EYT ile şu an 2 milyon 250 bin kişi emekliliğe hak kazandı. Depremin ardından bölgeden tahliye edilenlerin sayısı ise 1.5 milyonu geçti. Bu nedenle EYT ve iç göç, istihdam piyasasında şimdiye kadar görülmemiş bir hareketliliğe sebep olacak.


Her ne kadar ‘mavi yakalı’ EYT emeklilerinin yüzde 81’inin çalışması beklense de oluşacak işgücü açığı, yüzbinlerce işsiz genç için fırsat anlamına geliyor. Deprem nedeniyle yaşanan iç göçün ise istihdam piyasasında rekabeti artırması bekleniyor.  

 

HABER: ADEM ORHUN

 

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda yapılan değişiklikle emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) için yaş şartı kaldırıldı. Böylece prim gününü doldurmuş bulunan 2 milyon 250 bin çalışan için hemen emekli olma imkanı doğdu. Prim eksiğini önümüzdeki yıl tamamlayacak olanların da eklenmesiyle EYT yasasından emekli olacakların sayısı 3 milyonu aşacak. Önceki yıl 810 bin kişinin emekli olduğu dikkate alınırsa bu durum olağanüstü bir gelişme olarak değerlendiriliyor. EYT yasasıyla emekli olacakların çoğunun çalışmaya devam etmesi beklense de azımsanamayacak bir kısmının iş hayatına nokta koyacağı, hatta şehir değiştireceği tahmin ediliyor. Böyle bir durum, iş arayışında bulunan gençler için boş pozisyonların artması anlamına geliyor. Dolayısıyla işgücü piyasasının hareketlenmesi bekleniyor. İş hayatında ‘mobilitenin’ artacağı yeni dönemde şirket yöneticileri ve insan kaynakları servisleri de adeta alarm seviyesinde olacak. 



1.5 MİLYON DEPREMZEDE MİSAFİR


Bu arada deprem bölgesinden diğer şehirlere tahliye edilip misafir edilenlerin sayısı ise 1.5 milyonu aştı. Yurtlarda misafir edilenler dışında kendi imkanlarıyla başka bir şehre göçenlerle birlikte çalışabilir durumdaki yüzbinlerce kişi yer değiştirdi. EYT ve göçün, işgücü piyasasında görülmemiş bir hareketliliğe sebep olması bekleniyor. 


İŞVERENİN GÖRÜŞÜ


Yapılan yoklamalarla yeni yasayla emekli olacakların çoğunun iş hayatında kalmaya devam etmesi beklenirken, bunlardan bazılarının işyeri değiştireceği, bazılarının da girişimci olacağı değerlendiriliyor. İnsan kaynakları portalı Kariyer.net’in duyurduğu araştırma da bu tahminleri doğrular sonuçlar ortaya koydu. Üretim, otomotiv, tekstil, maden-metal, sağlık, hizmet gibi sektörlerden işe alım yöneticisinin katıldığı araştırmaya göre işletmelerin yaklaşımı şöyle: 


  • 10-50 çalışandan oluşan küçük işletmelerin yüzde 64’ü; EYT yasasıyla emekli olacak çalışanları ile yeni bir sözleşme yaparak çalışmayı sürdürecek. 
  • 51-500 çalışanı olan şirketlerde, EYT emeklileriyle devam etme kararı yüzde 54. 
  • 500’den fazla çalışanı olan daha büyük ölçekli şirketlerde EYT emeklisi çalışanlarla devam etmeye, çalışanın niteliklerine ve konumuna göre karar verilecek (yüzde 58).



EN FAZLA İSTİHDAM ARTIŞI BEKLENEN MESLEKLER


  • Garson
  • Satış danışmanı
  • Makinacı (Dikiş)
  • Konfeksiyon işçisi
  • İnşaat işçisi
  • Dokuma konfeksiyon makinacı
  • Özel güvenlik (silahsız)
  • Ayakkabı imalatçısı
  • Şoför (yük)
  • Diğer stok memurları



20 MİLYON SGK’LI ÇALIŞAN VAR


Türkiye genelinde aktif sigortalı olarak çalışan (işçi, Bağkurlu, memur dahil) 26 milyon 344 bin kişi bulunuyor (Aralık 2022 SGK Veri Uygulaması). Aktif SGK’lı (4a) çalışan sayısı ise 19 milyon 814 bin. İstanbul’da aktif SGK’lı sayısı 5 milyon 330 bini aştı. 


MAVİ YAKALININ YÜZDE 81’İ ÇALIŞMAYI SÜRDÜRECEK


EYT yasasından faydalanarak emekli olacak tecrübeli personelin çoğunun çalışmayı sürdüreceği görülüyor. Kariyer.net’in araştırmasından çıkan bazı sonuçlar şöyle:


  • EYT’den faydalanacak çalışanların yüzde 73’ü mevcut işyerinde çalışmaya devam etmeyi düşündüğünü beyan ediyor. Bu kişilerin başında satış danışmanları ve muhasebe uzmanları geliyor. 
  • Mavi yakalılardan çalışmaya devam edeceğini belirtenlerin oranı ise yüzde 81. Bu kişilerin çoğu aşçı, büro elemanı, depo elemanı ve garson.


GENÇ İŞGÜCÜ İÇİN FIRSAT


Türkiye İnsan Yönetimi Derneği’nin (PERYÖN) yaptırdığı araştırmaya göre, İK profesyonelleri, EYT’nin potansiyel olumsuz etkisini şirketlerin deneyim hafızasında yaşanacak kayıp olarak görüyor. Ancak genç işgücünün istihdamı açısından potansiyel fırsata dikkat çekiliyor. İK Profesyonelleri-Emeklilikte Yaşa Takılanlar Araştırması’na göre muhtemel kayıplar ve fırsatlar şöyle: 


  • EYT bir şirket için kitlesel yetenek kaybına neden olacaktır. Yüzde 46 evet, yüzde 54 hayır.
  • EYT, şirketlerin deneyim hafızasında kayıp yaratacaktır. Yüzde 62 evet, yüzde 38 hayır.
  • EYT, genç işgücünün istihdamı açısından fırsat yaratacaktır. Yüzde 65 evet, yüzde 35 hayır.


ÇALIŞAN SAYISI ARTACAK SEKTÖRLER


  • Gayrimenkul faaliyetleri: %12.7
  • Bilgi ve iletişim: %8.6
  • Diğer hizmet faaliyetleri: %5.6
  • Konaklama ve yiyecek: %5.4


Diğer yandan tahminlere kişi sayısı olarak bakıldığında 235 bin kişiyle imalat, 142 bin kişiyle toptan ve perakende, 69 bin kişiyle inşaat sektörü öne çıktı. 


İSTİHDAM ARTIŞINDA BEKLENTİ YÜZDE 4.5


İŞKUR’un yaptığı İşgücü Piyasası Araştırması (İPA) raporunda, işverenlerin 2023 yılına ilişkin istihdam değişim tahmini şöyle oldu:

 

  • 2-9 çalışanlı işyerlerinde yüzde 7 artış
  • 10-19 çalışanlıda yüzde 6.8 artış 
  • 20’den fazla olanlarda yüzde 2.7 artış
  • Ortalama beklenti yüzde 4.5 artış 
  • Genel beklentiye göre fazladan istihdam edileceklerin sayısı 708 bin


YERİNDE İSTİHDAM ÖNEMLİ


Depremzedelerin istihdamını etkileyen konular hakkında İstanbul Ticaret’e açıklama yapan PERYÖN Çalışma Mevzuatı ve İş Hukuku Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Erdem Özdemir, deprem sonrası fesih yasağı, kısa çalışma, nakdi ücret desteği gibi çözümlerin isabetli olduğunu kaydetti. Devamsızlıktan fesih yolunun açık olduğunu hatırlatan Özdemir, “İşverenlerin sağduyulu yaklaşacağını ümit ediyorum. Afet bölgesindeki hayatın ve işin normale dönmesini sağlamak için başta barınma gibi acil ihtiyaçların giderilmesi olmak üzere pek çok alanda atmamız gereken adımlar var.Bu süreçte iş dünyasının çalışanların ihtiyaçlarını hızla tespit etmek ve çözüm üretmek için kaynaklarını seferber etmesi, travmanın izlerini silmek üzere çalışanlara yönelik destek uygulamaları başlatması çok önemli” dedi Özdemir, yaptığı açıklamada şunları kaydetti: “Afetten hasar alan küçük, büyük tüm işyerlerinin çalışmaya devam edebilmesi için gerekli ihtiyaçlar çerçevesinde fiziki koşulların oluşturularak öncelikle yerinde istihdamı sağlamak üzere istihdam seferberliği için teşvik ve destek programlarını hızla uygulamaya koymaya, çalışanların ve işverenlerin haklarının korunması için düzenlemeler yapmaya ve uygulanacak hukuki yaptırımların işlerliğinin kontrolünün sağlanmasına ihtiyacımız var.”


DEPREM BÖLGESİNDE İSTİHDAM KORUNMALI


Deprem bölgesindeki istihdam hakkında PERYÖN’ün dikkat çektiği ihtiyaçlar: 


  • Deprem nedeniyle oluşan iç göçün en aza indirgenmesi düşünülerek ve bölgenin sosyo-ekonomik dengesinin bozulmaması dikkate alınarak sosyal politikaların oluşturulması.
  • Travmadan dolayı çalışamayacak halde olan çalışanlara talep ederlerse psikolojik açıdan toparlanmaları için belirli bir süre ücretli-ücretsiz izin hakkı tanınması. 
  • Bölgeye yönelik vergi ve sigorta prim teşvikleri düzenlenmesi, ayrıca bölgede çalışanlara yönelik vergi ve sigorta primi indirimlerinin de yeniden düzenlenmesi.
  • Afet sebebiyle işsiz kalan çalışanları işe alan işverenlere yönelik teşvik uygulanması. 
  • Depremde işyeri yıkılan, işvereni hayatını kaybeden ve alacakları tehlikeye düşen çalışanlar için kıdem tazminatı güvencesi sağlanması.


CAZİP OLANA İLGİ ARTAR


İstanbul Ticaret Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Necmettin Doğan, sosyolog bakış açısıyla göç kaynaklı muhtemel değişimler hakkında şunları söyledi: “Hatay bölgesinden daha önce deprem sebebiyle göçler gerçekleşmiş. Göç sürekli ve kitlesel hale geldiğinde o bölge boşalır. Verimlilik, istihdam, üretim ve toplumsal çeşitlilik çöker. Bunun engellenmesi, ancak o bölgenin cazip hale getirilmesiyle mümkün olabilir. Bu da ekonomik yatırım kadar insanları o bölgede tutacak, orayı cazip hale getirecek kültürel faaliyetlerle olabilir. 


Deprem bölgesinden büyük şehirlere gidenler iş ve kalacak yer bulmakta görece daha az sorun yaşayacaklarından buralarda kalıcı olacaklardır. Bu göçün tersine çevrilmesi zordur. Yakın kırsal bölgeler veya yakındaki küçük şehirlerde istihdam imkanı az olduğu için bu bölgelere göçenlerin dönme olasılığı yüksektir. Geri dönmeleri için istihdam imkanı oluşturulması gerekir. 


Diğer yandan, EYT yasasından faydalanıp emekli olanlar sabit bir gelire kavuştuklarından dolayı güvenli gördükleri yakın bölgelere gidebilirler. Ancak tercihin ne yönde olacağı saha testleriyle ortaya çıkacaktır. Göç alan şehirlerde göçün, emlak piyasasında olduğu gibi istihdamda da rekabet oluşturması muhtemel.”

13 Mart 2023 Pazartesi