Dünya’nın manyetik alanı “şarkı” söylüyor. Ancak bu besteler ses dalgaları yerine elektromanyetik radyasyonla yapılıyor. Nasa uydularıyla zaman zaman ilginç doğa olayı olan dünyanın şarkı söylemesini yakaladı. Bu garip fenomen, bilim insanları tarafından “koro dalgaları” olarak adlandırılır. Ses sinyallerine dönüştürüldüğünde, bu dalgalar sabah kuş cıvıltılarına benzeyen kısa, yoğun bir vokal korosu gibi duyuluyor. Ancak kulağa hoş gelen bu doğa harikası, yörüngedeki uydular için ciddi bir tehdit olabilir. Koro dalgaları, zaman olarak sadece saniyenin onda biri kadar sürede oluyor ancak saatlerce tekrar edebiliyor. Yüksek enerjili radyasyon nedeniyle, özellikle jeostasyoner yörüngede bulunan uyduların bu dalgalara maruz kalması büyük riskler taşıyor.
ÖNEMLİ KEŞİF
Çin’in Beihang Üniversitesi’nden fizikçi CM Liu liderliğindeki bir ekip, yakın zamanda koro dalgalarının alışılmışın dışında bir bölgede oluştuğunu gözlemledi. Daha önce bilim insanları, bu dalgaların yalnızca Dünya’nın manyetik alanının düzenli ve düzgün olduğu bölgelerde, yani Dünya’ya daha yakın yerlerde oluşabileceğini düşünüyordu. Ancak yeni ölçümler, bu dalgaların manyetik kuyruğun daha karmaşık ve kaotik bölgelerinde de oluşabileceğini ortaya koydu. Cambridge Üniversitesi’nden fizikçi Richard Horne, bu keşfin mevcut teoriyi çürütmediğini, aksine dalgaların nasıl oluştuğuna dair modelleri güçlendirdiğini belirtti. Ancak bu yeni bulgular, bilim insanlarını konuya daha yakından bakmaya teşvik ediyor.
ELEKTRON RADYASYONU
Koro dalgaları, Dünya’nın manyetik alanında hareket eden elektronların yaydığı radyasyonla oluşuyor. Bu dalgalar, uzaydaki elektronları dalganın belirli noktalarına doğru yönlendiren bir mekanizma oluştururken, bazı bölgelerde boşluklarda oluşturuyor. Liu ve ekibi, bu boşlukları ölçerek, teorik modellerin büyük ölçüde doğru olduğunu doğrulamış oldu. Bu yeni bilgiler, koro dalgalarının sadece Dünya’nın manyetik alanına yakın bölgelerde değil, manyetik kuyruğun çok daha uzak ve karmaşık bölgelerinde de oluşabileceğini gösteriyor. Ayrıca bu dalgaların sadece Dünya’da değil, Jüpiter ve Satürn gibi diğer gezegenlerin manyetik alanlarında da görülebileceği belirtiliyor.
UYDU KORUMASINDA KRİTİK ROL
Koro dalgalarını anlamak, bilim insanlarının bu fenomenin ne zaman ve nerede oluşacağını tahmin etmesine yardımcı olabilir. Bu bilgi, güneş fırtınaları ve ani radyasyon patlamalarına karşı savunmasız olan uyduların korunmasında kritik bir rol oynayabilir. “Katil elektronlar” olarak bilinen bu yüksek enerjili parçacıklar, geçmişte birkaç uyduya zarar vererek yüz milyonlarca dolarlık zarara yol açtı. Bu nedenle, koro dalgaları artık uyduları korumak için geliştirilen tahmin modellerinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Yeni araştırmalar, uzaydaki bu görünmez tehlikeye karşı daha iyi hazırlıklı olmamızı sağlayabilir. Bu hem uyduların güvenliği hem de uzay araştırmalarının sürdürülebilirliği için büyük bir adım olarak değerlendiriliyor.