HABER: ADEM ORHUN

Karadeniz’de keşfedilen 320 milyar metreküplük doğalgaz rezervi, bu yıl denizlerdeki keşifler arasında en büyüğü. Devam eden araştırmalar muhtemel yeni rezervleri de ortaya çıkaracak. Bu durumda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da ifade ettiği gibi, net ihracatçı olma yolunda daha somut gelişmeler yaşanacak. Türkiye böylece talep ülkesi olmaktan çıkıp, kaynak ülkesi olacak.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in Karadeniz’deki sondaj çalışmaları hakkında yaptığı açıklamaların içinde en dikkat çekici olan konulardan biri de enerji piyasasıyla ilgili olanlardı.

REKABETE AÇACAĞIZ

Bakan Dönmez, yaptığı açıklamada, enerji piyasasıyla ilgili stratejiyi şöyle özetledi: “Hem ürettiğimiz hem ithal ettiğimiz doğalgazı rekabete açıp, ulusal ve uluslararası oyuncuların rekabet edebileceği ve günün sonunda, içerideki ve çevredeki tüketicilerin çok daha ekonomik fiyatlarla bu ürünü kullanabileceği bir altyapıyı oluşturuyoruz. Sadece Türkiye’deki tüketim olarak değil, özellikle Güneydoğu Avrupa’da gerçekleşecek doğalgaz ve elektrik ticaretinin de merkez üssü haline gelmeyi amaçlıyoruz.”

OYUNCU SAYISI ARTACAK

Nitekim, enerjide ‘daha çok yerli, daha çok yenilenebilir’ stratejisini uygulayan Türkiye, tedarik güvenliğini sağlamanın yanı sıra piyasa oluşturma hedefiyle de hareket ediyor. Buna göre, boru hatları, LNG gemileri ve yerli kaynaklardan elde edilen doğalgazın hem iç piyasaya hem Avrupa’daki tüketiciye ulaştırılması, bir borsa mantığıyla yürütülecek. Bu noktada Türkiye’nin hedefi; özellikle Güneydoğu Avrupa ülkeleri açısından bir dağıtım merkezi (hub) olmak ve doğalgazın günlük alınıp satılabildiği bir piyasa oluşturmak. Türkiye böylece bölgesinde enerjinin ticaretinin gerçekleştirildiği uluslararası bir borsaya sahip olacak. Karadeniz’de yeni rezervlerin devreye girmesi halinde Türkiye’nin bu hedef yolunda pozisyonu güç kazanacak.

Bugün piyasanın, günlük alıp satımlarla borsa gibi işlediği bir sistemi, bölgesel olarak da işletmek için Türkiye’nin elinde artık güçlü bir koz var.

Geçtiğimiz yıllarda uygulamaya konulan serbest tüketici sisteminde olduğu gibi artık bölge ülkelerindeki tüketiciler de tedarikini Türkiye’den yapabilecek.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın beş yıllık Stratejik Plan’ında piyasa kurma hedefleri dikkat çekiyor. Plana göre, ”Elektrik ve doğalgazda talep tarafı katılımı uygulamasına yönelik piyasa altyapısı oluşturulacak.” Bu hedef için yapılacak çalışmaların yıllık maliyetleri de tek tek hesaplandı. Yaklaşık iki yılı plana uygun şekilde ilerleyen stratejinin sonuçları 2023 sonunda görülecek.

ALTYAPI VE DEPOLAMA

Bakanlığın 2019-2023 yıllarına ilişkin Stratejik Planı’nda ‘Sürdürülebilir enerji arz güvenliği’ başlığı altında sıralanan hedefler, Türkiye’nin enerji konusundaki adımlarında ne kadar kararlı olduğunun da belgesi.

Stratejik Plan’da Türkiye’nin orta ve uzun vadede bir doğalgaz ticaret merkezi konumuna gelmesi için milli enerji politikaları doğrultusunda çalışmaların hız kesmeden sürdürüleceği kaydedildi.

Stratejik Plan’da yer alan hedefler arasında dikkat çeken bazıları şunlar:

* Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik kurulu gücünün toplam kurulu güce oranı yüzde 59’dan yüzde 65’e yükseltilecek.

* Doğalgaz ve elektrik altyapısı güçlendirilecek.

* Petrol ve doğalgaz arama ve üretim faaliyetleri başta denizlerde olmak üzere hızlandırılacak.

* Depo kapasitesi artırılacak.

AVDAGİÇ: BU BİR BAŞLANGIÇ

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, 21 Ağustos Cuma günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan doğalgaz müjdesini şöyle değerlendirdi: “Bu tarihi adım, Türkiye’nin zengin kaynaklarını etkili kullanımının başlangıcıdır. İş dünyası olarak inanıyoruz ki, bu doğalgaz rezervi Mavi Vatan’ımızın yeni zenginliğinin ilk keşfidir. Hayırlı olsun.”

KAPASİTE VE DAĞITIM HEDEFLERİ

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2019-2023 Stratejik Planı’na göre belirlenen diğer hedefler şöyle:

* Doğalgaz iletim sisteminin günlük giriş kapasitesi 308 milyon metreküpten, 463 milyon metreküpe çıkarılacak.

* Toplam doğalgaz yeraltı depolama kapasitesi 3.44 milyar metreküpten 2022’de 6, 2023’te 10 milyar metreküpe çıkarılacak.

* Tuz Gölü Doğalgaz Yer Altı Depolama ve Kuzey Marmara Doğalgaz Depolama Tesislerinin kapasiteleri artırılacak.

* LNG terminali ve FSRU yatırımları (yüzer LNG terminali) ile Türkiye’nin LNG giriş kapasitesi artırılacak.

* Yerleşim yerlerinin yanı sıra teknik ve ekonomik olarak kriterleri sağlayan OSB’lerin doğalgaza erişimi sağlanacak.

Özel sektör etkinliğini artırmalı

Son yıllarda doğalgaz şebekesinin güçlendirilmesine yönelik önemli altyapı çalışmalarının yapıldığını belirten Deloitte Danışmanlık Enerji, Kaynaklar ve Sanayi Sektör Lideri Elif Düşmez Tek, “Yapılanlar, arz güvenliğinin yanı sıra doğalgaz ticaret merkezi olabilme yolunda önemli adımların atılmaya başlandığını gösteriyor” dedi. Tek, İstanbul Ticaret’e özel olarak yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti: “Önümüzdeki yıllarda yenilenecek olan doğalgaz kontratları ile birlikte daha dinamik bir doğalgaz piyasasına geçiş için önemli bir fırsat koridoruna girmiş bulunuyoruz. Bu fırsat koridorundan en efektif şekilde yararlanabilmek için çeşitli alanlarda bazı adımların da atılması bekleniyor.

YENİ OYUN PLANI

Enerji sektörünün genelinde yaşanan dönüşüm; arz, talep, fiyatlar ve sunulan hizmetler perspektifinden çok daha çevik olmayı gerektiriyor. Her ne kadar büyük kamu şirketlerinin güç ve etkinliği stratejik alanlarda önemini devam ettirse de özel sektörün varlığının ve etkinliğinin artırılması sektöre büyük değer katacaktır.

Bu çerçevede özel sektörün doğalgaz tedarik ve ticaretinde etkinliği arttırılmalı, doğalgaz kontratlarının yenilenmesinde özel sektör oyuncularının ön planda olacağı bir oyun planı kurgulanmalı.

Bunun yanı sıra şu adımların atılmasının önem arz ettiği kanaatindeyim:

* Piyasa oyuncularının etkin ve öngörülebilir şekilde faaliyet gösterebilmesi için EPİAŞ bünyesinde faaliyet gösteren Organize Toptan Satış Piyasası (OTSP) işlem hacmi ve derinliği artırılmalı.

* 2021 yılında devreye alınması planlanan Vadeli Opsiyon Piyasası planlandığı şekilde hayata geçirilmeli.

* Sektör oyuncularının daha dinamik kararlar verebilmeleri ve işlem yapmalarına imkân tanıyacak bir kapasite platformu oluşturulmalı.

* BOTAŞ’ın Sistem İşletmecisi rolü ilgili bağımsızlık kurallarını sağlayacak şekilde ayrıştırılması sağlanmalı ve ayrı bir tüzel kişilik altında yapılandırılmalı.

Atılacak tüm bu adımlar ile arz güvenliğinin sağlandığı, doğalgaz fiyatlarının kamu desteğine ihtiyaç duyulmaksızın rekabetçi seviyelerde belirlendiği ve inovatif çözümlerin geliştirilebildiği güvenilir bir doğalgaz piyasasına erişebiliriz.”

01 Eylül 2020 Salı

Etiketler : Gündem