tatil-sepeti

İstanbul’da 2014 verilerine göre, 3 milyon 383 bin taşıt bulunuyor. 2005’te bu rakamın 2 milyon 261 bin olduğu göz önüne alındığında trafikteki motorlu kara taşıtı sayısındaki önemli artış hemen göze çarpıyor. 2005-2014 yılları arasında İstanbul’da trafiğe 1 milyon 122 bin yeni taşıt eklendi. Bu taşıtlar İstanbul’da otoyol, devlet yolu ve il yolu olmak üzere toplam 845 kilometrelik ağı kullanıyor. Devreye alınan yeni yollara rağmen araç sayısının katlanarak artması, farklı çözüm önerilerini gündeme getiriyor.

Kent içi ulaşımda yeni çözüm önerilerine katkı koyan bilim adamlarından biri de İstanbul Ticaret Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı, Uluslararası Lojistik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Çemberci oldu. Yrd. Doç. Dr. Çemberci, pik saatlerdeki trafiğin dağıtılması için mesai saatlerinde düzenleme yapılması gerektiğini söyledi.

GELİŞMENİN SONUCU

Türkiye’nin ekonomik alanda sağladığı gelişmeye bağlı olarak araç sayısının da arttığını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Çemberci, trafik sorununun araç sayısını azaltmakla çözülmesinin söz konusu olamayacağını belirtti. İstanbul’daki mevcut yol ağının, artan araç sayısını karşılayamadığını vurgulayan Çemberci, “İstanbul’un
E-5 dediğimiz yerleşim yerleriyle bağlantısını sağlayan bir karayolu ile kentin içine girmeden transit geçilebilen TEM var. Ama TEM de İstanbul’a yetmiyor. İstanbul’u baştan başa transit geçecek, hiçbir şekilde çıkış vermeyecek 3. büyük bir transit yol yapılması gerekir. Böyle bir transit yol yapılması halinde trafiğin çok ciddi anlamda rahatlayacağını öngörebiliriz” diye konuştu.

ÖRNEKLERİ VAR

Yrd. Doç. Dr. Çemberci, Avrupa’da ve dünyanın çeşitli ülkelerinde esnek mesai saatlerinin uygulandığına dikkat çekerek, İstanbul’da da böyle bir uygulamanın trafiğe çözüm sağlayacak modellerden biri olduğunu belirtti.

Kentte trafiğin 08.00-09.00 saatleri arasında pik yaptığını, mesai saatlerinin de bu aralıkta yoğunlaştığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Çemberci, “Japonya, Almanya ve bazı ülkelerde esnek mesai uygulaması var. Mesai saatleri 06.00’da başlasın. Buna belediyeler, valilik ve ilgili kamu kuruluşları karar versin. Sabah 06.00’da bir grup, 07.00’de bir grup, 08.00 ve 09.00 derken, mesai saatleriyle ilgili bir düzenleme yapılabilir. Günlük trafiği bölerek, en az yüzde 20’lik bir rahatlama sağlayacağımızı hesapladık” dedi.

POZİTİF AYRIMCILIK

Çemberci, esnek mesai uygulamasının, trafiğe çözüm sunmanın yanında sosyal hayata dair bir takım dışsallıklar sağlayabileceğini de belirterek, “Esnek mesai uygulamasında kadınlara pozitif ayrımcılık yapılabilir. Günlük mesainin ilk saatlerinde kadınların işbaşı yapmaları, erken saatlerde evlerine dönebilmeleri anlamına gelir. Sabah 06.00’da mesaiye başlayan bir kadının mesaisi 15.00’de biter. Bu durumda kadınlar kendilerine ve ailelerine çok daha fazla zaman ayırabileceklerdir. Bunun aile hayatına olumlu yansıyacağını tahmin etmek çok güç olmaz. Trafikte fazla zaman kaybetmeyen profesyonellerin hem iş hem de aile hayatlarında olumlu yansımalar olabilir. İstanbullu günde ortalama 3 ila 3.5 saatini trafikte geçiriyor. Bu sürenin yarıya inmesi halinde profesyonellerin iş ve aile hayatlarının da olumlu yönde değişeceğini düşünüyoruz” dedi.

İŞ YERİNE YAKIN İKAMET

Avrupa genelinde 29 ülkede uygulanan modellerden birinin de iş yerlerine yakın istihdam olduğuna dikkat çeken Çemberci, şunları söyledi: “Türkiye’de 3.5 milyon KOBİ var ve bunların yaklaşık 1.5 milyonu İstanbul’da. Trafiği yanlış kentleşmeyle oluşturuyoruz. Dolayısıyla insanlar çalıştıkları yerlere yakın otururlarsa, verimliliğin artacağına yönelik veriler var. İnsanların çalıştıkları yere yakın oturmalarına yönelik teşvikler uygulanabilir.”

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ, DİJİTAL KAMPÜS UYGULAMALARINI YAYGINLAŞTIRIYOR

Sağlık turizmini bu proje büyütecek

Dijital kampüs uygulamaları ile adından daha çok söz ettiren İstanbul Ticaret Üniversitesi, TEGEP ortaklığıyla, e-öğrenme platformu üzerinden Sağlıkla Gelişim Kampüsü Projesi’ni başlattı. İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği proje, İstanbul’da sağlık turizmini geliştirmeyi amaçlıyor.

Sağlık turizmi, Türkiye’de gelişimini sürdüren ve yeni fırsatlar doğuran bir sektör. Bu gerçekten hareketle İstanbul Ticaret Üniversitesi, dijital kampüs uygulamalarına sağlık turizmini geliştirmeyi hedef alan bir yeni uygulamayı ekledi.

İstanbul Kalkınma Ajansı desteğiyle İstanbul Ticaret Üniversitesi tarafından, Eğitim ve Gelişim Platformu Derneği (TEGEP) ile ortaklaşa yürütülen Sağlıkla Gelişim Kampüsü Projesi hayata geçti.

KALİTE ARTACAK

İstanbul’da sağlık turizmiyle ilgili hizmet bileşenlerinin tümünün kurumsal kapasitesinin yükseltilmesini, böylece sektörde hizmet sunum kalitesinin iyileştirilmesini ve nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesini amaç edinen proje, e-öğrenme platformu üzerinden yürütülecek. Proje ile İstanbul’daki sağlık altyapısının iyileştirilmesi de hedefleniyor.

Proje kapsamında, sağlık turizmi olarak adlandırılan medikal turizm, termal ve SPA turizmi, ileri yaş ve engelli turizmi alanlarında, sağlık kuruluşları, turizm kuruluşları, pazarlama kuruluşları, lojistik ve ulaşım kuruluşları gibi sağlık turizmi hizmet bileşenlerinin tümüne, yabancı dil, temel sağlık, insan ilişkileri ve kültürel kaynaşma, kültürlerarası iletişim, sigortacılık, hasta hakları, kişisel empati gibi konularda eğitimler verilecek. Eğitimler sektöre, e-öğrenme platformu üzerinden online ortamda sunulacak.

E-EĞİTİM PLATFORMU

Projenin yürütülmesi için İstanbul Ticaret Üniversitesi bir e-eğitim platformu oluşturacak. Eğitim içerikleri hazırlanacak ve sektörün kullanımına sunulacak. Eğitimler uluslararası geçerliliğe sahip sertifikalar ile belgelendirilerek, sektörün insan kaynağı kapasitesi ve kurumsal kapasitesi güçlendirilecek. Eğitimin hedef kitlesi ise İstanbul’da sağlık turizmine yönelik sağlık kuruluşları, turizm kuruluşları, pazarlama kuruluşları, lojistik, ulaşım ve sigorta kuruluşları ile kamuda yer alan toplam 5.000 sağlık personeli ve sağlık idarecisi.

İSTANBUL’A KATKI YAPACAK

Sağlıkla Gelişim Kampüsü Projesi’nin açılışında konuşan İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazım Ekren,sadece akademik eğitim ve öğretim değil, aynı zamanda uygulama ağırlıklı, araştırmalara önem veren bir strateji benimsediklerini vurguladı. Prof. Dr. Ekren, “Bu proje de bunlardan biri. İstanbul’un rol ve misyonunu bir kez daha ortaya çıkartacak bu projeyle Türk toplumuna, İstanbul sağlık sektörüne katkıda bulunmayı planlıyoruz. İstanbul’un imkan ve kaynakları ile kapasitesi iyi planlandığında, çok fazla fırsatlar sağlayacak bir özellik içeriyor. Sağlık sektöründe yapılacak inovatif gelişmelerin, yaratıcı ekonomi kapsamına da alınması mümkün” diye konuştu.

TRENDLER DEĞİŞİYOR

TEGEP Başkan Yardımcısı Ahmet Hançer ise projenin birçok dönüşümü barındırdığını belirterek, “Son dönemde aslında günlük hayatımızda gördüğümüz çok sayıda değişim var. İstanbul Ticaret Üniversitesi dijital üniversiteye dönüş projesi kapsamında bunu ciddiyetle takip ediyor. Sağlık sektöründe teknoloji hiç olmadığı kadar işin içinde, hiç olmadığı kadar yaptığınız işte global rekabeti düşünmek durumundasınız. Farklı modeller geliştirmek ve ezber bozmak durumundasınız. Sağlıkla Gelişim Kampüsü’nün sürekli online olarak, mobil olarak erişilebilir kılınması önemli bir katkı sağlayacak. İş dünyasındaki değişim, öğrenmede de birçok şeyi değiştiriyor. Artık öğrenme sadece sınıflarda değil, her yerde, hayatın akışı içerisinde olmak durumunda. Şeffaflık, öğrenmenin bulutlu olması, öğrenmenin mobil cihazlar üzerinden sunulabilmesi, öğrenmenin sosyalolması gibi yepyeni kavramlar artık yetişkin öğrenmesi ile ilgili eğitim ve gelişim dünyasının gündeminde olan trendler” dedi.

8 MİLYAR DOLAR YATIRIM

İstanbul Ticaret Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi Başkanı ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Baz da projenin önemine değinerek, “Ülkemizin turizm hareketleri son 20 yılda önemli ölçüde gelişti. Sağlık turizmi öncelikli hedefler ve gelişmeler arasında yerini aldı. Sağlık turizmi alanında 8 milyar dolar tutarında bir yatırım olduğunu görüyoruz. Bunlar fiziki yatırımlar. Bir taraftan fiziki uygulama ve planlamaları gerçekleştirirken buralarda görev alan ve alacak personellerin yetiştirilmesi de çok önemli” dedi.

SEPIP 2015’TEN ÇIKAN SONUÇ:

Gelişme için planlama şart

Dünyada son 10 yılda sanayi politikaları konusunda düzenlenen tek bilimsel konferans olan SEPIP 2015, özellikle gelişmekte olan ülkeler açısından önemli yol haritaları çizdi. İstanbul Ticaret Üniversitesi Sanayi Politikaları ve Kalkınma Merkezi’nce düzenlenen konferansa katılan bilim adamları, az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerin zenginleşmesi için reçeteler ortaya koydu.

Akıllı İktisadi Planlama ve Sanayi Politikaları Konferansı (Smart Economic Planning and Industrial Policy) SEPIP 2015, İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin ev sahipliği ve organizasyonunda gerçekleşti. İstanbul Ticaret Üniversitesi Sanayi Politikaları ve Kalkınma Merkezi’nin düzenlediği konferansta dünyaca tanınmış iktisatçılar biraraya geldi. Bunlar arasında Cambridge Üniversitesi’nden Prof. Ha Joon Chang, Ferrara Üniversitesi’nden Prof. Sandrine Labory ve Parma Üniversitesi’nden Prof. Franco Mosconi öne çıktı.

GÜNCEL TESPİTLER YAPILDI

Sanayi politikaları alanında dünyada son 10 yılda düzenlenen tek bilimsel konferans olan SEPIP’te az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerin nasıl kalkınabilecekleri, örnek uygulamalarla ortaya kondu. 1980’li yıllarda piyasaların tamamen serbest bırakılması, altyapı gibi alanlar hariç, müdahalelerin ortadan kaldırılmasının, gelişmekte olan ülkelerde istenen kalıcı büyüme ve kalkınmayı üretemediği gibi birçok krizi de ortaya çıkarttığı, konferansın ana konularından biri oldu. Konuşmacı bilim adamları; bugüne gelindiğinde, dünyada ‘neo-liberal’ politikaların istenen sonuçları veremediği ve önemli olumsuzluklar doğurduğu konusunda bir görüş birliği oluştuğuna dikkat çekti.

PLANLAMADAN HİÇ VAZGEÇİLMEDİ

SEPIP 2015’te tartışılan konulardan biri, aslında neo-liberal politikalara rağmen dünyada planlamanın hâlâ uygulandığı oldu. Örnek ülke olarak alınan Çin’in, 2016-2020 yılları arasını kapsayan, 13. beş yıllık kalkınma planını hazırladığına vurgu yapıldı. Gelişmekte olan ülkeler açısından da imalat sanayinin geliştirilmesi için özel politikaların düzenlenmesi ve uygulanması gerektiği, SEPIP’te genel kabul gören ana fikir oldu. Ancak bu fikrin dünyanın birçok ülkesinde karar alıcılar tarafından da benimsenmesi için zaman alacağı vurgulandı.

CHANG DERS VERDİ

SEPIP’te, Cambridge Üniversitesi akademisyeni Prof. Ha Joon Chang, iktisat bilimini kuran kişi olarak bilinen İbn-i Haldun Dersi’ni verdi. Prof. Chang, konuşmasında İbn-i Haldun’a referans vererek, özellikle gelişmiş ülkelerin, standart ders kitapları bilgileri yerine önceki dönemlerin politikalarının iyi incelemesi gerektiğinin altını çizdi. Ha Joon Chang konuşması sırasında, İngiltere ve ABD başta olmak üzere birçok gelişmiş ekonominin, ilk dönemlerinde korumacılık araçlarıyla ve hammadde ihracatına vergi koyarak kendi sanayilerini nasıl kurduklarını anlattı. Chang, Kore ve Japonya mucizelerinin de altında benzer sanayi politikalarının yattığını hatırlattı.

Arabuluculuk eğitimi

İstanbul Ticaret Üniversitesi Hayat Boyu Öğrenme Koordinatörlüğü Sürekli Eğitim Merkezi, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Eğitimi düzenliyor. Üniversitenin Eminönü, Küçükyalı ve Bursa Yerleşkelerinde eş zamanlı olarak yürütülecek eğitim programı, arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesi ile ilgili temel bilgileri, iletişim becerilerini, müzakere ve uyuşmazlık çözüm yöntemlerini, psikoloji ile diğer teorik ve pratik bilgileri içeriyor. Eğitim; katılımcılara, arabuluculuğun yerine getirilmesi için gerekli olan bilgi ve becerilerin kazandırılmasını amaçlıyor. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Eğitimi, her üç yerleşkede de 28-29 Kasım, 5-6 Aralık ile 12-13 Aralık tarihlerinde saat 10.00 ile 18.00 arasında verilecek. Eminönü ve Küçükyalı Yerleşkelerindeki eğitimler için e-posta adresi veya 444 0 413/1401 numaralı telefon aracılığıyla, Bursa yerleşkesindeki eğitimler için ise , e-posta adresleri veya 0 (224) 452 07 23 numaralı telefon aracılığıyla başvurulabiliyor. Her üç yerleşke için ayrıca www.ticaret.edu.tr web adresinden de başvuru yapılabiliyor.

26 Kasım 2015 Perşembe

Etiketler : Üniversitemiz