HABER: MESUDE DEMİRHAN
Mevcut enerji kaynaklarının sürdürülebilir ve etkin şekilde kullanılması, dünyanın öncelikli gündem konularından biri haline geldi.
Sürdürülebilirlik, yeşil enerjiden tutun da kendi enerjisini üreten binaların yapımına kadar çok geniş alana yayıldı. Sektör temsilcileri, hem yeni yapılacak binalarda hem de eski yapıların yenilenmesinde bu hususların gözden kaçırılmamasını öneriyor.
İstanbul Ticaret Odası Mimarlık ve Mühendislik Meslek Komitesi’nin düzenlediği yeşil binalar ve yenilenebilir enerji başlıklı sektörel çalışma toplantısında, depreme dayanıklı konut üretimi masaya yatırıldı. Toplantı, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Murat Hazıroğlu’nun başkanlığında, İTO Meclis ve Komite Üyeleri ile sektör temsilcilerinin katılımıyla Cemile Sultan Koru Tesisleri’nde gerçekleştirildi.
YÜZDE 40’I KONUTLARDA
İTO Yönetim Kurulu Üyesi Murat Hazıroğlu, karbon ayak izine göre iş yapma imkanlarının ve risklerinin göz ardı edilemeyeceğini belirterek, karbon emisyonlarının yüzde 40’ının konutlardan kaynaklandığını söyledi. Hazıroğlu, şu bilgileri verdi: “Binalarımız ısıtma, soğutma, aydınlatma, sıcak su derken yüksek emisyon değerlerine ulaşıyor. Binaları yaparken, enerjiyi koruyacak çözümler üretmek bir lüks değil, ihtiyaç. Yeşil binalar; faturaları düşürüyor, çevreye olan maliyetleri azaltmanın yanı sıra az enerjiyle verimli ısınma, aydınlatma ve soğutma sağlıyor. Yağmur sularını toplayabilen, ısı yalıtımı yapılmış, doğaya zarar vermeyen malzemelerin kullanıldığı yapıların, yenilikçi teknolojilerle desteklendiği takdirde geleceğimiz için de doğru bir yatırım olacağı açık. Türkiye’de yeşil sertifikalı bina sayısı 611. Uygun finansman, devlet destekleri, mevzuatın uygun hale getirilmesinin yanında, sektörün gündemindeki en önemli konulardan biri de nitelikli eleman. Mimar ve mühendislerimiz dünyanın her yerinde kaliteli iş yapıyor. Deneyimleri ve bilgileri uluslararası ölçekte. Yeni yapılacak binaların yanında mevcut binaların dönüşümü de mutlaka yeşil dönüşüm ekseninde ele alınmalı. Depreme karşı binalarımızı güçlendirmek gibi acil ihtiyaçlarımız var ama bunu yaparken sadece dayanıklı değil, sürdürülebilir olmayı düşünmek zorundayız.”
NİTELİKLİ BİNALAR
Komite Başkanı Süleyman Uluocak ise devlet imkanlarının bütün binaları yenilemeye yetmeyeceğine dikkat çekerek, şu önerilerde bulundu: “Kentsel dönüşümle beraber hızla harekete geçip otoparkı, yeşil alanları olan, enerjisini kendi üretebilen daha nitelikli binalar inşa etmemiz lazım. İnsanlar, kentsel dönüşümle binalarını yenilemek istiyor. Ancak artan kiralar ve inşaat maliyetleri, dönüşümün önündeki engellerinden biri. İstanbul’un bütününde ada bazlı kentsel dönüşüm projeleriyle yeşil alanları koruyacağız.”
