tatil-sepeti

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

Şöminede ağır ağır yanan odunlar ve başında ateşe bakan başrol oyuncuları… Denize bakan bir pencere ve pencereden hüzünle dışarıyı izleyen bir kadın…

Ahşap köşkün merdivenlerinden aceleyle inen bir çocuk…

Yeşilçam’ı Yeşilçam yapan sahnelerden sadece birkaçı.

Yeşilçam’da onlarca filmde oyuncular farklı olmasına karşın, mekânlar seyirciyle defalarca buluşmuştu. Günümüzde ise her geçen gün artan dizi ve filmler sektör için bir ihtiyacı daha ortaya çıkardı: Yeni mekânlar.

Oyuncular kadar mekânların da başrolde olduğu gerçeğinden doğan bu ihtiyaç emlak sektörüne de yeni bir iş kolu oluşturuyor.

ÇABUK TÜKETİLİYOR

Dizilerde kullanılan evler yıllarca izleyicinin hafızasından silinmiyor. Hatta dizilerin çekildiği mekânlara özel geziler dahi düzenleniyor. Ancak ne yazık ki bir mekân bir dizide kullanılabiliyor. Mekânların artık seyircinin gözünde çok çabuk eskidiğini ve yeni hikâye dahi olsa seyircinin artık yeni mekânları görmek istediğini söyleyen İris Prodüksiyon mekân menajeri Engin Aydeniz, “Bu da dizi sektörünün emlak sektörü içinde genel bir arayışa girmesine neden oldu. Emlak sektörü de dizi sektörünün itici gücüyle biraz daha hareketlendi” diyor.

Bir prodüktörün aynı mekânı kiralaması için çok çaresiz kalması gerektiğini de kaydeden Aydeniz, bu yüzden sektörün sürekli yeni arayış içinde olduğunu vurguluyor.

MEKÂN YOK

Sektör sürekli yeni bir mekân arayışı içinde olsa da dizilerin çekim yapılabileceği nitelikte ev bulmak çok da kolay değil. Zira bir mekânın çekilecek dizide başrol olabilmesi için ışık, set, jeneratör gibi teknik ekipmanları taşıyabilecek kamyonların sığabileceği genişlikte bir sokakta bulunması gerekiyor.

LÜKS 50 BİN DOLAR

Bununla birlikte evin iç mekânının da yine teknik ekipmana müsaade edecek büyüklükte olması şart. Aslında dizi sektörünün lüks mekânları başrol olarak kullanmasını bu nedenlere bağlayan Aydeniz, “Yani bütün nedenler düşünüldüğünde lüks konutlara 50 bin dolara kadar varan paralar boşuna ödenmiyor. Çünkü o nitelikte ev bulmak çok güç” diye konuşuyor.

YABANCI ALIMLARINI ETKİLİYOR

İstanbul Ticaret Odası Emlak Müşavirleri Meslek Komitesi Başkanı İbrahim Bozan, dizilerin emlak sektörüne ciddi katkılar sağladığını söyledi. Sinema sektörünün emlak sektörüne iki şekilde katkısı olduğunu belirten Bozan, “Birincisi dizilerin mekân arayışları sektörü olumlu yönde hareketlendiriyor. İkincisi ve en önemlisi de ihraç ettiğimiz diziler başta Ortadoğu olmak üzere dünyada pek çok ülkede izleniyor. Yabancılar ekranda gördüğü ülkeyi merak ediyor. Dolayısıyla ihraç edilen diziler sayesinde yabancıların gayrimenkul alımları da artıyor” dedi.

BEYKOZ GÖZDE

Dizi sektörünün en çok kullandığı semt, tarihi sokakları ve sakin yapısıyla Beykoz oluyor. Bunu sırasıyla Kanlıca, Maltepe, Pendik, Kadıköy, Poyrazköy, Balat, Tarabya, Zekeriyaköy, Beylikdüzü, Çengelköy, Üsküdar, Sarıyer, Bebek, Göztepe, Riva, Küçükçekmece ve Polenezköy izliyor. Sektör çok nadir olarak Galata ve Nişantaşı’nı da tercih edebiliyor.

KİRALAR DÜŞÜYOR

İstanbul’da sektörün aradığı nitelikte ev bulmak zor olsa da eskiye oranla mekânlar daha fazla. Emlak sektörüyle dizi sektörünün buluşması bu çıkmazda sektör temsilcilerinin önünü açmış durumda. Sektör çok lüks konutlar için yine binlerce dolar ödese de mekan kiralarında genel bir ucuzlama söz konusu. Engin Aydeniz, “Ancak yine de yalı kiralarında bir ucuzlama olmuyor. Çünkü kiralanacak yalı bir elin parmaklarını dahi geçmiyor” diyor.

29 Şubat 2016 Pazartesi

Etiketler : Gündem