OpenAI, ChatGPT kullanıcılarının popüler sohbet botunu terk etmeden alışveriş yapabilmesine imkan veren yeni adımını duyurdu. San Francisco merkezli şirket, ABD’deki ChatGPT kullanıcılarının Etsy’nin yerli satıcılarından ve Shopify e-ticaret platformundaki seçili mağazalardan ürün satın alabileceğini açıkladı. Instant Checkout olarak adlandırılan hizmet, şimdilik tek ürün satın alımlarını destekliyor.
ENTEGRASYON STANDART TANITILDI
OpenAI ayrıca, satıcıların ChatGPT ile doğrudan entegrasyon kurabilmesi için Agentic Commerce Protocol adını verdiği açık kaynak teknik standardı tanıttı. Bu protokol, satıcıların ürünlerini ChatGPT içinde satın alınabilir hale getirmesine olanak tanıyor ve daha fazla mağazayı sohbet botu ekosistemine çekmeyi hedefliyor. OpenAI, ülkenin en büyük iki dijital perakendecisi Amazon ve Walmart’ın şu anda bu protokolü kullanmadığını belirtti.
ARAYÜZDE TAMAMLAMA HEDEFİ
OpenAI’nin ticaret ürün yönetimi tarafındaki değerlendirmeye göre, ChatGPT kullanıcılarının hatırı sayılır bir bölümü sohbet sırasında satın alma niyeti veya ilgisi taşıyor. Şirket, yeni özelliğin, kullanıcıların platformdan ayrılmadan alışverişi tamamlayabileceği bir deneyim sunduğunu vurguluyor. Bu yılın başlarında piyasaya sürülen Operator adlı AI ajanının da kullanıcılar adına ürün satın alabildiği, ancak ödeme aşamasında bilgilerin manuel girilmesini gerektirdiği hatırlatılıyor; Anında Ödeme özelliği ise sohbet içinde daha kolay kullanıma odaklanıyor ve ürün arama trafiği açısından ChatGPT’nin daha geniş kitlelere ulaştığına dikkat çekiliyor.
ÜCRETLENDİRME VE AKIŞ
Tüccarlar, ChatGPT üzerinden tamamlanan satın alımlar için küçük bir ücret ödüyor; OpenAI, gizlilik anlaşmaları nedeniyle tutarı açıklamıyor. Ödeme akışında Stripe kullanılıyor; Stripe, müşteri ödeme bilgilerini işleyerek verileri tüccara iletiyor. Bu düzenek, satıcıların müşteri ilişkileri üzerinde kontrolü koruduğu bir model olarak sunuluyor.
KULLANICI TABANI BÜYÜYOR
Ağustos itibarıyla OpenAI, ChatGPT’nin haftalık kullanıcı sayısının Mart’taki 500 milyondan 700 milyona çıktığını; bunun dünya nüfusunun %9’u seviyesine karşılık geldiğini duyurdu. OpenAI, geçen yılın sonunda ChatGPT için bir arama motoru başlatarak doğrudan Google’ın alanına girmiş, Nisan ayında ise ürün önerileri özelliğini ekleyerek sohbet içinde ürün/hizmet karşılaştırmalarını kolaylaştırmıştı.
PAZAR REKABETİ SERT
Arama ve e-ticaretin, ChatGPT benzeri araçlarla dönüşmesi teknoloji devleri için kritik. Kullanıcılar, kişisel alışveriş asistanı olarak AI sohbet botlarına yöneliyor, hatta ajanlardan kendileri adına satın alma yapmalarını istiyor. Forrester’dan ticaret analisti Emily Pfeiffer, bu düzenekte satıcının satışı kazanırken, müşteri sadakati bağını kaybetme riski taşıdığını ve perakendeci/markaların hızlı gelişmeler nedeniyle tedirgin olduğunu aktarıyor. OpenAI tarafı ise ChatGPT’nin bir tüccar web sitesinden farklı bir amaca hizmet ettiğini, Stripe aracılığıyla işleyen ödeme zincirinin satıcının ilişki sahipliğini desteklediğini değerlendiriyor.
AJANLARIN YOL HARİTASI
OpenAI’nin Operator ajanı, şu anda web tarayıcısı üzerinden diğer uygulama ve hizmetleri kullanmakla sınırlı ve insan müdahalesi gerektiriyor. Genel olarak, AI ajanlarının uygulamalar ve servisler arası çalışabilmesi için daha fazla teknik altyapı gerekiyor; örneğin Uber çağırmak, uçak bileti ayırtmak gibi işlemler için API’lere ve web sitelerine erişim izinleri şart. Bu çabaya, Anthropic’in geçen yıl tanıttığı Model Context Protocol (MCP) gibi açık standartlar destek sağlıyor. OpenAI, kendi Agentic Commerce Protocol’ünün, satıcıların ChatGPT’de ürün arayan daha fazla müşteriye ulaşması için temel bir katman oluşturmasını hedeflediğini bildiriyor.
EKOSİSTEME ETKİLER
Google ve Amazon gibi devler de kendi AI alışveriş ajanlarını piyasaya sürüyor olsa da, bu çözümler şu an ne yaygın ne de tam otonom. OpenAI’nin hamlesi, sohbet içi satın alma deneyimini sadeleştirip satın alma niyeti taşıyan kullanıcıyı platformda tutmayı amaçlıyor. Öte yandan, çevrimiçi satıcılar için müşterilerle doğrudan bağın platform katmanına kayması, uzun vadede marka–müşteri ilişkisini yeniden tanımlayabilir.
