tatil-sepeti

HABER: TUĞÇE ÖZKUŞ

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) girişimlerinden Queeme, birçok yerde sıra beklemek zorunda kalan ve bu nedenle işleri aksayan insanların yardımına yetişiyor. Şehir insanının ömrü boyunca ortalama 52 günü sıra beklerken tükettiğini belirten Queeme kurucu ortaklarından Ersoy Soyer, geliştirdikleri uygulamayla bu zaman kaybının önüne geçtiklerini söyledi. Soyer, Queeme’yi İstanbul Ticaret okurları için anlattı.

ÖMRÜMÜZÜN 52 GÜNÜ

Queeme nasıl ortaya çıktı?

Dünyanın neresinde olursa olsun, hiçbirimiz sıra beklemeyi sevmiyoruz ve sıra beklerken ciddi bir zaman kaybı yaşıyoruz. Ortalama bir şehir insanı, ömründe 52 günü sıra beklerken tüketiyor.

2020 yılı başlarında Queeme’ye odaklandım ve ekibimi kurmak için ilk adımları attım.

Bu esnada pandemi de hayatımıza dahil oldu. Temassız hizmet sunumu, sosyal mesafe, hayatımızın olmazsa olmaz bir parçası haline geldi. Geçirdiğimiz 10 ay sonunda sıra beklemeye son veren dijital bir çözümü birlikte geliştirdik. Şu anda tüketicilere sıranın kaç dakika sonra onlara geleceğini cep telefonlarından bildirerek, ciddi bir zaman kazandırıyoruz.

İŞLETMELER DE DİJİTALLEŞİYOR

Sistem nasıl çalışıyor?

Sistem, tamamen dijital ve temassız bir mantıkla cep telefonlarına indirilebilen Queeme uygulaması ile çalışıyor. Uygulamayı indirmek istemeyen kullanıcılarımıza QR kodlarımız yardımıyla SMS veya mesajlaşma uygulamalarından da hizmet verebiliyoruz. Kullanıcının lokasyonuna bakarak onlara sıra almak isteyecekleri işletmeleri sunuyoruz. Kullanıcı yakınındaki bir banka, cafe, hastane, havayolu, noter, eczane, restoran, teknik servis veya herhangi bir işletmeyi tercih ederek, basit iki adımda dijitalde sırasını alabiliyor. İşletme ise sunduğumuz yazılım altyapısı sayesinde sıraları onaylayarak iş süreçlerini cep telefonlarına gönderilen bilgilendirmelerle tüketiciye ulaştırabiliyor.

Bu sayede zaman kayıpları ve verimsizlik ortadan kalkıyor. Tamamen müşteri memnuniyeti odaklı bir yapı sunuyoruz. Tekil hizmet veya ürün satıyorsanız, hizmet veya ürününüzün temassız olarak kredi kartı altyapımızla dijitalde satın alınmasına da aracılık edebiliyoruz.

Buz dağının görünen yüzü sıra iken, asıl B2B dediğimiz işletmeler arası tarafta başka bir yapıya bürünüyoruz. Üye işyerlerimiz Queeme kullanarak sadece dijital bir çözüme kavuşmuyorlar. Kendileri de dijitalleşiyorlar. İşletme sahipleri, şubelerinin veya merkezlerinin kimler tarafından hangi gün, hangi saatte kaç kez ziyaret edildiğini, gelen kitlenin demografik analizlerini ve yoğunluk saatlerini anlık izleyebiliyor. Bu sayede personel sayısını, hizmet sürelerini ve performanslarını takip edebiliyorlar. Her bir işlem tamamlandığında işletme ve personele dair geri bildirimleri alıyoruz. Böylece problem ve aksaklıkları uzaktan izlerken, yeni iş modellerinin geliştirilmesine aracılık edebiliyoruz.

Sıklıkla sizi tercih eden müşterilerinize özel avantajlar, indirimler ve öncelikli sıra hizmeti sunabiliyorsunuz. Aslında iş zekası çözümleri sunarak işletmelerin verimini, gelişimini ve kârlılığını artırmaya odaklanıyoruz. Bu hizmeti de küçük abonelik bedelleriyle her tür KOBİ ve büyük işletme için kolay erişilebilir halde sunabiliyoruz.

İŞ YAPIŞ TEMELLERİNİ YIKIYORSANIZ

Girişiminizi hayata geçirirken ne gibi zorluklar yaşadınız?

Yetenekli insanları bir araya getirmek ve onları tek bir amaç odaklı tutabilmek, bence işin en zorlayıcı kısımlarından biri. Bunu başarabildiyseniz bu kez en çok zorlayıcı kısım ürün-pazar uyumunu yakalamanız olacaktır. Hele ki denenmemiş ve çok bilinmeyen bir iş üretiyorsanız, iş yapış temellerini yıkıyorsanız, büyük dirençlerle karşılaşmanız kaçınılmaz olabilir. Aslında en çok tabuları yıkmakta ve ilk zamanlar yeni müşteri edinme tarafında zorlandığımızı ifade edebilirim. Kimse konfor alanını kolayca terketmek istemiyor ama geç kalındığında iş işten geçmiş oluyor. Yeni deneyimler çoğu insanı ilk başta ürkütse de eğer gerçek bir sorunu çözüyorsanız tüketicileriniz sizden vazgeçemeyecek.

ODAKLANDIĞIMIZ SEKTÖRLER

Kullanıcı profiliniz kimlerden oluşuyor?

Biz ana odakta B2B odaklı bir girişimiz. Üye işyerlerimizin hedef pazarı 7’den 70’e herkese hitap edebiliyor. Bu da bizi her kitleyi yakından tanımaya ve ihtiyaçlarına eğilmeye yöneltiyor. Üye işyerleri tarafında özellikle odaklandığımız sektörler finans, ulaşım, sağlık, perakende, gıda, etkinlik, eğlence, yeni ürün ve lansmanlar diyebiliriz.

RAKİPLERİMİZDEN FARKIMIZ

Quemee olarak farkınız nedir?

Globalde üç ana rakibimiz var. Fakat biz onlara göre birçok farklılık barındırıyoruz. Sıra satarak ek gelir oluşturma, sıra erteleme modülleri, uzaktan randevu ile sıra alma, tekil ürün veya hizmetin temassız satışı gibi çok farklı hizmetlerle müşteri memnuniyetini daha üst sıralara taşıyabilen ve işletmelere fayda sunan araçlara sahibiz.

İLK MÜŞTERİMİZ KOSOVA’DA BİR HASTANE

Bundan sonraki hedefleriniz neler?

İşletmemiz ve fikrimiz, dünya ekseninde her ortamda hizmet verebilir bir bakış açısıyla geliştirildi. Zimbabwe’de su kuyruğu varsa o işletme içinde bizim çözümümüz çalışabilir. Tokyo’da bir plazada kiralanabilir bir alanın yönetiminde de tercih edilebiliriz. Almanya’da bir dönerci dükkanı da bizi kullanabilir. Sade ve basit bir kullanım ve hizmet sunumuna odaklanıyoruz. İlk günden bu bakış açısıyla hareket ettik ve ürünümüzü önce kendi ülkemizdeki kurumlarla entegrasyona açtık. Fakat ilk müşterimiz globalde oldu ve Kosova’da bir hastane ile ilk anlaşmamızı yaptık. Değer üretmeye, işletmeleri daha verimli olmaya ve yeni gelir modelleri ile büyümeye çabalıyoruz.

BTM YATIRIMCI BAKIŞINI ÖĞRETTİ

BTM ile yollarınız nasıl kesişti?

BTM’de çeşitli programlara dahil olarak çok yararlı bir süreç deneyimledik. Sağlanan destekler, eğitim ve atölyelerle kendimizi başka bir noktaya taşıdık. Ekibimizin ve özellikle stajyerlerimizin katıldığı birçok eğitimle pazar analizi, konumlandırma ve müşteri deneyimi alanlarında katkılar sağladık. Ben de BTM Yatırımcı Kulübü 3. dönemine katılma şansı bularak yatırımcıların bakış açıları ve yatırım odakları konusunda da birçok deneyim kazandım.

ZORLUKLAR, EN İYİ REHBERİMİZ OLDU

Türkiye’de girişimcilik ekosistemini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ülke olarak ruhumuzda girişimcilik var ama sınırlarımızın dışına uzanma reflekslerimiz henüz tam değil. Globale daha fazla odaklanmak ve kendimizi geliştirmek zorundayız. Birçok üniversitede çok yetenekli gençlerimiz olduğunu biliyorum. Daha çok yüreklendirilmeliler, desteklenmeliler ve daha çok kaynak bulmalılar. Bu sayede ülke olarak birçok şeyi değiştirebiliriz. Queeme’de yeni bir deneyim türeten ve alışkanlıkları yıkan bir girişim olduğumuz için hizmet deneyimlemesi ve entegrasyonlarda direnç gördük ama vazgeçmeyerek bize inanan müşterilere ulaştık. Zorluklar, bizim en iyi rehberimiz ve yol haritamız oldu diyebiliriz.

26 Ocak 2021 Salı

Etiketler : Röportaj