Dijitale dönüştüler büyümeyi katladılar

Giriş: 05.08.2019 - 00:00
Güncelleme: 17.12.2024 - 22:35

HABER: NAZLICAN TAVŞANCI

Tim Berners-Lee, bundan 30 yıl önce (1989), World Wide Web’i (dünyayı saran ağ - www) kurarak dünyada dijital iş yapma biçiminin de temelini attı. Geçen sürede yeni iş yapma biçimini kullananlar büyümeyi katlayarak dünya devi haline geldi. Aynı kategoride piyasanın hakimi konumunda olanların bir çoğu piyasadan silinirken, kimileri ise lokal konumda kaldı. İşte bu durum, dünya genelinde ve sektörlerde dijital dönüşüm rüzgarlarının esmesine
neden oluyor.

İTO’DAN DÖNÜŞÜM PROJESİ

Birçok kurum ve şirket gelişmek için dijital dönüşümü planlarına dâhil ediyor. İTO da bu dönüşümü dikkate alarak Paris Ticaret ve Sanayi Odası ile birlikte dijital dönüşüm projesini hayata geçirdi. Peki, müşteri deneyimini esas alan dijital dönüşümün kurumlara ve şirketlere getirisi neler? Son 30 yılda dijital dönüşümü başaranların, dönüşemeyenlere kıyasla neler kazandığını karşılaştırmalı olarak dikkatinize sunuyoruz.

AMAZON ÖRNEĞİ

Dünya genelinde elektronik ticaret denilince akla gelen ilk isim Amazon… İlk olarak işe kitap ve kültür ürünleri satışıyla başlamıştı. Faaliyete başladığında ABD’depiyasanın hakimi Barnes & Noble idi. Analistler, “Bakalım web üzerinden ticaret yapan Amazon mağazalar zinciri olan Barnes & Noble ile rekabet edebilecek mi?” diye uzun uzun tartışmışlardı. Gelinen noktada Barnes & Noble ABD’de lokal bir perakendeci olarak kalırken, Amazon tartışmasız bir dünya devi oldu. ‘Dünyanın her tarafına satış yapan bir global perakendeci’ unvanını aldı.

B&N 1886’da kurulan Barnes & Noble 479.50 milyon dolarlık piyasa değerine sahip. Şirket sadece ABD’de bilinen bir kitap perakendecisi olarak kaldı.
Amazon 1994’te kitap satışı yapmak için kurulan Amazon bugün 232 milyar dolarlık değeriyle dünyadaki en büyük e-ticaret sitelerinden biri haline geldi.


DİJİTALE DİRENEMEDİ

Herkesin fotoğraf makinesi sahibi olmasını sağlayan George Eastman’in şirketi Eastman Kodak, aslında dijital fotoğraf işine ilk adım atan şirketlerden de biriydi. Ancak piyasanın bu kadar çabuk dönebileceğini hesaplayamadı. 1994’te pazara sürdüğü ilk dijital fotoğraf makinesini geliştirmek için gerçekleştirdiği yatırım 5 milyar doları bulmuştu. Fakat ‘dijital yolla elde edilen görüntülerin baskı kalitesi asla klasik yöntemin yerini alamaz’ mantığıyla bu dönüşümden vazgeçti. Piyasaya dijital fotoğrafçılık alanında güçlü alternatifler de girince krizi yönetemedi. Daha sonra farklı dijital alanlarda üretim yaparak durumu toparlamaya çalıştıysa da yıllık 700 milyon dolar borçlandı.

Kodak 1888’de kurulan şirket bir zamanların fotoğrafçılık denilince akla gelen marka-sıydı. Dijital-leşmeye ayak uydurmayı başaramadı.
Toshiba 1875’de kurulan Toshiba ürünleri, elektronik cihazları ve parçaları konusunda dünyanın sayılı markalarından biri oldu.

BOYNUZ KULAĞI GEÇTİ

Filmlerin sonunda kükreyen aslan ikonunu hatırlarsınız. Birçok filmin sonunda Metro-Goldwyn-Mayer (MGM) yazısı altında kükreyerek, “Bu filmi ben yaptım” der gibiydi… Evet birçok filmi o yapıyordu ve global film piyasasının hakimlerindendi. Ancak şimdilerde pek kükremesini duyamıyoruz. Ancak Netflix markasını sıklıkla duyuyorve karşılaşıyoruz.Reed Hastings ve Marc Randolph’un 2.5 milyon dolarlık başlangıç yatırımıyla kurulan Netflix, satış yapmaya başladığında sadece 30 çalışanı ve 925 DVD’si vardı. Başta MGM gibi firmaların filmlerini satan, kiralayan bir işletmeydi. Bugün ise kendi orijinal içeriklerini de üreterek bayisi olduğu dünya devlerini çoktan geride bırakmış durumda. Çünkü Netflix, dijital dönüşümü başarılı bir şekilde gerçekleştirdi.

MGM 1924’de kurulan şirket MGM ABD’nin film üretim merkezi Hollywood’dabulunan en önemli film stüdyosuydu.
Netflix 1997’de kurulan Netflix, DVD satışı yapan bir şirketken, dizi ve film izleme platformu halini aldı. 2016 itibariyle tüm dünyaya yayıldı.