Twente Üniversitesi'nden bir araştırma ekibi, fotonik çip teknolojisinde devrim yaratabilecek bir gelişme ile ses aracılığıyla ışık kontrolü sağlayan yeni bir yöntem geliştirdi. Bu teknoloji, GPS olmadan da navigasyon yapabilen çip boyutunda atom saatlerinin önünü açarak, özellikle uydular ve İHA'lar için yeni uygulama alanları sunuyor.
IŞIK VE SES UYUMU
Araştırmanın merkezinde, "Uyarılmış Brillouin Saçılması" (SBS) olarak bilinen bir fiziksel olgunun hassas ve çok yönlü yapısını seri üretime uygun hale getirme çabası yer alıyor. SBS sayesinde fotonik devrelere, sıfıra yakın genliği olan lazerler, ultra seçici filtreler gibi önemli bileşenler entegre edilebiliyor.
FOTONİK ÇİPLERE YENİ UFUKLAR
Twente Üniversitesi'nden David Marpaung liderliğindeki ekip, entegre Brillouin fotoniğini laboratuvardan endüstriyel üretime taşımayı hedefliyor. Bu yöntem, ışığı sesle yönlendirerek önceki sınırları aşan bir çip teknolojisinin temelini atıyor. Telekom şirketleri için genelde sorun olarak görülen Brillouin saçılması, burada bilgi taşımak ve işlemek için yeni bir yönteme dönüştü.
FONONLARLA YENİ ETKİLEŞİM
Bu teknolojide, fonon adı verilen ses dalgalarının ışık dalgalarıyla pozitif geri besleme çevriminde bulunması sağlanarak yeni bir sinyal işleme sistemi geliştirildi. Bu yaklaşım, sinyallerin biçimlendirilmesi, yönlendirilmesi ve işlenmesi açısından entegre fotoniğe yeni bir boyut kazandırıyor.
LİTYUM NİYOBAT ATILIMI
Kaixuan Ye öncülüğündeki ekip, optik çiplerde yaygın bir malzeme olan ince film lityum niyobat (İng: TFLN) kullanarak akustik dalgaların belirli yönlere dağılmasını kontrol altına aldı. Bu sayede ışık, çip içinde hassas bir şekilde yönlendirilebiliyor. Çalışmalar, Hong Kong Şehir Üniversitesi ile ortaklaşalarak TFLN platformunda çip üstü Brillouin amplifikatörü ve lazer gibi bıçak sırtı cihazlar geliştirilmesini sağladı.
GPS'SİZ NAVİGASYON MÜMKÜN
Yeni geliştirilen çip teknolojisi, minyatürleştirilmiş atom saatleri ile hassas zaman tutma sağlayarak uyduların ve İHA'ların GPS olmadan da navigasyon yapabilmesini mümkün kılıyor. Bu gelişme, hem askeri hem de sivil uygulamalarda bağımsız navigasyon sistemlerinin önünü açabilir.
Ayrıca, gelen sinyallerin son derece hassas filtrelenmesi ve 6G gibi yeni nesil haberleşme teknolojilerinde parazitlerin azaltılması gibi çeşitli alanlarda da kullanım potansiyeli taşıyor. Yeni nesil modülatörlerle entegrasyon, bu teknolojiyi daha verimli, kompakt ve ekonomik hale getirecek.