Salı, 05 Kasım, 2024
Bakırı ‘yeni petrol’ olarak nitelendiren ABD merkezli küresel yatırım bankası Goldman Sachs’a göre, bakırın fiyatı bu yıl ton başı ortalama 9 bin 675 dolar düzeyinde seyredecek. Bu rakamın gelecek yıl ton başına 11 bin 875 dolara yükselmesi beklenirken, 2025 itibarıyla da 15 bin dolar seviyesine çıkacağı belirtiliyor. Bakır talebi de yeşil enerji dönüşümünün hızlanmasıyla rekor artış gösterecek. Yeşil teknolojilere bağlı olarak bakır talebinin artmasının temelinde bakırın esnekliği, elektriksel ve termal iletkenliğiile düşük reaktivite özellikleri yatıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı’nın verilerine göre, elektrikli bir aracın üretimi için benzinli araca kıyasla 5 kat, rüzgar türbini için ise doğalgaza dayalı elektrik santrallerinden 8 kat fazla madene ihtiyaç duyuluyor ve bakır bu madenler arasında öne çıkıyor.
ELEKTRİKLİ OTOMOTİV ETKİSİ
Analizlere göre, temiz enerji dönüşümünden kaynaklanan bakır talebi, 2030’da yüzde 600 artışla 5.4 milyon tona yükselecek. Elektrikli araçlar, rüzgar, güneş ve jeotermal enerji gibi yeşil enerji teknolojilerinin büyüme hızına bağlı olarak bakır talebi yüzde 900 artışla 8.7 milyon tona ulaşabilecek. Elektrikli araçlar, 2030’da bakır talebindeki toplam büyümenin yüzde 40’ını oluşturacak. Bu yıl 5.1 milyon elektrikli araç satılması beklenirken, bu rakam 2030’da 31.5 milyona yükselecek ve yaklaşık 30 milyon elektrikli araç şarj ünitesi kurulacak. Böylece, elektrikli araç sektörü kaynaklı bakır talebi 2030’a kadar 2.4 milyon ton artacak.
TEMİZ ENERJİNİN BAKIR TALEBİ
Temiz enerji dönüşümünün kalbinde yer alan güneş enerjisi teknolojileri, 2030’da bakır talebindeki artışın 1.6 milyon tonunu oluşturacak. Karasal rüzgar enerjisi santrallerinin bakır talebindeki büyümede payı ise 1.3 milyon ton (yüzde 20) seviyesinde gerçekleşecek. Deniz üstü rüzgar enerjisi kapasitesinin artmasıyla bakır talebinde rüzgar teknolojilerinin payı da artacak.
Öte yandan, temiz enerji dönüşümüyle altın çağını yaşayacak bakır tedarikinde arz sıkıntısı olmaması için sektörün yatırımlarına hız vermesi gerekiyor. Temiz enerji teknolojilerine bağlı olarak artan bakır talebini karşılamak için yapılacak yatırımların iklim değişikliği ve çevresel etkilerine yönelik endişeler ise bu dengenin kurulmasındaki en önemli zorluklardan biri olarak öne çıkıyor.
KORONA SALGINI LNG’Yİ DURDURAMADI
Uluslararası LNG İthalatçıları Birliği’nin yayınladığı rapora göre, geçen yıl dünyada 43 ülke LNG (sıvılaştırılmış doğalgaz) ithal ederken, 20 ülke de LNG ihracatı yaptı. Bu dönemde toplam LNG ithalatı 2019 yılına göre yüzde 0.4 artarak 356.1 milyon ton oldu. Söz konusu ticaretin yüzde 40’ı (142.5 milyon ton) kısa dönemli ve spot sözleşmelerle gerçekleşti. Raporda, “Salgının getirdiği zorluklara rağmen LNG ticareti dirençli, çeşitli ve küresel olduğunu kanıtladı” ifadesi kullanıldı.
Öte yandan, küresel LNG talebinin yüzde 71’i Asya kıtasındaki ülkelerden geldi. En fazla LNG ihraç eden ülkeler sırasıyla Avustralya, Katar, ABD ve Malezya olarak kayıtlara geçti. Asya ülkelerinin 2020’de ithal ettiği LNG miktarı ise bir önceki yıla göre yüzde 3.4 artarak 254.4 milyon tona ulaştı. Japonya, 74.4 milyon tonla küresel piyasanın en büyük ithalatçısı oldu. Bu ülkeyi 69 milyon ton LNG ithalatıyla Çin izledi.
10 Mayıs 2021 Pazartesi
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı