karşılayan Odalar var. Bursa, Kocaeli ve Ağrı gibi Odaların bu şekilde destekleri mevcut. İstanbul’daki meslektaşlarımızın da bizden bu şekilde talepleri oluyor. Aidatlarını ödedikleri takdirde, bu şekilde desteklerden faydalanmayı istiyorlar.

EMEKLİLİK ŞARTLARIMIZ AĞIR

Hacı Demir / Mali Müşavirlik Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Hepimiz 4B kapsamındayız. 4B’ye yönelik dezavantajlarımız var. Emeklilik şartlarımız ağır. 9 bin günü doldurunca emeklilik hakkı elde ediyoruz. Buna rağmen aylık bağlama kat sayımızda da artış yok. Bunun düzeltilmesini istiyoruz. Yurtdışı gezilerinde, gittiğimiz hastaneler için anlaşmaya tabi olamıyoruz. BAĞKUR’luların böyle bir hakkı yok. SGK bu tür ikili anlaşmaları devre dışı bırakıyor. Diğer bir konu da vergi dairesinden aldığımız haddinden fazla bildirimler. Gün geçmiyor ki bir devlet dairesinden bildirim almayalım. Hatırlatma sonrası ceza kesilmeli. Vergi daireleri sanki bunu bir gelir kapısı olarak görüyor.

VERGİ İNDİRİMLERİ İŞLERLİK KAZANMADI

Hikmet Kabuk / Mali Müşavirlik Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı: Odalar, muhasebe konusunda daha proaktif olmalı. Vergi ve SGK uygulamalarında bazı sorunlar var. Usul uygulamaları, özün önüne geçmemeli. Gelir İdaresi bu konuda mükelleflere baskı yapmamalı. KDV konusunda İTO’da toplantı yaptık, Maliye Bakanlığı yetkilileri de katıldı, verimli oldu. Buna benzer toplantılara devam etmeliyiz. Gelir ve kurumlar beyannamesi veriyoruz. Bu vergilerde, yüzde 5 indirimi mükelleflerin yüzde 99’u kullanamıyor. Mükellefler, 1-2 gün gecikmelerle bile indirim alamıyor. SGK bu konuda çözüm sağladı ama kurumlar ve gelir vergisinde bu işlerlik kazanmadı. Ekonomi dostu bir vergi sisteminin hayata geçmesi için de Odalar proaktif olmalıdır.

TAPU TAKAS SİSTEMİ GÜVENLİ VE İYİ

Nuri Özelmacıklı / Emlak Müşavirleri Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Satış bedeli olan nakdin alıcı ile satıcı arasında güvenli el değiştirmesi için Tapu Takas Sistemi kuruldu. Güvenli ve iyi bir sistem. Yabancılara gayrimenkul satışında 4 Mart itibariyle değerleme raporu mecburiyeti getirildi. Raporu mutlaka tapu dairelerine sunmamız lazım. 250 bin dolarlık gayrimenkul yatırımıyla ilgili vatandaşlık imkanı düzenlemesinden sonra Irak, İran ve Azerbaycan vatandaşlarından talep var. Yabancılara gayrimenkul satarken referans çok önemli. Bir kişi bunu 12-13 kişiye de duyurabiliyor. Konsolosluklar bu noktada çok önemli. İlanlar, İngilizce ve Arapça yayınlanınca talep artıyor. MIPIM Fuarı’na katıldık. Önümüzdeki dönemde MIPIM fuarı hakkında istişare toplantısı yapılırsa görüşümüzü anlatırız. MIPIM’de güzel bir standımız vardı. Türkiye orada ses getirdi. Diğer sektörler de bu fuara katılmalı. İTO olarak gelecek yıl da fuara katılmalıyız.

SİGORTA SEKTÖRÜ KENDİ İÇİNDE BİR DÖNGÜDE

Mehmet Ali Işık / Sigortacılık Meslek Komitesi Üyesi: 5684 sayılı kanunla sigorta bileşenleri Türkiye Sigorta Birliği’ne (TSB) bağlandı. TSB, istediği gibi çalışmaları yapıyor. Bir kurum, sigortacılıkla ilgili çalışma yapmak istediği zaman, bunun görüşünü Hazine Müsteşarlığı’ndan talep ediyor. Bu kurum, Sigortacılık Genel Müdürlüğü’ne iletiyor, bu kurum da TSB’ye devrediyor. Aslında sigorta sektörü kendi içinde bir döngüde. Ayrıca OSEM Sertifikasyon ve Eğitim Merkezi adı altında bir birim kuruldu. Düzenlemeye göre, OSEM’den sertifika almayan servisler, sigorta şirketlerine bağlı servis olamayacak. Tedarik parçalarında da OSEM’den sertifika almayanlar için sigorta şirketleri bu parçaları tedarik olarak kullanamayacak. Bu, yerli üretici bakımından ve seri üretim açısından sorun oluyor. Ayrıca Sigortacılık Denetleme Kurumu gibi bir yapıya kavuşmak istiyoruz.

UKOME’DE ASLİ TEMSİLİYET İSTİYORUZ

Turgay Gül / Şehiriçi Yolcu Taşımacılığı Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Artık öğrenci taşıma ile ilgili araçların servis sektörüne girmesi kısıtlandı. Bütün yönetim kuruluna çok teşekkür ederim. UKOME’de henüz asli temsil alamadık ama bu toplantılar ile ilgili bilgiler geliyor. Bunun için teşekkür ederim. Son toplantıda İstanbul Ticaret Odası, UKOME kararlarında ilgili Oda olarak yer aldı. Yani İTO, Esnaf Odası ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden oluşan komisyon, karar verirse sektöre yeni araç girebilecek. İTO olarak konunun bir tarafında olma hakkı kazandık. İTO’yu bundan sonra da UKOME’de temsiliyetinin olmasını istiyoruz.

BAŞKAN AVDAGİÇ’E TEBRİK

Soner Yeğiner / Gümrük Müşavirliği Meslek Komitesi Üyesi: Geçtiğimiz haftalardaki istihdam seferberliği toplantısında, İstanbul’daki Oda başkanları arasındaki en güzel ve en verimli konuşmayı başkanımız yaptı. Komitemizde doğru bir ekiple yola çıktığımı şimdi daha iyi anlıyorum. Geçtiğimiz hafta da Gümrük Müşavirleri Derneği seçimi oldu. Hem meclis üyemiz hem de dernek başkanımız olan Serdar Keskin’i bir kez daha tebrik ediyorum.

KDV ÇÖZÜLÜRSE SEKTÖR BÜYÜR

İlhan Yılmaz / Trafik Müşavirliği Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi: 3 bin üyeli komitemizin yaklaşık 2 bin 800’ü oto kiralama işi yapıyor. Komite ismi, oto kiralama olarak değişmeli. 2018’deki dövizdeki dalgalanmadan biz de sıkıntı yaşadık. TL’de faizler yüksek. KDV oranında da sıkıntı var. Düzenleme talep ediyoruz. Hususi araçta KDV yüzde 1, ikinci elde yüzde 18. Bir firma 24 aydan önce aracı satarsa KDV yüzde 18, 24 aydan sonra satarsa KDV yüzde 1 olmalı. Sıfır araçta ÖTV ve KDV indirimi uzatıldı. Sektöre fayda sağlamadı, ikinci el piyasasını bozdu. Ticari araç kiralamadaki engel kaldırıldı, doğru oldu. KDV ile ilgili sorunumuz da çözülürse, sektör daha fazla büyür.

YENİ BİR FUAR ALANI OLUŞTURMALIYIZ

Kemalettin Solmaz / İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi Üyesi: İhracatımızı artırmak için fuarcılık çok önemli bir sektör. İTO’nun fuarcılık faaliyetlerini de ikiye ayırmakta fayda var. İTO pek çok fuara da milli katılım düzenliyor. Ancak İDTM fuar alanı artık teknik ve kapasite olarak yeterli değil. İstanbul’da önemli bir potansiyel var. Yeni bir fuar alanı oluşturmalıyız. Türkiye’deki fuarların yüzde 46’sı İstanbul’da. Uluslararası fuarların da yüzde 75’i İstanbul’da yapılıyor. Bu rakamlar İstanbul için yeterli değil. Avrupa fuarcılık sektörünün çok gerisindeyiz. Aynı konulu fuar, çok kere tekrarlanıyor.

ÖZEL GÜVENLİK EĞİTİM KURUMUNDA SINIR OLMALI

Salih Dursun / İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi Üyesi: Şu an 68 özel güvenlik eğitim kurumu hizmet veriyor. 2004’ten bu yana 150 eğitim kurumu daha açıldı ama çoğu ekonomik nedenlerden dolayı kapandı. Özel güvenlik eğitim kurumlarında en düşük ile en yüksek fiyat verenler arasında iki kat fark var. Bu, haksız rekabete yol açıyor. Ayrıca son yıllarda ‘danışmanlık firması’ adı altında yasa dışı kurumlar açıldı. Bu tarz kurumlarda iyi eğitim alamamış kişiler, ‘güvenlik’ olarak hizmet veriyor. Bu alandaki hatalar, telafi edilemeyecek boyutta olabilir. İTO’nun özel güvenlik eğitim kurumları için bir ücret tarifesi çıkarmasını ve 5182 Sayılı Kanun’da değişikliğe gidilmesini sağlayarak, özel güvenlik eğitim kurumlarının açılışına sınır getirme çalışmalarına katkı sağlamasını talep ediyorum. Eğitim kurumu olmayan firmalara da hukuki yaptırım olmalı.

İP PARKURUNDA STANDART OLMALI

Deniz Biber Eyüboğlu / Kültür ve Spor Meslek Komitesi Üyesi: İp parkuru işletiyorum. Bu sektörün 10 yıllık geçmişi var ama hızlı büyüyor. İp parkuru, ormanlık alanlarda yapılıyor ve bütün parkur boyunca güvenlik sağlayan bir halat var. Herkes ip parkuru deneyimi yaşamalı. Güvenli macera parklarıyla ilgili çalışma komitesi kurduk. Amaç ip parkurlarının Avrupa standartlarına göre işletilmesi ve denetlenmesi. Türkiye’de 62 parkur var ve sayı Avrupa ortalamasının gerisinde. Sektörün büyüme potansiyeli büyük. Uluslararası güvenlik standartlarına uygun firmalarla çalışılmalı.

EV TEKSTİLİNDE KDV SORUNU VAR

Yılmaz Söyler / Ev Tekstili Meslek Komitesi Başkanı: Ev tekstilinde KDV sorunu var. Spot perdede KDV oranı yüzde 8 fakat KDV’nin yüzde 18 olması için Maliye’den firmalara yüksek miktarda ceza kesildi. Konuyu Şekib Başkanımıza da aktardık, sağ olsun ilgilendi. İnşallah sonuç alırız. Üretim yapıp, istihdam sağlıyoruz, KDV sorununun çözülmesini bekliyoruz. KDV sorunu haksız rekabete de sebep oluyor.

TOPLANTILAR, İKİ-ÜÇ AYDA BİR YAPILMALI

Gürbüz Turan / Tekstil Yan Sanayi Ürünleri Meslek Komitesi Başkanı:Altı ayda bir düzenlenen sektörel sorunların konuşulduğu toplantılar, iki ya da üç ayda bir yapılmalı. Sektörümüzdeki sorunları, sektörde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları ile müşterek toplantılar düzenleyerek tartışabiliriz. Dışarıdaki STK’lardan gelecek bilgiler de önemli. Fiyat rekabeti konusunda sorun yaşıyoruz. İthalat ve ihracatta bilgi sahibi olmayan kişiler, yetkili koltuklara oturuyor ve verdikleri bilgilere göre ithal edilecek ürünlere karar veriliyor. Bu da iç üretim açısından sorun oluşturuyor.

İHRACAT BEDELİ TEMİNAT KABUL EDİLSİN

Ali Bakaner / Demir Dışı Metaller Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi: Ülkemizde saf magnezyum üretimi yeniden başladı. İhracatın önemini bir kez daha anladık. İhracat yaparken Eximbank kredisi kullanıyoruz. Bunun karşılığında bankalardan teminat mektubu almamız gerekiyor. Bankalardan bu mektupları finans yükünü taşımak sureti ile alıyoruz. İhracat bedellerimiz, Eximbank tarafından teminat olarak kabul edilmeli. Bu mektupların alınmamasını talep ediyoruz. Aradaki cari açığı kapatmak buna bağlı. İthal mallarında daha önce antrepo sahiplerine belirli miktarda götürü usulü ile teminat mektubu veriliyordu. Bu uygulama geri gelmeli. KDV iadeleri de hızlıca yapılmalı.

YERLİ PİK DEMİR ÜRETİLMELİ

İsmail Hakkı Öksüz / Döküm ve Metal İşleme Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Pik demir, döküm sektörünün temel taşlarından. Fakat pik demire rahatlıkla ulaşamıyoruz. Ülkemizde, 1400 döküm atölyesinin hammadde ihtiyacını karşılayabileceği 3 ana üretici var. Sektör, yerli üretimdeki yetersizlikten dolayı ithalata yöneldi. İthalatta, Rusya ve Ukrayna tekel. İthalata bağımlı olmanın sonuçları ağır oluyor. Çözüm için yerli üreticileri harekete geçirmeliyiz. Korumacılık, demir çelik gibi yeterli iç üretim yapıldığında alınmalı. Konuyla ilgili iki aşamalı plan öneriyoruz; üreticiler ziyaret edilmeli. Ardından koruma tedbirleri yol haritası için Ticaret Bakanlığı’na gidelim.

YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM DESTEKLENMELİ

Kenan Aracı / Metal Ürünler ve Mutfak Ekipmanları Meslek Komitesi Üyesi: 2018 engebelerle geçti. 2018’deki bir ankete göre ‘endişeler ve tehlikeler’ arasında ‘daha iyiye ulaşma çabası’ ilk sırada yer aldı. Girişimciler, reel sektördeki sorunları, döviz kurundaki dalgalanmaları, politik belirsizlikleri ve coğrafi konumu bir tehdit olarak görüyor. Bunun için ihracat pazarlarındaki payımızı artıracağız, nakit ve stok yönetimine dikkat edeceğiz, kısa vadede nakit yatırımlara uzun vadede ise insan kaynaklarına yatırım yapacağız. Nitelikli iş gücü oluşturmak önceliklerimiz arasında yer almalı. Sürdürülebilir büyüme için enflasyon, faizler ve işsizlik düşmeli, haksız rekabet önlenmeli, sanayicinin önünü açacak finansman modelleri belirlenmeli, yerli ve milli üretim desteklenmeli.

İŞİN EHİLLERİNE DANIŞALIM

Numan Hocaoğlu / Gözlükçülük ve Saatçilik Meslek Komitesi Meclis Üyesi: Sektörümüzün yıllardır kurulmasını beklediği meslek odaları, geçtiğimiz günlerde kuruldu. İlk toplantısını 17 Mart’ta yaptı. Türkiye’de 20 civarı meslek odası kurulacak bunların en büyüğü İstanbul’da olacak. Bir diğer konu da meşverete önem vermemiz. İşin ehillerine danışmayı ihmal etmeyelim.

HAKSIZ CEZA UYGULAMALARI VAR

Zikri Cenk Bora / Züccaciye Meslek Komitesi Başkanı: Sanayi Bakanlığı, ürünlerimizden numuneleri, denetçiler vasıtasıyla alıyor. Bakanlık, laboratuvarlarında inceliyor. Sonra gönderdikleri yazıda ‘30 günde bu parayı ödeyin, mahkemeye gitmek ödemeyi durdurmaz’ diyor. ‘Ürünün Avrupa’dan sertifikasyonu var’ diyorsun, dinlemiyorlar. Sanayi Ürünleri Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü var, orada da sıkıntı var. TSE daha anlayışlı. Ticaret Bakanlığı, gümrük muayenede inceliyor ama Sanayi Bakanlığı kabul etmiyor. 15 günde ürünlerin toplatılması, 2 gün televizyonlarda ilan edilmesi gibi durumlar da var. Bu haksız bir uygulama. Mahkemeye gitme hakkı verilmiyor, önce cezayı veriyor, sonra mahkemeye git diyor. Cezayı ödemezseniz özel hukuk büroları vasıtasıyla her yere yazı gönderiyorlar.

ÜÇ KONUDA ÇALIŞMA YAPILMALI

Ali Rıza Arslan / İnşaat Taahhüt Meslek Komitesi Üyesi: Firmalar, maliyeti ve işçilerin açtığı davalar sebebiyle yurtdışına işçi götürmek istemiyor. İnanılmaz davalarla karşı karşıya kalıyorlar. Yurtdışında teminat mektubu sıkıntısı var. Bu konuda Eximbank’tan destek bekliyoruz. Projelerde yerli mühendisler etkin olursa o ülkelere ürün de satabilirsiniz. Ortadoğu’da, İngiltere bu sebeple çok etkin. İstihdam, teminat mektupları, müşavirlik konularında çalışma yapılmasını bekliyoruz.

KAYITDIŞI SATIŞ ZARAR VERİYOR

Hasan Görkem Konu / Motorlu Taşıt Satış ve Servisi Meslek Komitesi Başkanı: İkinci el otomotiv sektöründe KDV problemi çözüldü. Kayıtdışı satışlar sektörümüze zarar veriyor. Özellikle internet sitelerindeki satışlar, T.C. kimlik numarası girilerek yapılırsa, takip edilebilir. Vitrine çıkardığımız aracı 15 günde satmazsam bunun için sigorta yapmak zorunda kalıyorum. Bu da maliyet getiriyor.
KDV ve ÖTV indiriminin 2018’de faydası oldu. 2019’da beklenen etki görülemedi. Ticari araçlarda yüzde 18 olan KDV oranı yüzde 1’e düşürüldü. Yüzde 18 KDV ile aracın girişini yapan firmalar, indirim süresinde yüzde 1’le araçların çıkışını yaptı. Satın alan firmalar, yüzde 1 KDV ile araçları aldı, satarken yüzde 18’le satmak zorunda kaldı. Bir tarafta yüzde 17’lik kâr varken, bir tarafta yüzde 17’lik zarar oldu. Bu yüzden kimse ikinci el ticari araç satmak istemiyor.

01 Nisan 2019 Pazartesi

Etiketler : Gündem