Türkiye ihracatının yüzde 41’ini Avrupa Birliği’ne (AB) yapıyor. Firmaların uluslararası ticaret düzeninde iklim değişikliğiyle mücadele politikalarına uyumunu sağlamak ve bir yol haritası belirlenmesi amacıyla 2021 yılında ‘Yeşil Mutabakat Eylem Planı’ yayınlandı. Bu kapsamdaki çalışmalara paralel olarak hazırlanan ‘Yeşil Mutabakat Uyum Projesi’ de Ticaret Bakanı Ömer Bolat tarafından önceki hafta tanıtıldı. Bu arada Yeşil Dönüşüm Destek Programı Uygulama Esasları Tebliği de Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, yatırımcı, tesis bazında yürüteceği yeşil dönüşüm uygulamalarını içeren yol haritası raporu hazırlayacak.
SEKTÖRLER BELİRLENDİ
‘Yeşil Dönüşüm Uyum Projesi Destekleri’ni anlatan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, AB tarafından ‘Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması’ kapsamında belirlenen sektörlerin demir-çelik, çimento, alüminyum, gübre, elektrik ve hidrojen ile tekstil ve giyim olduğunu hatırlattı. Bu sektörlerin yeşil dönüşüm sürecinden en çok etkilenen alanlar olduğunu belirten Bolat, “Bu 6 sektörün ihracatı, AB’ye yaptığımız toplam ihracatta yüzde 49 paya sahip, yani yarısı mertebesinde” dedi.
10 MİLYON LİRAYA KADAR
Bolat, açıklamasında, dijital ürün pasaportu düzenlenmesinin AB pazarına giriş için bir kural haline geleceğini, bu tür uygulamaların şirketlerin dijital dönüşümünü zorunlu kıldığını söyledi. Bolat, şunları kaydetti: “Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Desteği ile hedefimiz, yeşil ve dijital dönüşüm sürecinde ihracatçı firmalarımıza yol göstermek. Kurumsal açıdan yeşil ve dijital dönüşüme uyumlarını sağlamak ve bu anlamda ihracatın da sürdürülebilirliğini mümkün kılmak. Responsible/Sorumluluk Programı adı altında şirketlerimiz tarafından alınan danışmanlık hizmet giderleri, 5 yıl süresince, yüzde 50 oranında desteklenmek kaydıyla, toplamda 10 milyon liraya kadar bakanlığımızca desteklenecek.”
3 TEMEL AŞAMA
Bu arada konuyla ilgili olarak ‘responsible.gov.tr’ internet adresinde ön değerlendirme seti bulunuyor. Buradan, danışmanlık sürecine girmeyen şirketlerin de mevcut durum analizini yapabileceğini belirten Bakan Bolat, programın 3 temel aşaması hakkında şu bilgileri verdi:
* Birinci aşamayı oluşturan Faz 1’de, sektör bazında belirlenen sürdürülebilirlik kriterleri ve parametreleri çerçevesinde firmanın mevcut durum analizi gerçekleştirilecek.
* İkinci aşamada, sürdürülebilirlik yol haritasının proje bazında uygulamaya geçirilmesine yönelik teknik ve finansal fizibilite danışmanlığı desteklenecek. Teknik ve finansal fizibilitesi hazırlanan proje, Responsible portalından İGE Kefalet Portalı’na yönlendirilecek. Böylelikle, şirketlerin projeyi hayata geçirecek finansman talebi, portal üzerinden bankacılık sektörüne iletilebilecek, kredi teklifleri değerlendirilecek.
* Üçüncü ve son aşamada, hayata geçen projelerin izleme ve doğrulama danışmanlığı desteklenecek. Böylece ihracatın ve ihracatçının kat ettiği yol takip edilecek.
BİLİŞİM DANIŞMANLIĞI
Bakan Bolat, şirketlerin kurumsal altyapı oluşturmasına yönelik bilişim ve sürdürülebilirlik danışmanlığı harcamalarını da bakanlık olarak destekleyeceklerini söyledi. Bu kapsamda, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumuyla işbirliği yapılacak.
AB İLE TİCARETİMİZ 211 MİLYAR DOLAR
Bakan Ömer Bolat, ihracatı geçen yıl 255.4 milyar dolarla Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine çıkardıklarına dikkat çekerek, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki Gümrük Birliği düzenlemesi çerçevesinde, karşılıklı ticaretin 2023’te 211 milyar dolara yükseldiğini ifade etti. Bolat, söz konusu sayının yaklaşık 104 miyar dolarının Türkiye, 107 milyar dolarının ise AB’nin ihracatından kaynaklandığına işaret ederek, “Geçen yıl toplam dış ticaret kompozisyonunun ihracat ayağının yüzde 41’ini AB’ye ihracat, ithalat ayağının yüzde 30’unu ise AB’den yapılan ithalatlar oluşturdu. Türkiye’ye 2002’den bu yılın mayıs ayına kadar 267.1 miyar dolar doğrudan yabancı yatırım geldi, bunun da 110.2 milyar dolarlık kısmı AB kaynaklı” diye konuştu.