tatil-sepeti

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Veteriner Hizmetleri Müdürlüğü’nden alınan bilgilere göre, İstanbul’da yaklaşık 163 bin sahipsiz kedi bulunuyor. İstanbul sokaklarının ayrılmaz parçası olan bu minik dostlar, hiçbir dünya başkentinde olmadığı kadar şehirle bütünleşiyor. Türk edebiyatında pek çok esere konu olan İstanbul kedileri, en son İtalyan sanatçı Pierpaolo Rovero tarafından ‘İstanbul Kedileri Sever’ eserinde resmedildi. Dünyanın farklı şehirlerinde günlük hayattan manzaraları eserlerine yansıtan Rovero, “Kedilerin güzel şeyler için sezgileri var. Bu yüzden İstanbul’u evleri olarak seçmişler” diye konuştu.

OSMANLI İSTANBUL’U

Bugün şehrin ayrılmaz bir parçası olan kediler, Osmanlı İstanbul’unda da başroldeydi. Avrupa şehirlerinde hayvan haklarının yeterince gelişmediği dönemlerde bile İstanbul’da hayvan haklarını korumak için padişah kararları vardı. Hatta kedileri ve sokakta yaşayan hayvanları beslemek üzere ortaya çıkan ‘mancacılık’ olarak adlandırılan bir meslek dahi bulunuyordu. Mancacılar ellerine aldıkları yiyecekleri şehrin çeşitli yerlerine bırakıyor ve bu işleri karşılığı maaş alıyorlardı.

SEYAHATNAMELERDE

Osmanlı insanının kedi ve sokak hayvanlarına olan sevgisi Avrupalı seyyahların da dikkatini çekmişti. Ünlü Fransız edebiyatçı ve gezgin Alphonse de Lamartine, 1833 yılında İstanbul’a gelmiş ve iki ay kalmıştı. Lamartine, bu gezisi esnasında İstanbulluların kedileri de içine alan sokak hayvanları ile münasebetini gözlemleyerek, bunu bir yazısında şu şekilde ifade etmişti: “Osmanlı Müslümanları canlı ve cansız mahlûkatın hepsiyle iyi geçinirler. Ağaçlara, kuşlara, köpeklere, velhasıl Allah’ın yarattığı her şeye hürmet ederler. Bütün sokaklarda muayyen (belirli) aralıklarla su kovaları sıralanır.”

DÜNYA BASININDA

İstanbul’un kedileri geçtiğimiz yıllarda Türk yönetmen Ceyda Tosun tarafından bir belgeselde başrol oynamıştı. Bu belgesel, dünyanın pek çok yerinde gösterime girmişti. İstanbul’un kedileri, yine geçtiğimiz yıllarda Uluslararası Reuters Haber Ajansınca markaja alınmış ve minik dostlar dosya konusu olmuştu. Ajans, İstanbul kedilerini dünyaya duyururken, “Avrupa’nın en büyük şehrinde kediler mahalle hayatının ayrılmaz bir parçası. Kediler söz konusu olduğunda para mesele olmaktan çıkıyor” yorumunu yapmıştı.

PADİŞAHIN ASİL KEDİSİ

Türk kültüründe kedilerin evlerde beslenmesi, onların evin bir bireyi kabul edilmesi de alışılagelmiş bir gelenek.

Hatta Padişah II. Abdülhamid’in Ağa Efendi isimli bir kedisi bulunuyordu. Sultan II. Abdülhamid’in kızı Ayşe Osmanoğlu’nun hatıratlarında anlattığına göre, Ağa Efendi kendisine çatalla yemek uzatılmadığı takdirde yemeği almayacak kadar asildi.

KEDİYE METHİYE

Kedi, Türk edebiyatında da onlarca esere konu olmuştu. Bunların en meşhurlarından biri, Tevfik Fikret’in çocukken baktığı kedisi için yazdığı Zerrişte isimli şiirdi. Fikret, “Ben körkütük âşık, Her kahra tahammülle severdim…

O yaşımda” diye kedisine olan sevgisini, asırlar sonraya hatıra bırakmıştı.

TÜRKİYE’DE 7 CİNS KEDİ VAR

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü’nün aktardığı bilgilere göre, Türkiye’de kedi türleri büyüklüğüne göre pars, vaşak, karakulak, saz kedisi, yaban kedisi, Asya yaban kedisi ile ev kedisi olarak sıralanıyor. Dünyada yapılan son çalışmalara göre, 41 kedi türü bulunuyor. Bunlardan 7’sine ise Türkiye ev sahipliği yapıyor.

Türkiye coğrafyasında hemen hemen her bölgede bu 7 türe rastlanabiliyor.

28 Mart 2022 Pazartesi

Etiketler : Gündem