Alzheimer ve diğer nörolojik hastalıkların daha etkin biçimde araştırılmasını mümkün kılabilecek önemli bir keşif, İskoçya ve İtalya’daki bilim insanlarından geldi. Strathclyde Üniversitesi, Glasgow Üniversitesi, Università dell'Insubria ve Istituto di Fotonica e Nanotecnologie del CNR'nin katkısıyla yürütülen araştırma, kuantum ışığının zannedilenden çok daha yüksek yoğunluklarda da işe yaradığını ortaya koydu.
YÜKSEK YOĞUNLUKTA AVANTAJ
Kuantum dolanıklığa sahip foton çiftlerinin, çok düşük ışık seviyelerinde dahi iki fotonlu süreçleri desteklediği biliniyordu. Ancak bu etkinin yalnızca zayıf ışıkta geçerli olduğu düşünülüyordu. Yeni çalışmada, bu etkinin yaklaşık 10 kat daha yüksek ışık yoğunluklarında da korunduğu deneysel olarak gösterildi.
Strathclyde Fotonik Enstitüsü’nden Dr. Lucia Caspani, “Kuantum etkilerinin, beklenenden çok daha yüksek yoğunluk seviyelerinde avantaj sağlayabileceğini gösterdik. Bu, kuantum ışığının biyosensör teknolojileri de dahil olmak üzere uygulamalı kullanımlarını genişletebilir,” dedi.
BİYOTEKNOLOJİYE IŞIK TUTUYOR
Bu gelişme, biyomedikal görüntüleme ve spektroskopi gibi alanlarda sinyali güçlendirirken numunelere zarar verme riskini azaltabilecek bir potansiyel sunuyor. Alzheimer araştırmaları gibi hassas alanlarda, yüksek çözünürlüklü ve güvenli taramalar mümkün olabilir.
Araştırmada, kuantum ışığıyla yapılan iki fotonlu süreçler ile klasik ışıkla yapılan işlemler hem deneysel hem teorik düzeyde karşılaştırıldı. Bulgular, kuantum ışığının klasik ışığa kıyasla daha verimli olduğunu net şekilde gösterdi.
