Salı, 05 Kasım, 2024
Gelecekte para kullanımda olacak mı?
Nakitsiz topluma doğru geçiş yapıyoruz. Çin’in büyük şehirlerinde akıllı telefonla ödeme yapılıyor. Restoranlarda, garson size akıllı telefonla ödeme seçeneği soracak.
Son beyin fırtınası yaptığım gruplarımdan birinde tartışma konumuz şuydu: “Kripto para birimleri, ulusal para birimlerinin yerini alacak mı?”
Blok zinciri ve kripto para birimleri, aşırı şekilde düzenlenmiş olan ulusal para birimlerinden daha çok yenileme ve hızlı yükselme yeteneğine sahip.
Bir senaryo şu:
Hem ekonomik hem de fiziksel olarak devletler kadar büyük şirketler olacak mı?
Birkaç hafta önce bir grup arkadaşımla bu soru ile ilgili müzakere yaptık. “Sence 100 yıl sonrasındaki en güçlü varlık ne olacak?”
EN GÜÇLÜ KİM?
Günümüze baktığımızda, en güçlü olarak bir ülkeyi işaret etmek çok kolay. Ama 100 yıl sonrasında da bu geçerli doğru olacak mı?
Gelecekteki en güçlü varlıklar büyük uluslararası ortaklıklar, dev insan toplulukları, şirketler, dini gruplar, NATO gibi ülkeler topluluğu belki de ICANN gibi teknolojiyi kontrol eden bir varlık, ya da tamamen yeni bir şey.
Bu soruya daha da fazla kafa karışıklığı ekleyerek soruyorum, gücü aslına ne tanımlar? Para mı, prestij mi, etki mi büyük bir orduyu kontrol etme kabiliyeti mi ya da bunların hepsinin bir kombinasyonu mu?
Güç kavramı gelecekte günümüze kıyasla daha farklı tanımlanacak mı?
Bunlar sorulması gereken önemli sorular çünkü güçlü varlıklar, güçlü insanların kim olduğunu belirliyor. Statüye ve prestije karar kılanlar altında yatan sistemler ve teknolojiler.
Gelişmiş teknoloji ile birlikte, monopol, kartel ve oligopol pazarların yine de ortaya çıkması mümkün mü? Devletler bu pazarlara izin vermek zorunda kalacak mı?
Neyin monopol, kartel ve oligopol pazar olduğu ile ilgili algımız değişiyor.
Ulusal pazarlardan küresel pazarlara geçiş yapıyoruz ve böylelikle kurallar da değişiyor.
Facebook bir monopol mü? Google bir monopol mü? Bireysel ülkelerde belki, evet. Ama ikisi de Çin’de pazar payı için çabalıyor.
Küresel ısınmanın etkileriyle birlikte ekonomide ne tür değişiklikler bekliyorsunuz?
Her zaman ‘küresel ısınma’ ve ‘iklim değişikliği’ gibi tabirlerden rahatsızlık duymuşumdur, çünkü bunlar iklimin bir şekilde geçmişte ‘normal’ olduğunu varsayıyor.
Konu iklime geldiğinde ‘normal’ diye bir dayanak yok. Uğraştığımız iklim sorunlarının büyük bir bölümü basitçe kirlilik sorunlarıdır.
ASIL SORUN KİRLİLİK
Kirlilik ile ilgili ne yapmam gerektiğini çok iyi biliyorum. Kargo gemileri, gezegendeki en fazla kirliliğe sebep olan araçlar_. Fakat, elektrikli gemiler kullanılmaya başlandığında da bir kargo gemisinin tamamını şarj etmek ufak bir olay olmayacak.
Havacılık endüstrisi de çok fazla kirliliğe sebep oluyor ve yaptığı işi temizlemek konusunda da üzerinde baskı olacak. Uçaklar çok ağır olduğu için geniş çapta faydalı olması için öncelikle akü teknolojisinde ilerleme kaydedilmesi gerekecek.
Gelecekte birden fazla dil konuşmak önemli olacak mı?
Dilden dile çeviriyi otomatik hale getirmek için bir sürü sistemimiz olacak ama dil sadece kelimelerden ibaret değil. Önümüzdeki yıllarda dil becerilerinin hâlâ çok önemli olacağını seziyorum.
HEYKEL YAPAN ROBOT SANATÇI MIDIR?
Kültür, sanat ve eğitimde ne tür değişiklikler bekliyorsunuz?
Eğer birisi heykel yapmak için bir robot kullanırsa sanatçı sayılır mı?
Eğer birisi müzik oluşturmak için yapay zeka kullanırsa müzisyen sayılır mı?
Aletlerimiz olgunlaştıkça sanatı ve sanatçıyı nelerin oluşturduğu tanımımız da şeklini değiştirecek.
Eğitime gelindiğinde bazı sayımlara göre dünya etrafında 18 milyon öğretmen açığı var ve günümüzde yetişen çocukların yüzde 23’ü okula gitmiyor.
Doğru zaman ve yerde, bilgi için artan açlığımızı giderecek kadar öğretmen yoktur.
Bundan dolayı dünyanın her yerinde insanların potansiyelini sınırlandırıyoruz. Sınırlı sayıda öğretmenlerimiz, istendiği gibi çözüm değil de dev bir engel haline geldi.
Önümüzdeki yıllarda öğrenmemiz gereken şeylerle aramıza öğretmeni sokmaya devam edersek, geleceğin talep edeceği şekilde yeteri kadar hızlı öğrenmemiz mümkün değil.
Tarih boyunca eğitim, çoğu topluluğun kalitesi, okul olanaklarının kalitesi ve eğitimcilerinin yetenekleriyle tanımlanarak “mekan” konsepti etrafında kuruldu.
Yüksek eğitimle haşır neşir olacak kadar şanslı olan şehirler için ise durum şöyle; çoğu havalı bina inşa ederek başladı, sonra dünyaca ünlü eğitimcileri çekti ve zamanla üniversite meydana geldi. Bu model “öğretme” modeli üzerine kurulu bir kültürde iyi iş yaptı.
Son on yıl içerisinde, aşırı bağlı dünyamızla birlikte, biz de öğretmen merkezli eğitimden daha çok öğrenme modelli eğitime doğru kaymaya başladık. “Mekan” hala önemli olsa da, farklı bir şekilde önemli.
Öğretmek, uzmanları gerektirir. Öğretmensiz eğitim materyal oluşturulmasında uzmanı kullanır, ama her sunumu sırasında uzmana gerek duymaz.
Eğitim, şimdi büyük bir değişimin eşiğinde ve yapay zeka üzerine kurulu öğretmensiz sistemler daha popüler olmaya başlıyor.
2050’DE ORTALAMA ÖMÜR 140 YIL OLACAK
33 yıl sonra bir insanın günlük rutini ne olacak?
İnsan ırkı hem fiziksel hem zihinsel olarak daha sağlıklı olacak mı?
Sağlık sektöründeki en iyi gelişmeler hiçbir zaman hastanelerde gerçekleşmedi. En büyük gelişme 1800’lerin ortalarında başladı – su kaynaklarının filtrelenmesi – ve hala bununla işimiz bitmiş değil.
İLAÇ YERİNE VERİLER
Sağlık sektörüne baktığımız zaman, ilaçlar tarafından yönetilen bir endüstriden, veriler tarafından yönetilen bir endüstriye geçiş yapmaktayız.
Birkaç yıl önce, Kevin Kelly, Wired Dergisi’nin kurucu ortağı, “Teknoloji yoluyla yaşamlarımızı ve vücutlarımızı daha ölçülebilir bir hale getiriyoruz” dedi.
Sensörlerin ve nesnelerin interneti cihazlarının yükselişe geçmesiyle, insan vücudunun tüm girdi ve çıktısını tam olarak ölçebiliyoruz.
Sensör ağları kendi metabolizmamıza hiper-analitik bir kapı olacak kadar gelişecek.
Nadiren bir tıbbi muayene, bir durumun başlangıç noktasını tam olarak bulabilir. Bir hastalık bulaştığında, enfeksiyon kaptığınızda, kötü bir kızarıklık ya da kendinizi berbat hissettiğinizde, bunların neden ortaya çıktığını merak ediyorsunuz. Bir yere dokunduğunuz zaman parmağınızdan mı başladı? Ya da kötü bir havaya maruz kaldığınız için akciğerlerinizden başladı, ya da bir diş fırçasından, ya da kötü bir yemekten, ya da pis bir tuvaletten. Aşırı büyük bir örneklendirme ile çalışarak, hayal ettiğimizden daha çok bilgiye ulaşacağız.
Zamanla tıbbi bilgisayarlar uzunca bir süre içinde 10,000’den fazla olası durumu aynı anda analiz edebilecek ve izleyebilecek.
Sağlık sektörü karışık bir politika, mantıksız kararlar ve bir sonraki maaşını bekleyen bir insan ordusunu kapsar. Ama bu sistem içindeki saf paranın varlığı, sağlık sektörünü dünyadaki girişimcilerin ana hedefi haline getiriyor.
‘İNSANLIK YOK OLMAZ’
“Teknoloji insanlığın sonunu getirecek fikrine katılıyor musunuz? Eğer katılıyorsanız olması muhtemel sonlar neler?
Mümkün olsa bile ben olacağına inanmıyorum. Tarih boyunca insanlığı yok edebilecek bir sürü tehditle karşılaştık - atom bombaları, salgınlar, kuş gribi, zeka virüsü, gri yapışkan, güneş patlaması, deli dana hastalığı ve şimdi de yapay zeka. Her şeye rağmen insanlık devam etti.
20 YIL SONRA MARS’TAYIZ
İlk olmak için büyük bir yarış olsa da ve bazıları Mars’ta ilk insanın 10 yıl içinde olacağını tahmin etse de büyük ihtimalle 20 yılda olacak. Uzay, her zaman insanların düşündüğünden daha zordur. Şu anda Space X (Elon Musk’ın şirketi) önde görünüyor, ama bu değişebilir.
23 Ekim 2017 Pazartesi
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı