Türkiye, yerli üretim beşinci nesil savaş uçağı KAAN ile savunma sanayinde yeni bir dönemin kapısını aralıyor. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından yüzde 80-90 yerlilik oranıyla geliştirilen KAAN, radar görünürlüğünü azaltan tasarımı, süpersonik hızlara ulaşabilme kabiliyeti ve yapay zeka destekli görev sistemleriyle rakiplerine güçlü alternatif olacak. ABD’nin F-35’i ve Avrupa’nın ortak üretimi Eurofighter Typhoon ise aynı kulvarda görev yapan savaş uçakları olarak dikkat çekiyor.
SAVUNMADA TAM BAĞIMSIZLIK
Yeni nesil savaş uçakları; jet motorları, üretim altyapısı ve stratejik vizyonlarıyla ülkelerine büyük avantaj sağlıyor. Türkiye’nin savunma alanında tam bağımsızlık hedefinin simgesi olan KAAN’ın, 2030’lu yıllardan itibaren Türk Hava Kuvvetleri’nde F-16 filosunun yerini alması planlanıyor. Çift motorlu olarak geliştirilen KAAN, düşük görünürlük teknolojileri, gelişmiş aviyonik sistem ve sensörleriyle dikkat çekiyor. Savaş uçağı, radar kesit alanını düşük tutan özel kaplamalar, gövde içi mühimmat taşıma sistemi ve yerli aviyoniklerle donatılıyor. KAAN, Türkiye’yi F-35 gibi küresel beşinci nesil uçak üreticileriyle aynı lige taşımayı hedefliyor.
İHRACAT POTANSİYELİ YÜKSEK
Geliştirme süreci devam eden, F110 motorlarıyla donatılmış ilk parti yeni nesil savaş uçaklarının 2028’e kadar Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterine girmesi planlanıyor.
KAAN’ın, ilerleyen süreçte yerli jet motoru TF35000’le uçması hedefleniyor. Bu hedefler gerçekleştiğinde Türkiye, bağımsız jet motoru geliştirebilen nadir ülkelerden biri olacak. Türkiye, KAAN’la sadece savaş uçağı üretmekle kalmayıp aynı zamanda stratejik bir üstünlük elde edecek. Yeni nesil savaş uçağı; Türkiye’nin hava savunma kapasitesini artırırken yerli üretimi teşvik ederek dışa bağımlılığı da azaltacak.
Dünyanın en güçlü ilk üç jet motorundan birine sahip olacak KAAN’ın ihracat potansiyelinin de yüksek olduğu belirtiliyor.
KAAN’IN SAĞLAYACAĞI AVANTAJLAR
Yerli jet motoru: Geliştirilme aşamasında olan TF35000 motoru, sınıfında dünyanın en güçlü ilk üç motoru arasında gösteriliyor.
Düşük radar görünürlüğü: Gövde içi mühimmat bölmeleri ve yerli radar emici kaplamalarla artırılmış hayatta kalabilirlik.
Yüksek yerli katkı: Yüzde 80-90 yerlilik oranı sayesinde dışa bağımlılığı azaltıyor.
Mürettebatlı-mürettebatsız entegrasyon: Anka-3 ve Kızılelma ile ortak operasyon kabiliyeti planlanıyor.
İhracat potansiyeli: Yerli motor sayesinde ITAR’a takılmadan ihracat esnekliği sağlanacak.
ÇOK ROLLÜ SAVAŞ UÇAĞI F-35
ABD’nin Müşterek Taarruz Uçağı programı kapsamında geliştirdiği F-35, çok rollü bir savaş uçağı. Aktif görevde olan F-35, gelişmiş ağ merkezli harp yetenekleri, düşük radar izi ve sensör füzyonu ile öne çıkıyor.
Ağ merkezli harp: Tüm unsurlarla entegre şekilde veri paylaşımı ve komuta-kontrol üstünlüğü.
Sensör füzyonu: Pilotun tüm tehdit ve dost unsurları tek ekranda görebilmesini sağlayan gelişmiş yazılım.
Gizlilik: Düşük radar izi ile hava üstünlüğü sağlıyor.
Müşterek kullanım: NATO ülkeleri arasında yaygın kullanım ve bakım/ikmal ortaklığı.
Olgun üretim: Seri üretim ve operasyonel deneyim açısından en ileri seviyede.
AVRUPA’NIN ÇOK AMAÇLI GÜCÜ
Birleşik Krallık, Almanya, İtalya ve İspanya’nın ortak projesi olan Eurofighter Typhoon, şu anda aktif görevde ve yüksek manevra kabiliyetiyle tanınıyor. Gelişmiş kabiliyeti, hızlı tırmanma oranı ve kısa reaksiyon süresiyle Avrupa’nın savunma kalkanının temel taşlarından biri.
Yüksek performans: Süpersonik seyir, hızlı ivmelenme ve üstün manevra yeteneği.
Çift motor gücü: Yüksek itki-ağırlık oranı ile tam yüklü halde bile çevik uçuş kabiliyeti.
Çok amaçlı görevler: Hem hava-hava hem hava-yer görevlerinde etkili.
Avrupa ortaklığı: Ortak savunma sanayi altyapısıyla maliyet paylaşımı.
Güncellenebilir sistemler: Yeni radar ve silah sistemleriyle modernizasyon imkânı.
ORTAK ÜRETİM TALEBİ
TUSAŞ tarafından geliştirilen KAAN, uluslararası alanda da ilgi görüyor. Pakistan’la ortak üretim tesisi kurulması yönündeki görüşmeler, Türkiye’nin savunma sanayindeki işbirliği potansiyelini gösteriyor.
JET MOTORU DÜNYADA İLK 3’TE OLACAK
KAAN’a güç verecek olan yerli jet motoru TF35000, aynı zamanda dünyanın en gelişmiş savaş uçakları motorları arasında ilk 3’e girecek.
Askeri pilot ve mühendislerin yaptığı teknik analizlere göre TF35000’in hedeflenen itki gücü oldukça iddialı. TF35000’te, motor başına kuru itki 22.680 kgf, art yakıcı ile toplam itki 31.750 kgf seviyesinde olacak. KAAN’ın iki motorlu bir savaş uçağı olduğu göz önüne alındığında, bu değerler uçağın toplam itkisinin 63.500 kgf’ye ulaşmasını sağlayacak. Bu da teorik olarak 2.3’ün üzerinde bir itki/ağırlık oranı anlamına geliyor. Bu oranlar, motorun rakiplerine göre daha büyük çaplı olmasına rağmen performans açısından dünyadaki mevcut jet motorlarını geride bırakabileceğinin göstergesi. Özellikle ABD üretimi Pratt & Whitney F119 (F-22) ve F135 (F-35) motorlarının mevcut operasyonel performanslarıyla karşılaştırıldığında, TF35000’in kâğıt üzerindeki gücü dikkat çekiyor.
