istanbul-ticaret-gazetesi
istanbul-ticaret-gazetesi

Meslekte ‘gelecek tercihi’ başlıyor

Geleceğin iş dünyasında kariyer basamaklarını tırmanırken seçilen ‘meslek’ değil kişisel ‘yetkinlik’ ön planda olacak. Bu nedenle iş dünyasında geleneksel kariyer yolları, yerini dinamik rotalara bırakıyor. Gençler artık bir unvan ya da statü sahibi olmak yerine, kendini sürekli güncelleyebilen bir kimlik inşa etmek zorunda. Uzmanlara göre; geleceğin asıl kazananı değişime uyum sağlayabilen gençler olacak.

Giriş: 04.07.2025 - 10:05
Güncelleme: 04.07.2025 - 10:35
Meslekte ‘gelecek tercihi’ başlıyor

Üniversite sınavı sonuçlarının açıklanmasına sayılı günler kala, pek çok genç “Hangi bölüme gidersem garanti bir meslek sahibi olurum?” diye soruyor. Ailelerin de başlıca gündemi çocuklarının hangi mesleği seçmesi gerektiği konusunda seçenekleri değerlendirmek. Kariyer uzmanları ve sosyologlar ise bu bakış açısının eskidiğini söylüyor. Artık mesele, tek bir mesleği seçmek değil; değişime ayak uydurabilecek, farklı alanlarda üretken olabilecek yetkinlikleri kazanmak. Çünkü önümüzdeki yıllar, diplomanın değil becerinin konuşulacağı bir dönem olacak.


TEK MESLEĞE YER YOK

Yapay zeka, otomasyon ve dijital dönüşüm. Bu üçlü artık sadece teknoloji dünyasının değil, doğrudan gençlerin geleceğini şekillendiren bir gerçeklik haline geliyor. Meslek sosyolojisi üzerine yaptığı akademik çalışmalar ile tanınan, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Elyesa Koytak, tercih dönemi öncesinde İstanbul Ticaret’e konuştu. Akademi dünyasının da dönüşüm geçirdiğini söyleyen Koytak, “Artık mesele bilgiyi yaymak değil, daha nitelikli, faydalı ve yoğun bilgi üretmek. Akademisyenlik bile yapay zeka çağında evrildi, bazı üniversiteler araştırma temelli yapılarını koruyabilir ama bazıları doğrudan sektöre dönük, beceri odaklı yapılarla yeniden kurgulanmalı” dedi. 


DENEME YANILMA SÜRECİNDEN MAHRUMLAR 

Koytak’a göre gençlerin en çok ihtiyaç duyduğu şey, teorik bilgiyle sınırlı olmayan, uygulamaya açık bir öğrenme süreci. “İletişim, kavrama ve veri değerlendirme becerileri gibi yetkinlikler; fakültede anlatılarak değil, deneyimlenerek öğrenilir. Bu nedenle üniversitelerde staj, proje, saha deneyimi gibi olanakların artırılmasının şart olduğuna dikkat çeken Koytak şu noktaları işaret etti:

“Gençlerimiz dünyanın en yetenekli bireyleri olabilir ama hâlâ ucuz işgücü olarak görülüyorlar. Ne işte ne eğitimde olan genç oranı çok yüksek. Üstelik büyük kısmı kayıt dışı istihdam ediliyor. Bu tablo gençliğe yatırım yapılmadığını açıkça gösteriyor. İş dünyası da bu dönüşümde sorumluluk almalı. İdeal bir sistem; yeteneği, çabayı ve öğrenme arzusunu ödüllendiren bir düzen kurmalı.”


SEKTÖRLE FARK AÇILABİLİR

İstanbul Ticaret Üniversitesi Yazılım Mühendisliği Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi İlker Köse ise mesleklerin doğasını şu şekilde yorumladı: “Geleceğin mesleklerini sadece bugünden okumak yanıltıcı olur. 16. yüzyıldan bu yana bilgi üretme ve onu faydaya dönüştürme kabiliyeti, mesleklerin yönünü belirliyor. Sağlık, tarım, mühendislik, savunma ve enerji gibi stratejik alanlar yine ön planda olacak. Ama önemli olan bu alanlardaki bilgi üretiminin kalitesi. Müfredat 3-4 yılda bir yenileniyor ama özel sektör zaten değişimi o hızda fark edemiyor. Akademinin mezun vermesi ise bir 4 yıl daha sürüyor. Yani teknoloji hızla koşarken, eğitim sistemimiz henüz ayakkabısını bağlıyor. Müfredat artık ülke sanayisinin gelişme haritasına göre belirlenmeli; ama bu analiz kültürü akademide hâlâ yeterince gelişmiş değil.”


DÜŞÜNME BİÇİMİMİZİ DE DEĞİŞTİRİYOR

Köse, yapay zekanın meslekleri nasıl dönüştüreceği sorusunu ise şöyle yanıtladı: “Lojistikten tercümanlığa, çağrı merkezi operatörlüğünden finansal aracılığa kadar pek çok meslek otomasyona dönüşüyor. Buna karşılık, tıp ve mühendislik gibi daha karmaşık alanlar, bir süre daha insanda kalacak. Ama bu alanlarda da yapay zekâ destekli sistemler yaygınlaşacak. Teknoloji geliştikçe karmaşık yetenekler değil, sağlam düşünme alışkanlıkları gerekiyor. Okuduğunu anlama, mantık yürütme ve bağlamsal analiz yetkinliği; her mesleğin temelinde artık. Eğitim sistemi bunları vermek yerine hâlâ ezberi öğretiyor.”


KARİYER BECERİYE DAYANMALI 

AyThink Kişisel Gelişim Akademisi Kariyer Danışmanı Yasin İkizoğlu ve Eğitim Danışmanı Aykut Açkalmaz da tercih dönemi yaklaşırken şu önerilerde bulundu: “Artık gençler bir meslek değil, bir ‘beceri kimliği’ inşa ediyor. Bugün geleceğin mesleği dediğimiz birçok alan zaten hayatımızda. Veri bilimi, yapay zeka, dijital sağlık, biyoteknoloji, iklim teknolojileri gibi alanlar yükselişte. Ancak burada esas mesele alan değil, adaptasyon becerisi. Gelecekte kim olduğunuz değil, neyi ne kadar hızlı öğrenip uyarlayabildiğiniz konuşulacak.”

İkizoğlu ve Açkalmaz’a göre gençler; klasik kariyer yollarının sunduğu güvenli ama sabit rotalar yerine, esnek ve dönüşebilen bir kariyer haritasına hazırlanmasını önerip, gençlerin dikkatini şu noktaya çekiyor: “Meslekler dönüşüyor, bazısı yok oluyor, yerine yepyeni alanlar doğuyor. Örneğin ChatGPT’nin gelişiyle birlikte ‘prompt mühendisliği’ gibi daha birkaç yıl öncesine kadar adı bile duyulmamış işler ortaya çıktı. Gençlerin artık değişime direnmek yerine, değişimin içinde şekil almayı öğrenmeleri gerekiyor.” 


EL EMEĞİ HÂLÂ DEĞERLİ

Yapay zeka, otomasyon ve algoritmik işleyişin hız kazandığı bu dönemde; tekrar eden, kural temelli işlerin büyük risk altında olduğunu belirten Açkalmaz, “Çağrı merkezi çalışanları, veri giriş operatörleri, muhasebeciler gibi meslekler dönüşecek. Ama bu dönüşüm aynı zamanda nitelikli rollerin kapısını da aralayacak. Örneğin bir muhasebeci artık defter tutmak yerine, veriye dayalı finansal analiz yapan bir danışmana dönüşebilir” diyor.


GENÇLERE MESLEK SEÇİMİNDE PUSULA

Meslek seçiminde gençlerin nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda uzmanların ortak fikri net. Seçecekleri meslek prestij,maddi kazanç ya da kısa vadeli avantajlar sağlayabilir; ama asıl olan, bireyin kendi potansiyelini geliştirebileceği, üretken olabileceği bir alanı seçmesidir. “Bu işi beş yıl boyunca her sabah uyanıp yapabilir miyim?” sorusu, kariyer planlamasında pusula görevi görüyor. Bu noktada yapılan kariyer analizi, gençlerin kendilerine uygun meslek alanlarını keşfetmeleri için en etkili araçlardan biri.

 Geleceğin iş dünyasında sabit görev tanımları, tek bir ofis masası ya da 30 yıllık istikrar vaat eden kariyer çizgileri kalmayacak. Yerlerine proje bazlı işler, beceri portföyleri ve sürekli öğrenmeyi gerektiren dinamik kariyerler geçecek.


Meslekte ‘gelecek tercihi’ başlıyor