HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL
Son yayınlanan Küresel İslami Finans Raporu’na göre, helal pazarı 2022 yılında 7 trilyon dolara ulaştı. Türkiye de bu pazarda 100 milyar doların üzerinde pay alan iddialı ülkeler arasında yer alıyor. Dünyada helal pazarı kadar helal belgesi veren kurumlara akreditasyon veren merkezlerin de bir pazarı bulunuyor. Dünya genelinde İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü’ne (SMIIC) bağlı pek çok akreditasyon kurumu faaliyet gösteriyor. Türkiye de kalite altyapısıyla dünyada kabul gören helal akreditasyon merkezlerinden biri. Helal Akreditasyon Kurumu’ndan (HAK) alınan bilgilere göre, tüm İslam ülkelerinde geçerli olacak ortak standartlar için çalışmalar sürerken, Türkiye de bu anlamda öncü olabilir.
KATAR İLK ADIM
Helal pazarın en önemli oyuncularını helal akreditasyon kurumları oluşturuyor. Zira helal akreditasyon kurumlarınca belgelendirilmemiş merkezler helal sertifikası veremiyor. Pazarın kilidi konumunda olan akreditasyon merkezlerinde de dünyada tek bir standart bulunmuyor. Her ülkenin kendine göre akreditasyon merkezleri var. Türkiye’de bu konuda tek yetkili olan HAK, dünyada yaşanan karmaşanın sona ermesi için çalışmalar yaptığını duyurdu. Geçtiğimiz günlerde Türkiye ile Katar arasında bir mutabakat zaptı imzalanmıştı. Bu mutabakata göre HAK tarafından akredite edilen belgelendirme kuruluşları Katar Küresel Ortaklık Sistemi’ne kaydedilmişti.
İLAVE İŞLEMLER
Türkiye’de akredite olmuş bir kurum dünya pazarına girdiğinde bu akreditasyonu her ülkede geçerli olmuyor. Bu da ticarette yavaşlamaya neden olabiliyor. Ancak son yapılan anlaşmayla Katar’la bu engeller kaldırıldı. HAK’tan alınan bilgilere göre, bu sistemin tüm İslam ülkelerinde geçerli olması için çalışmalar sürüyor. SMIIC Yönetim Kurulu Üyeliği ile helal pazarındaki öncü konumunu pekiştiren Türkiye, HAK’la yurt dışında faaliyet gösteren helal belgelendirme kuruluşlarına da akreditasyon veriyor.
YARISI YURT DIŞINDA
HAK’ın açıklamalarına göre, altyapısı güçlü ülkeler ekonomik olarak da gücü elinde bulunduruyor ve Türkiye de bu konuda İslam coğrafyasında otorite olabilecek kadar kuvvetli bir altyapıya sahip. Akreditasyon pazarına 2019 yılında HAK’la giren Türkiye, şu ana kadar 59 belgelendirme kuruluşuna yetki verdi. Bu kararla 1300’ü aşkın işletmenin üretim tesisi helal belgesi akreditasyon güvencesine kavuştu. HAK’ın açıkladığı verilere göre, bu tesislerin yüzde 50’si yurt dışında bulunuyor.
ÜÇ ÜLKEDEN BİRİ
Geçtiğimiz aylarda yapılan Dünya Helal Zirvesi’nde sunulan bildiriye göre, helal pazarının beş yıl içinde 10 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Öncelikle gıda alanında başlayan, ancak giyimden turizme kadar onlarca başlıkla belgelendirilen helal sektöründe Türkiye kalem çeşitliği ile dikkat çekiyor. İİT Helal Ekonomi Raporu’na göre Türkiye’de 20’den fazla başlıkta helal üretim ve ihracat gerçekleşiyor. Bu da Türkiye’yi bu pazarda Malezya ve Endonezya ile birlikte ilk üç ülkeden biri haline getiriyor.
HELAL GİYİMDE DÜNYA İKİNCİLİĞİ
Türkiye, helal pazarında özellikle giyim ve moda alanında dikkat çekiyor. Küresel İslami Ekonomi Durum Raporu 2022 yılı verilerine göre Türkiye; helal giyim ve modada dünyada ikinci konumda iken, helal gıda ve helal turizmde üçüncü, eczacılık ve kozmetikte sekizinci, medya ve iletişimde beşinci sırada yer alıyor.
LABORATUVARLARA BELGE
HAK tarafından aktarılan bilgilere göre, yalnızca belgelendirme yapan kuruluşlar akredite edilmiyor. Helal belgesi vermek için test yapan laboratuvarlar da denetimden geçirilerek belgelendiriliyor. HAK, şu ana kadar Türkiye’de 12 laboratuvarın yetkinliğini denetleyerek, bu laboratuvarlara helal belgesi verdi. Yeni yıl için de yeni bir eğitim programı oluşturularak akreditasyon programı gündeme alındı.