HABER: BARIŞ CABACI
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte sektörlerdeki dijital tehditler de artıyor. Dünyada yaygınlaşan siber saldırılar, katma değeri yüksek otomotiv sektörünü de etkiledi.
7 Temmuz 2024, otomotiv sektöründe siber güvenlik açısından önemli bir milat olacak. Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu (UNECE) tarafından hazırlanan WP.29, UN ECE R155, R156 ve Genel Güvenlik Yönetmeliği (GSR II), otomobillerdeki siber güvenlik standartlarını yeni bir seviyeye taşıyacak. Bu tarih itibariyle araç üreticileri ve kullanıcılar için daha güvenli bir sürüş deneyimi başlayacak.
Bu kapsamda geçmişte opsiyonel olan ve ciddi ücretler ödenerek satın alınan bazı sistemlerin sıfır araçlarda standart olması zorunlu hale geliyor.
OCAK 2025’TE DEVREDE
Türkiye’de ekonominin taşıyıcı kolonlarından biri olarak kabul edilen otomotiv sektörü, yeni bir döneme hazırlanıyor. Türkiye’de üretilen araçlar için UN ECE R155 ve R156 yönetmeliğine geçiş tarihi, 1 Ocak 2025 olarak belirlendi. Fakat GNR II ve WP.29 yönetmelikleri, 7 Temmuz itibariyle devreye girmiş olacak. Birçok yerli firma, AB bölgesi odaklı araç ürettiği için Türkiye’de de yeni güvenlik donanımı regülasyonu fiilen bu yıl başlayacak. Uzak Doğu’dan gelen araçlar ise kapsam dışı olacak.
KAZALARI AZALTACAK
Düzenlemenin hem sektördeki dönüşüm sürecini hızlandıracağını hem de genel yol güvenliğini artıracağını belirten Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği (TEHAD) Başkanı Berkan Bayram, yeni yönetmelik hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Bayram, yeni yönetmeliğin araç güvenlik standartlarını önemli ölçüde yükselttiğini vurgulayarak, “Acil durum frenleme asistanı, sürücü yorgunluk algılama sistemi ve akıllı hız yardımı gibi sistemler, trafikteki riskleri minimize edecek ve sürücü hatalarından kaynaklanan kazaları azaltacak” dedi.
Siber güvenlik önlemlerinin de artacağını söyleyen Bayram, bu tür teknolojilerin zorunlu hale getirilmesinin, tüm araçların daha güvenli olmasını sağlayacağını, standart donanımlar sayesinde otomobillerin yarı otonom hale geleceğini, otonom destekli süreçlerin de artacağını vurguladı.
ELEKTRİKLİ İÇİN FIRSAT
Berkan Bayram, yönetmeliğin elektrikli ve hibrid araçlar için de önemli fırsatlar sunduğunu ifade etti. Bayram, şöyle konuştu: “Yeni düzenlemeler, elektrikli ve hibrid araçların entegrasyonu ve yaygınlaşmasını hızlandıracak. Özellikle alkol kilidi hazırlığı ve kaza veri kaydedicisi gibi sistemlerin bu araçlarda standart olarak bulunması, bu araçların güvenlik açısından da tercih edilmesini sağlayacak. Ayrıca bu teknolojiler, sürdürülebilir ve çevre dostu ulaşım çözümlerine geçişi destekleyecek.”
YATIRIMLAR ARTACAK
Yeni yönetmeliğin sektörde bazı zorlukları da beraberinde getireceğini belirten Bayram, üreticilerin bu yeni güvenlik standartlarına uyum sağlamak için ciddi yatırımlar yapması gerektiğine işaret etti. Bayram, “Bu düzenlemeler, sektördeki küçük ve orta ölçekli üreticiler için bir adaptasyon süreci gerektirecek. Ancak, uzun vadede bu yatırımların geri dönüşü, daha güvenli ve yenilikçi araçların piyasaya sürülmesiyle mümkün olacak. Tüketiciler de yeni güvenlik sistemleri hakkında bilinçlendirilmeli. Hem üreticilere hem de hükümete bu konuda önemli görevler düşüyor” dedi.
BELİRSİZLİK SÜRÜYOR
Uzmanlara göre, otomotiv sektöründe en çok kafa karıştıran nokta, bu yönetmeliğin başlangıç tarihi. Çünkü ilk yönetmelikte
7 Temmuz itibarıyla stoktaki araçların satışı için adet sınırı olmadan 12 aylık bir süre tanınmıştı. Ardından Ticaret Bakanlığı bu maddeyi değiştirdi ve tescil standardı getirdi. 2023 yılında otomotiv markalarının, toplam satış adedinin sadece yüzde 10’u kadar aracı, 7 Temmuz sonrası stoklarından satabileceği belirtildi.
Sektör temsilcileri, asıl sorunun burada başladığını belirterek, “Avrupa’dan gelen araçlar siparişten 2-3 ay, Asya’dan gelenler ise 4-5 ay önce çıkan araçlar. Mayıs başında alınan kararla markaların elinde standart dışı on binlerce araç kalacak. Bu araçlar ülkeye gelecek, ancak mevcut tabloya göre satışı mümkün olmayacak. Bu da otomobil fiyatlarının inmesine neden oldu” diyor.
YÖNETMELİK NE KAZANDIRACAK?
Erken uyum: Türkiye’deki üreticiler, AB pazarına uyum sağlamak için 1 Ocak 2025 tarihinden önce yeni yönetmelik standartlarını uygulamaya koyacak. Bu, Türkiye’de üretilen araçların siber güvenlik açısından daha erken bir dönemde güçlendirilmesini sağlayacak.
Yüksek güvenlik: Yönetmelik kapsamında, Türkiye’de üretilen araçlar da siber güvenlik yönetim sistemlerine sahip olacak ve yazılım güncellemeleri güvenli bir şekilde gerçekleştirilecek.
Yeni iş fırsatları: Bu değişiklikler, sektörde siber güvenlik uzmanlarına olan talebi artırarak yeni iş imkanları yaratacak. Otomotiv üreticileri, bu yeni standartlara uyum sağlamak için uzman kadrolar oluşturacak.
TÜKETİCİLERE FAYDALARI
Türk tüketiciler için bu yeni dönem, araç güvenliğinin en üst düzeye çıkmasını sağlayacak. Siber saldırılara karşı daha dirençli olan araçlar, veri hırsızlığı ve araç kontrolünün ele geçirilmesi gibi riskleri minimize edecek. Güvenli yazılım güncellemeleri, araç performansını sürekli iyileştirerek daha güvenli ve verimli bir sürüş deneyimi sunacak.
7 TEMMUZ’DAN İTİBAREN ZORUNLU GÜVENLİK STANDARTLARI
* Acil durum frenleme asistanı
* Sürücü yorgunluk algılama sistemi
* Alkol kilidi hazırlığı
* Kaza veri kaydedicisi
* Ani frende otomatik yanan flaşörler
* Önden çarpmada yaya koruması için ‘safety glass’ özellikli ön cam
* Akıllı hız yardımı
* Şerit takip asistanı
* Geri görüş kamerası veya arka park mesafe sensörü
* Otobüsler ve kamyonlarda ise olası kör noktaları daha iyi belirlemeye yönelik teknolojiler, yayalar veya bisikletlilerle çarpışmaları önlemek için uyarılar ve lastik basıncı izleme sistemleri zorunlu olacak.