Son dakika haberleri: ABD’li bilim insanı Parsons ve ekibinin yaptığı araştırmaya göre, 1999 yılından itibaren Marmara’da 7’nin üzerinde deprem olma olasılığının yüzde 47 olduğunu belirten Prof. Dr. Naci Görür, "Marmara Denizi’nin altındaki fay hattı büyük bir gerilim altında. Analizler ve veriler bize gösteriyor ki, burada kesinlikle 7’den büyük bir deprem olacak. Bu kaçınılmaz. Depremi önleyemeyiz ama zararlarını en aza indirebiliriz. Bunun için Marmara Bölgesi’ni hızla depreme hazırlamalıyız." diye konuştu.
"MARMARA BÖLGESİ ÇÖKERSE TÜRKİYE DİZ ÇÖKER"
Görür, Marmara Bölgesi’nin Türkiye’nin ekonomik ve siyasi bağımsızlığı için kritik önem taşıdığını belirterek, bölgedeki yapı stokunun yüzde 60’ının depreme dayanıklı olmadığını söyledi. Görür, “Marmara Bölgesi’nde deprem olursa Türkiye'nin yüzde 60'a yakın gayri safi milli hasılasını sağlayan yer çökerse bütün Türkiye diz üstü çöker. Ne ekonomik ne siyasi bağımsızlık kalır gerçek beka meselesi budur. Depremi unutmayın. 24 saat durmadan tercihen bir bakanlık kurarak depreme hazırlanırsak ve deprem bölgelerinden işe başlarsak 20 senede bütün Türkiye'yi depreme dirençli yaparız. Az yol köprü yaparız ama konsantre olarak deprem hazırlığına insanlarımızın can güvenliğine yöneliriz." diye konuştu
"DİRENÇLİ KENTLER OLUŞTURMAK ASIL HEDEFİMİZ"
Naci Görür, 6 Şubat’ta yaşanan depremin ardından kentlerin yeniden inşasının hızlı bir şekilde yapıldığına dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Yıkılanları tamir etmek için elbette ki çok şeyler yaptık. Eski duruma tekrar dönmek için yaptık. Eski duruma dönmek bizi kurtaran şey değil ki. Bizim yapmak istediğimiz kentimiz depremde yıkılmasın. Günlük yaşam da değişmesin. Bunun için deprem dirençli kentler oluşturmak asıl hedefimiz."
JAPONYA VE ABD'Yİ ÖRNEK GÖSTERDİ
"Yeni yol deprem gelmeden önce, depremin olası zararlarını minimize etmekten geçiyor." diyen Görür, Japonya, Tayvan, Çin ve ABD'nin bunu yaptığını söyledi.
"OLASI İSTANBUL DEPREMİ İÇİN VATANDAŞ VE KAMU BERABER HAREKET ETMELİ"
İstanbul’un deprem riskine karşı daha dirençli hale getirilmesi için yeni bir deprem mevzuatına ihtiyaç duyulduğunu belirten Görür, vatandaşların, yerel yönetimlerin ve merkezi hükümetin birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi.
Görür konu hakkında şunları söyledi:
"İstanbul’da mikro bölgeleme çalışmaları yapılmalı. Zemin yapısı detaylı analiz edilmeli ve hangi bölgelerde yapılaşmanın uygun olduğu belirlenmeli. Depreme dirençli kentler oluşturmak için bilimsel verilerle hareket etmeliyiz."
"FİNANSAL DESTEK SAĞLANMALI"
Görür, kentsel dönüşüm sürecinin önündeki en büyük engelin finansman sorunu olduğunu belirterek, düşük faizli krediler ve teşviklerle bu sürecin hızlandırılması gerektiğini söyledi. Görür, “Vatandaş ekonomik olarak desteklenmezse, dönüşüm süreci başarısız olur. Bu sürece finansal destek sağlamalı.” dedi.
Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul ve Marmara Bölgesi’nin hızla depreme hazırlanması gerektiğini vurgulayarak, “Deprem sadece bir doğal afet değil, aynı zamanda milli güvenlik ve beka meselesidir” dedi.