Türkiye’nin Körfez ülkeleriyle yakınlığı, özellikle son yıllarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Körfez ülkelerine düzenlediği ziyaretlerle pekişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kuveyt, Katar ve Umman’ı kapsayan son Körfez turunda imzalanan 24 anlaşma ile Türkiye’nin Körfez ülkeleriyle ilişkilerinde yeni bir dönem başladı.
Bu yeni dönemin en önemli özelliği, sadece ikili ticaret değil, çok boyutlu ortaklık olacak. Bu sayede, savunmadan yüksek teknolojiye, enerji güvenliğinden finansal işbirliklerine kadar geniş bir yelpazede çok boyutlu ortaklıkların artması bekleniyor. Bu ziyaret ve imzalanan anlaşmaların Türkiye’nin bölgesel rolünü güçlendirmesi ve ekonomik kapasitesini artırması açısından da önemli olduğu belirtiliyor. 2024 itibarıyla 27 milyar dolar seviyesinde olan Türkiye ile Körfez ülkeleri arasındaki toplam dış ticaret hacminin yeni dönemde daha da artması bekleniyor.
ENERJİDEN SAVUNMAYA
Milletlerarası Eğitim, Teknoloji ve Ar-Ge Merkezi (METAM) Başkanı Enes Güneyli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Körfez bölgesine yönelik son ziyaretinin diplomatik temasların ötesine geçen, kapsamlı bir stratejik açılım olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Kuveyt, Katar ve Umman’la imzalanan toplam 24 anlaşmanın enerji, savunma, ulaşım, eğitim, teknoloji ve finans gibi kritik alanlarda uzun vadeli işbirliği perspektifini güçlendireceğine işaret eden Güneyli, bu ziyaretin Türkiye’nin bölgesel istikrar, ekonomik entegrasyon ve çok boyutlu diplomasi vizyonunun güncel bir yansıması olduğuna dikkat çekti. Güneyli, Körfez bölgesinin siyasi ve ekonomik dönüşüm süreçleriyle Türkiye’nin kalkınma vizyonunun kesişmesinin karşılıklı güvene dayalı yeni bir ortaklık zemini oluşturduğunu vurguladı. Bu işbirliğini Orta Doğu’daki belirsizliklerin azaltılması, bölgesel diyaloğun teşvik edilmesi ve ekonomik bağların karşılıklı kazanç temelinde yeniden yapılandırılması açısından oldukça değerli olarak tanımlayan Güneyli, Türkiye’nin özellikle Kuveyt’le yatırım, Katar ile savunma ve finans, Umman ile enerji ve madencilik alanlarında attığı adımların bu stratejik yakın- laşmanın derinliğini gösterdiğini söyledi.

15 MİLYAR DOLAR AŞILABİLİR
Güneyli, Körfez turunun ekonomik yansımasının kısa vadede ivme kazanması, orta vadede ise yapısal bir genişleme yaratmasının beklendiğini dile getirerek, Türkiye ile Körfez ülkeleri arasındaki mevcut ticaret hacminin imzalanan anlaşmalar ve devam eden Serbest Ticaret Anlaşması (STA) görüşmeleriyle birlikte çok daha güçlü bir zemine oturduğunu vurguladı. STA sürecinin tamamlanması halinde; mal ve hizmet ticaretinin genişlemesi, yatırımların çift yönlü artması, finansal işbirliğinin kurumsallaşması ve üçüncü ülkelerde ortak projelerin hayata geçirilmesinin mümkün olacağını belirten Güneyli, “Körfez sermayesinin Türkiye’de altyapı, teknoloji, enerji ve lojistik gibi alanlara yönelmesi; Türkiye’nin ihracat kapasitesinin ise gıda, savunma, sanayi ve yüksek teknoloji ürünlerinde artması bekleniyor” dedi.