tatil-sepeti

HABER: FEDAİ YILDIRIM

İstanbul Ticaret Odası(İTO)Başkanıİbrahim Çağlar, "Gelecek, gelişmekte olan ülkelerdeşekilleniyor. Bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz" dedi.

Çağlar, İTO tarafından düzenlenen "Hedef 2023" Zirvesi'nde bugündünyada ekonomilerin yanı sıra politika, kültür, bilim, eğitim hatta insani değerlerin de küreselleştiğini söyledi.

İbrahim Çağlar, “Gelecek, gelişmekte olan ülkelerdeşekilleniyor. Bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz” diyerek, günümüz dünyasında ekonomilerin yanı sıra politika, kültür, bilim, eğitim hatta insani değerlerin de küreselleştiğine dikkat çekti.

1980’lerdesınırlardan, duvarlardanvekesin çizgilerden bahsettiklerini hatırlatan Çağlar, bugün isebambaşkakavramlar konuştuklarını dile getirdi.

Ortak pazarlar, ticaret anlaşmaları veserbest dolaşımın anahtar kelimeler haline geldiğini vurgulayan Çağlar, artık ekonomilerin büyüklüğünün siyasi sınırlar yerinedijital sınırlarlaölçüldüğünü ifade etti.

KELEBEK ETKİSİ
Çağlar, internet üzerindenulaşabildikleri her ortamıkendi pazarları, internet üzerindendokunabildikleri her insanıdili ve milletifark etmeksizinkendi hedef kitleleri olarak belirlediklerini söyledi.

“Eylül ayı içindeTürkiye sınırlarında boğulanbir yavrunun cansız bedeni,tüm dünyanınönceliklerinisorgulatır hale geldi” diyen Çağlar, artık ekonomik, kültürel, vicdani veyerel dinamiklerinyanınaküresel etkiler konulmadığında resmin eksik kaldığını aktardı.

Çağlar, “Bunaglobaldüşünce yani ‘global düşün, yerel davran’ diyoruz.Dünyadaher şeyinbirbiriyle bu denli bağlantılı olmasını ise ‘kelebek etkisi’olarak tanımlıyoruz” diye konuştu.

2050’DE BAMBAŞKA BİR TABLO

Çağlar,2008’den bu yanadevam eden küresel ekonomidekiçalkantılar, Orta Doğu’dadurulmayan sular ve bu durumun tetiklediğibüyük göç dalgalarının bu değişim sürecinikendileri için dahaçetinbir hale getirdiğini söyledi.

‘Zaferin büyüklüğü, savaşınçetinliğiile ölçülür’ sözüne atıfta bulunan Çağlar, bir potansiyeli açığa çıkarmanın, zafere yürümeninen güzel yolununiyi bir planlamadanve iyi şekilde ortaya konulmuş stratejiden geçtiğini vurguladı.

Stratejinin, başarının yol haritası olduğuna dikkati çeken Çağlar, şöyle devam etti: “Nitekim2023 hedefleri deTürkiye’ninilk bu denli uzun vadelibir kalkınma stratejisi olarak ortaya konmuştur.Bu hedefler, değişen dengelerarasında ülkemizin yolunu aydınlatan,ne yöne gideceğiniişaret eden bir fener ışığıdır. Bana göregideceğiniz yönübilmek, çoğu zaman hızınızdan daha önemlidir.İnanıyorum ki2023 hedefleri ülkemizinekonomi tarihindeönemli bir dönemeç olarak hafızalara kazınacaktır.”

Çağlar, 2050yılına gelindiğinde kendilerini bambaşka bir tablonun karşılayacağını belirterek, bir araştırmada,2050’de dünyanın en büyükilk 20 ekonomisinin öngörüldüğüne işaret etti.

BÜYÜK YOLKAT ETTİK

Buna görebugün atılacak adımların ve 2023 hedeflerisonuçlarının o tablonun şekillenmesinde,Türkiye’nin o tablodaki sıralamasında önemli olduğunu vurgulayan Çağlar, şunları kaydetti:

“Yapılan çalışmalarda, 2050’yegeldiğimizdeilk 10’dabugünün en gelişmişleri kabul edilen Fransa, İngiltere yok.HindistanABD’yi geçmiş.Almanya10’uncu sıraya gerilemiş.Nijerya, Meksika, Endonezya, Brezilya, Rusya ise ilk 10’un favorileri.Yanigelecek şu anda bu ülkelerde yazılıyor, gelecek, gelişmekte olan ülkelerdeşekilleniyor. Bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz.

Baktığımızdaülke olarak2023 hedeflerininilk ortaya atıldığı 2000’li yılların başındanbugüne, çok büyük yollarkat ettik. İşte bu yüzden bir araya gelelim istedik.Biz dünyanınen büyük 5 odasındanbiri veTürkiye’deki her üç işletmeden birinin temsilcisiolarak bu toplantıyı organize ettik.”

EL ELE ÇALIŞIYORUZ

Çağlar,2023 için500 milyar dolar ihracatın hedeflendiğini hatırlatarak, kişi başı geliri25 bin dolara, dünya mal ticaretindeki payıyüzde 1.5’e ve hizmet ihracatını150 milyar dolarseviyelerine taşımak istediklerini ifade etti.

Bu hedeflerin belki 2023’de, belkibiraz gecikmeli de olsa gerçekleşeceğini vurgulayan Çağlar,özel sektör olarakyatırımlarını hep bu hedefler doğrultusunda attıklarını, kamu kesimiyle el ele bu yönde çalıştıklarını anlattı.

‘TOMURCUK DERDİNDE OLMAYAN AĞAÇ’

Necip Fazıl’ın‘Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur’ sözüne atıfta bulunan İbrahim Çağlar, şunları söyledi: “Biz hepimizişçisiyle, işvereniyle, devletiyle,sivil toplum kuruluşlarıylatomurcuk olmanın derdindeyiz. Malum bugünlerde ülkemizin enerjisiniçalan, hepimizi rakamlardan uzaklaştırıp, duygularımızlabaş başa bırakanüzücü hadiseleryaşıyoruz.Yüzümüzüküresel ufuklara çevirirken, arkamızdaki gücün, geleneklerimizden,kültürümüzden ama en önemlisi tarihin bize hediye ettiği dostluk, kardeşlik bağlarımızdan kaynaklandığını unutmayalım.Bugünlereiyisiyle kötüsüyle birlikte geldik.Bugünden sonrafarklılıklarımızı birlikte zenginleşmek için, güç birliğimiz için kullanalım.İnanıyorum kibu zirvede paylaşılacak fikirler, ekonomimize güçlü mesajlar iletmemize, hayırlı başlangıçlargerçekleştirmemize vesile olacak.”Toplantıda İTO Başkan Yardımcısı Gökhan Murat Kalsın ve Genel Sekreter Ömer Bal da yer aldı.

2023 HEDEFİ KATMA DEĞERDEN GEÇİYOR

“2023 hedeflerine ulaşmanın yoluihracatın katma değerini yükseltmekten geçiyor” diyen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türkiye’nin 2023 hedefleri doğrultusunda TİM olarak yaptıkları çalışmalara ilişkin bir sunum yaptı.

Büyükekşi, sunumunda şunları anlattı:“Cumhuriyetimizin 100’üncükuruluş yıl dönümü olan2023 için Türkiye’nin İhracat Stratejisini belirledik.2023 Türkiye İhracat Stratejisi ve Eylem Planı,Yüksek Planlama Kurulu tarafından onaylanarak,13 Haziran 2012’de devlet stratejisi haline geldi. 10’uncuKalkınma Planımız, 2023 ihracat stratejisi dikkate alınarak hazırlandı.Biz uzun dönemli bu stratejimizi hazırlarken,Türkiye’yi 2023 hedeflerine taşıyacak planın,takip edilebilir, ölçülebilir ve yönetilebilir olmasını istedik.Bu yüzden, ‘Kurumsal Performans Yönetim Modeli’nin Dengeli Başarı Göstergesi Yaklaşımınıyani ‘Balanced Scorecard’yöntemini benimsedik.”

ÇABAMIZ HEDEFE ULAŞMAK

2023 projesi kapsamında, 26 farklı sektöreyönelikeylem planlarının takip ve raporlamasını aylık bazda yaptıklarını hatırlatan Büyükekşi, tüm çabalarının 2023 hedeflerine ulaşmak doğrultusunda olduğunu söyledi.

Büyükekşi, inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve markalaşmaya odaklandıklarını vurgulayarak, bu kapsamda TİM olarak yaptıkları çalışmalar, yarışmalar ve hazırlıklar ile ilgili katılımcılara bilgi verdi.

BİNDE 9 PAY ALIYORUZ

Öte yandan ihracatın artırılabilmesi için küresel düşünmeye ve küresel iş insanlarının yetiştirilmesine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Büyükekşi, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Dünya dış ticaretinden şu an binde 9’luk bir pay alıyoruz. 2023’teki hedefimiz bu payı yüzde 1.5’e çıkarabilmek. Bunu yaparken bir senaryoyla çalıştık. Bu çalışmayı yaptığımızda dünya dış ticareti 12 trilyon dolardı, bu 12 trilyon doların 2023 yılında 36 trilyon dolar olacağını varsaydık.Şunun altını çizmek istiyorum;diyelim ki 2023’te dünya dış ticareti 50 trilyon dolar oldu. Biz 500 milyar doları yakaladık. Aslında başarılı olmuş sayılmıyoruz. Çünkü o zaman dünya dış ticaretinden yüzde 1 pay almış oluyoruz, o çok bir şey ifade etmiyor. Tersini düşünün; dünya dış ticareti 2023’te 25 trilyon dolar oldu, biz de yüzde 1.5 pay aldık ve 375 milyon dolar ihracat yaptık. Rakamsal olarak başarısız gibi gözükeceğiz ama aslında hedefi gerçekleştirmiş olacağız. Çünkü hedefimiz dünya ticaretinden yüzde 1.5 pay alabilmek."

HEDEFE ULAŞMAK MÜMKÜN

İTO 2 No’lu Toptan ve Dış Ticaret Meslek Komitesi Meclis Üyesi olan ve toplantının oturum başkanlığını yapan Necmi Sadıkoğlu ise 2023’e az bir zaman kalsa da ülke olarak hedefe ulaşmanın hâlâ mümkün olduğunu söyledi. Sadıkoğlu, ihracatı artırmanın yolunun katma değerli ürünlerden geçtiğini vurgulayarak, şunları söyledi: “Bugün Türkiye’nin ihracatını yaptığı ürünlerin ortalama fiyatı 1.5 dolar civarında. 100 milyon ton ihracat yaptığınız zaman zaten 150 milyar dolar ihracat yapıyorsunuz. Ancak daha katma değerli mal üretirsek, örneğin 2.5 ya da 3 dolar değerinde bir ürün üretirsek ihracatımız doğal olarak 300 milyar dolar olacak. Bu da üniversiteler ve sanayi iş birliğinden geçiyor.”

STRATEJİK KONULAR PLANLA ÇÖZÜLMELİ

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkan Yardımcısı Adnan Dalgakıran da yaklaşık 20 yıl kadar önce çözüm aradığı sorunların çoğunu bugün de hâlâ yaşadığını savundu. Dalgakıran, “Eskiden beşeri sermaye eksikliği, eğitim sistemi, kayıtdışı sorunu, devlet alımlarında ithal mal hastalığı, Çin istilası, bankacılıktaki sadece mülkün kadar kredi kullandırılması, kredilendirmede uzun vade sorunu, yatırım arazilerinin pahalılığı, teşvik istemleri, devlet ile reel sektör ilişkisi, doğrudan vergi konusunu önceden de sıkça tartışırdık. Şimdi de tartışmaya devam ediyoruz” dedi.

Bu sorunların çözüme kavuşturulmadığı müddet ekonominin de ileriye gitmeyeceğini iddia eden Dalgakıran, bu stratejik konuların bir plan dahilinde çözülmesi gerektiğini vurguladı.

15 Eylül 2015 Salı

Etiketler : Gündem