DSİ ile Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye'nin 78 milyon hektarlık yüzölçümünün yaklaşık üçte birini teşkil eden 24 milyon hektar alan ekilebilir tarım arazisi durumunda.
Söz konusu alanın 8,5 milyon hektarı teknik ve ekonomik olarak sulanabilir özellikte. Sulamaya açılan arazi varlığı 2020 yılı sonunda 6,7 milyon hektar oldu, geçen yıl sonu itibarıyla da 7,1 milyon hektara ulaştı.
Toplumun gıda ihtiyacının karşılanması, sanayide kullanılan zirai ürünlerin üretilebilmesi, tarımda istihdamın korunması ve hayat standardının yükseltilmesi için kalan 1,4 milyon hektar alanın sulanması ve bunun için gereken sulama tesislerinin inşa edilmesi öngörülüyor.
Bu kapsamda, sulamaya açılacak tarım alanı büyüklüğünün 2026 yılı sonunda 7,52 milyon hektara çıkarılması hedefleniyor. Böylece, 3 yıl sonunda 420 bin hektar tarım alanı suya kavuşmuş olacak.
Türkiye'nin yıllık su tüketimi 57 milyar metreküpü buluyor. Bu tüketim miktarının 44 milyar metreküplük (yüzde 77) kısmı sulama, 13 milyar metreküplük (yüzde 23) kısmı da içme-kullanma ve sanayi suyu ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanılıyor.
Suyun 4'te 3'ü tarımsal sulamada kullanıldığı için sulama tesisleri inşa edilirken modern ve tasarruflu yağmurlama ve damlama sistemleri tercih ediliyor.
Modern sulama yöntemleri, üretim deseninin çeşitlenmesine, verimlilik ile çiftçi gelirlerinde doğrudan ve dolaylı artışına neden oluyor.
Klasik sulama sistemlerinde 8 hektar alan için saniyede ortalama 30 litre su kullanılırken, modern sulama yöntemlerinde saniyede ortalama 10 litre su tüketiliyor. Böylece, 3'te 2 oranında tasarruf sağlanıyor.
Türkiye'nin "enerjide dışa bağımlılığın azaltılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının oranının artırılması" stratejisiyle uyumlu olarak terfili (pompajlı) sulamaların işler hale getirilmesi amacıyla güneş enerjisi santrallerinden faydalanılması için çalışmalar yapılıyor.
Bu alandaki ilk çalışma olan Adıyaman Samsat Pompaj Sulaması faaliyete geçti.