BORSA İstanbul’da gözler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 24 Temmuz’da gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu toplantısına çevrildi. Enflasyondaki düşüş eğilimi ve TCMB’den faiz indirimi beklentisi, yatırımcıların yavaş yavaş hisse senetlerine yönelmesine neden olurken, uzunsüredir baskı altında kalan ve iskontolu işlem gören hisseler analistlerin radarına girdi. Piyasada oluşan iyimserlik havası, BIST 100 endeksinin yeniden yükselişe geçeceği yönünde beklentileri güçlendiriyor. Uzmanlara göre, faiz indirimiyle birlikte GYO, bankacılık, enerji, sanayi ve tüketim gibi sektörlerde önemli hareketlilik yaşanabilir. İstanbul Ticaret’e piyasalardaki son gelişmeleri değerlendiren İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Seda Yalçınkaya Özer, beklentinin piyasaya etkilerini ve öne çıkabilecek sektörleri analiz etti.
FAİZ İNDİRİMİ FİYATLANIYOR
Olası bir faiz indiriminin şimdiden fiyatlara yansıdığını belirten Özer, piyasadaki iyimserliğin nedenlerini şu sözlerle açıkladı: “Faiz indirimi şu an piyasa fiyatı içine girmiş durumda. Dolayısıyla şimdiden başlayan ve fiyatlara yansıyan bir durum söz konusu. İran-İsrail cephesinde ateşkes ilan edilmesiyle başlayan iyimser süreçte, enflasyonun beklenti altında kalması, bozulan ekonomik gelişmelerin toparlanma emareleri göstermesi, Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine başlayacağına yönelik iyimserlik oluşturmuştu.”
YENİ REKOR GELEBİLİR
Bu iyimserliğin Borsa İstanbul’a yansıdığını ifade eden Özer, “9 bin 300 puan yakınlarından gelen tepkilerin güçlendiğini ve 10 bin 500 puan yakınına doğru devam ettiğini izledik. Faiz indirimlerinin devam edeceği beklentisi, borsa endeksinin yükselmesini destekleyebilir. Yeni bir risk ortamı oluşmadığı sürece önümüzdeki dönemde şirket kârlılığının toparlanabileceğine yönelik beklentilerle birlikte endeksin yeni rekor seviyesi test edebilir” diye konuştu.
HANGİLERİ POZİTİF ETKİLENİR?
Seda Yalçınkaya Özer, faiz indirimlerinden fayda sağlayabilecek sektörlere ilişkin değerlendirmesinde, başlangıçta genele yayılan bir yükseliş görülebileceğini, ancak detaylı bakıldığında bazı sektörlerin ayrışabileceğini belirtti. Özer, konuya ilişkin şunları söyledi: “Uzun süredir gerileyen endeksten hemen hemen tüm sektörler negatif etkilendi. Sektöründen ya da bilanço yapısından dolayı güçlü kalan şirketler elbette oldu, ancak genel eğilim olumsuzdu. Dolayısıyla ilk başta topyekun bir yükseliş olabilir. Ancak daha detaylı baktığımızda, borçluluk düzeyi yüksek olan, iç piyasada talebi oluşan ve finansman yükünden negatif etkilenen şirketler ya da sektörler pozitif etkilenebilir. Faiz indirimleriyle birlikte tüketim ve büyüme odaklı şirketler ön plana çıkabilir. GYO, bankacılık, enerji, sanayi, bilişim şirketleri ön plana çıkabilir.”