istanbul-ticaret-gazetesi
istanbul-ticaret-gazetesi

Nüfus ve sanayide ortanca yaş dönüşümü! İstihdam yeni beceri kazanımıyla korunacak

Türkiye’nin nüfusu artarken, ortanca yaşı 34.4’e yükseldi. Küresel ortalamadan çok daha hızlı yaşlanan Türkiye’nin, dinamik nüfus yapısının devamlılığı için harekete geçildi. İstihdamın korunması için birçok alanda destek sağlayan devlet, ‘Nüfus Politikaları Kurulu’ ile gerekli stratejileri geliştiriyor.

Giriş: 14.02.2025 - 10:39
Güncelleme: 14.02.2025 - 10:39

Türkiye’nin nüfusu, bir önceki yıla göre 292 bin 567 kişi artarak 85 milyon 664 bin 944’a ulaştı. Nüfus artarken, yaş gruplarına göre yoğunlukları gösteren nüfus piramidi de değişiyor, dolayısıyla ülkenin ‘ortanca yaşı’ yükseliyor. 2012 yılında 30 olan ortanca yaş, geçen yıl 34.4’e çıktı. Küresel çapta ortanca yaş ise 30.6. Ancak Türkiye, küresel ortalamadan çok daha hızlı yaşlanıyor. Bu eğilimin sürmesi halinde, Türkiye’nin 2050’deki ortanca yaşının 45’e yükseleceği tahmin ediliyor.

TÜİK’in 2007 verilerine göre, nüfus 15-30 yaş arasında yoğunlaşıyordu. Takip eden yıllarda ise bütün genç yaş grupları 1-2 milyon kişi azaldı, nüfustaki yoğunlaşma 45 yaşa kadar yükseldi.


 

ÖZEL KURUL YOL HARİTASINI ÇİZECEK

Nüfus piramidindeki değişimin etkilerini gören hükümet, sağlıklı bir nüfus yapısı için kısa, orta ve uzun vadeli stratejiler geliştirmek üzere ‘Nüfus Politikaları Kurulu’nu kurdu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından “Her aile üç çocuk sahibi olmalı” sloganıyla başlatılan çalışmalar kapsamında kurul kararnamesi yayınlandı. Kurulun başlıca görevleri şunlar olacak:

Sağlıklı ve dinamik nüfus yapısı için politikalar oluşturacak.

Doğurganlık oranlarını inceleyecek.

Eylem planları oluşturup uygulayacak.

 

TEKNOLOJİ VE SANAYİ

Bu arada demografik dönüşüm, toplam nüfus içerisinde yaşlıların sayısının artmasına neden oluyor. Yaşlıların sayısı arttıkça, işgücü arzı azalıyor. Diğer yandan, teknolojinin etkisiyle üretimde esnek otomasyon sistemleri, daha fazla öğrenen makinalar ve robotik sistemler yaygınlaşıyor. Yapay zekanın da devreye girmesiyle artık hem sektörlerde hem de istihdamda yeni değişiklikler zorunlu hale geldi. Bu değişimi takip eden devlet, ihtiyaç duyulan adımlar için strateji ve eylem dosyalarını hazırlıyor, acil destek paketlerini de ilgili kesimlere tahsis ediyor.

 

DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜN ETKİSİ

Önceki hafta açıklanan Ulusal İstihdam Stratejisi’nde, otomasyonun ve dijitalleşmenin, işgücü talebinin niteliğini şekillendirdiği belirtildi. Stratejide, “Yaşanan dönüşüm yeni iş modelleri oluştururken, bu teknolojilerin etkin kullanımı için gerekli dijital becerileri de belirliyor” denildi.

 

YAŞLILARA YENİ BECERİLER

Ulusal İstihdam Stratejisi’ne göre ‘yaşlı nüfusun’ mesleki becerilerinin geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yürütülecek. Stratejiye göre yaşlanan nüfusun ihtiyaçları çerçevesinde ekonomik faaliyetlerin düzenlenmesi, ekonomik gelişmenin sağlanması ve yaşlıların refah seviyesinin artırılması için şu öncelikli adımlar atılacak:

Orta yaşlı nüfusun henüz iş yaşamındayken mesleki beceri devamlılığı sağlanacak.

Becerilerinin güncellenmesi için aktif işgücü piyasası programlarının etkinliği artırılacak.

Bu kapsamda, yetişkinlere yönelik eğitim programları artırılırken, gençlerin mesleki eğitim sistemi de değişiyor. Mesleki orta öğretim kurumlarında ve yüksek okullarda müfredatı sektörün ihtiyaçlarına göre şekillendirecek değişiklikler yapılıyor. Organize sanayi bölgelerinde daha fazla meslek lisesi açılıyor. Böylece daha fazla gencin beceri ve meslek odaklı yetişmesi sağlanacak.

 

YENİ VERİ SETLERİ

Ulusal İstihdam Stratejisi’ne göre, otomasyondan ve dijital dönüşümden etkilenme riski yüksek olan işlerde çalışanlara yeni beceriler kazandırma yoluyla istihdamlarını korunması daha öncelikli hale gelecek. Önümüzdeki dönemde dijital beceriler ile temel becerilerin oluşturduğu ortak veri setleri belirleyici olacak. Bu kapsamda mevcut dijital becerilere ve geleceğin mesleklerine yönelik beceri analizleri yapılacak.

 

YENİ ÇALIŞMA MODELLERİ

Öte yandan, dijitalleşmeyle birlikte üretimin yanı sıra tasarım, pazarlama, lojistik, yönetim gibi birçok alanda işler değişiyor, işgücü ihtiyacı değişiyor. Bu yıkıcı dönüşüm istihdam için esnek modelleri ve yeni destek mekanizmalarını zorunlu hale getiriyor. Devlet, bu kapsamda ihtiyaç duyulan yeni çalışma modellerini planlıyor.


ESNEK MESAİ VE KISMİ ÇALIŞMA

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, verimliliği baz alarak, esnek mesai düzenlemelerini ve kısmi çalışma alternatiflerini sektör bazında ele alan çalışmalar yapıyor. Bakanlık, özellikle bilişim, finans, eğitim, danışmanlık ve hizmet sektöründe hibrit ve uzaktan çalışma modellerinin yerleşmesi amacıyla yasal çerçeveyi hazırlıyor.


İŞGÜCÜNE TALEP HANGİ ALANLARDA ARTACAK?

 Yüksek nitelikli işgücüne ihtiyaç duyulan pozisyonlarda istihdam artışı olacağı tahmin ediliyor. İstihdamın artacağı alanlardan biri de hizmet sektörü. Orta ve uzun dönemde nüfusun yaşlanması; yaşlıların ihtiyaç duyduğu bakım, sosyal güvenlik ve sağlık hizmetleri işlerinin artmasına neden olacak. Gerek makinalaşmanın kotaramayacağı görevlerde gerek turizm, konfor ihtiyaçları ve eğlence gibi alanlarda ‘hizmet sektörü’ istihdamını bir süre daha koruyacak.


 

AVRUPA'DA TECRÜBEYİ DİPLOMAYA DÖNÜŞTÜRME MODELİ

İstanbul Ticaret Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Poyraz, nüfusun yaşlanması konusunda Avrupa ülkelerindeki durumun benzerinin Türkiye’de de yaşandığını söyledi. Prof. Dr. Poyraz, konu hakkında şu değerlendirmeyi yaptı: “Almanya’nın işgücü ihtiyacı için göç alması da buna bağlı bir olay. Çalışan kesimin, kendini sayı olarak da yeniden üretebilmesi toplumun devamı açısından hayati öneme sahip. Bu noktada emeklilik önemli bir faktör olarak devreye giriyor. Belli alanda birikim yapmış tecrübeli insanlar veya diploması olmayan kıdemliler kendi alanlarında ileri gidemedikleri durumda, emeklilik yolunu arıyor. İş alanında değişikliğe ve ilerleme yollarına imkan sağlanması lazım. Avrupa bunun üzerinde duruyor. Avrupa’da tecrübenin diplomaya dönüştürülmesi modeli üzerine çalışılıyor. Üniversite ve kurumlarla işbirliği halinde denklik verilmesi için bir formasyon çalışması yapılıyor. Böylece orta yaşlardaki bu kişiler kendi alanında yükselebilecek veya başka bir alana geçebilecek. Böyle bir şeye Türkiye’de de ihtiyaç var; çünkü bir sıkışma yaşanıyor. Burada problem maliyet. Kurumların bu işe el atması gerekiyor. Şirketler de bunun için fon ayırmalı.”


TARIMDA GENÇLERE FIRSAT VAR

 İstihdam edilenlerin ortalama yaşı 39. Tarımda ise 46. Bu sektördekilerin yüzde 68.4’ü 40 yaşın üzerinde. Ulusal İstihdam Stratejisi’nde, “Tarımda genç istihdamının artırılmasına yönelik programlara öncelik verilmesi üretimi de etkileyecektir” denildi.

 

KADINLARIN İŞGÜCÜNE KATILIMI NE OLDU?

2023 yılında, işgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71.2, kadınlarda ise yüzde 35.8 oldu. Ayrıca, 2014-2023 arasında kadınların işgücüne katılma oranı 5.9 puan arttı. Kadınlar, 25-49 yaş aralığında daha yoğun olarak işgücüne katılıyor. Bu grup içinde küçük çocuğu olan kadınlar çalışma hayatından kopabiliyor. Bu probleme karşı devlet de annelerin işlerinden ayrılmaması için çeşitli ödenekler tahsis ediyor.  


ANNELERE YARIM ÇALIŞMA ÖDENEĞİ

Doğum yapan kadınların iş hayatından kopmaması için analık izni ve sonrasında isteyenlere yarım çalışma ödeneği veriliyor. Doğum öncesi 8 hafta, doğum sonrası 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta analık izninin tamamlanmasından sonra anneler isterse biraz çalışıp biraz dinlenebiliyor. Bu durumda doğum sayısına göre 2, 4 veya 6 ay gibi sürelerle yarım çalışma ödeneği veriliyor.