Çarşamba, 27 Kasım, 2024
HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL
“Burada neleri başarabileceğimi gördüm. Farklı fikirlere burada kapı açtım.” Bu cümleler Yeni Camii Hünkâr Kasrı’nda sanatlarıyla gönülleri şenlendiren sanatçılardan birine ait. Tarihi Kasır’ın altında yer alan dükkânlar, şu günlerde İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından hayata geçirilen bir sosyal sorumluluk projesiyle canlanıyor. Altı farklı sanat dalında faaliyet gösteren sanatçılar hem tarihi hem turistik yönüyle göz önünde olan Hünkâr Kasrı’nın altında yer alan dükkânlarda el emeği göz nuru eserlerini alıcılarla buluşturuyor. Üstelik elektrik kira dâhil hiçbir ücret ödemeden.
YILDA İKİ KERE
İstanbul Ticaret Odası tarafından restore edilerek adeta hayata döndürülen Yeni Camii Hünkâr Kasrı 15 günde bir yeni bir sergiye ev sahipliği yapıyordu. Ancak tarihi Kasır’ın altında yer alan dükkânlar bazı etkinlikler haricinde boş duruyordu. İTO Yönetim Kurulu’nun aldığı bir kararla artık dükkânlar da işlevselliğe kavuştu. Buna göre dükkânlar seçilen 6 sanatçının hizmetine sunulacak. Dükkânlarda yılda iki farklı grup sanatçıya yer sağlanacak.
FARKLI KAPILAR AÇTI
Tarihi dükkânlar şu sıralar ilk konuklarını ağırlıyor. Konuklar arasında tezhip, minyatür, ebru, çini, sulu boya, seramik yapan ustalar bulunuyor. Burada kimisi ilk girişimcilik deneyimini yaşarken kimisi de çevresini genişletme imkânı bulmuş. Eminönü’nün tarihi dokusu da onlar için büyük bir artı olmuş. Zira yapılan ürünler özellikle turistlerin de ilgisi çekecek cinsten. Bölgeden geçen insanların yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını söyleyen sanatçılar, ziyaretçilerin dükkânlara işlevsellik kazandırılmasından duyduğu memnuniyeti de ifade ediyor.
‘Girişimcilik yönümü keşfettim’
Oya Metalar, Hünkâr Kasrı dükkânları sanatçılarından biri. Resim Atölyesi’nde buluşuyor ziyaretçilerle. Atölyede 7-8 arkadaşıyla birlikte ürünlerini alıcılara sunuyor. Bilimsel Ressam Hülya Korkmaz ve öğrencilerinin eserlerinin sergilendiği ve satışa sunulduğu atölyede nöbetleşe duruyor öğrenciler. Özellikle fen ve biyoloji kitaplarında resimlenen bitki resimlerini bilimsel bitki ressamlarının çizdiğini söyleyen Metalar, “Bizim sanatımızda hiçbir ayrıntı gözden kaçmıyor. Bitkinin kökünden, damarına kadar her türlü inceliği yansıtıyoruz. Bu da fotoğrafla mümkün olmuyor” diyor. Hünkâr Kasrı’nın kendisi ve arkadaşları için büyük bir fırsat sunduğunu da dile getiren Metalar; “Burası çok farklı bir bakış açısı kazandırdı bana. Kendi atölyemi açabileceğimi düşünüyorum. İnsan tanıdım” diye konuşuyor.
‘Burada olmak güzel’
Tenzile Özgün Çini Atölyesi’nde bir yandan üretiyor bir yandan satıyor. Mesleğe 2003 yılında İSMEK kurslarıyla başlayan sonra kendisi de öğreticilik vasfını kazanan Özgün, burada olmaktan mutlu olduğunu dile getiriyor. “Normalde kendi atölyem de var Sultan Ahmet’te. Ancak burası da farklı bir bölge. Kitlesi farklı. Biz sanatçılar için güzel bir fırsat sunuyor” diyor.
‘Kendi atölyem olabilir’
Nihal Türe, Ebru Atölyesi’nde ürünlerini sevenleriyle buluşturan sanatçılardan biri. Alpaslan Babaoğlu’nun öğrencilerinin eserlerinin alıcılarla buluştuğu dükkânda nöbetleşe duran sanatçılardan biri olan Türe, 2008 yılından bu yana ebru ile ilgilendiğini söylüyor. Normalde çalışmalarını evde sürdürdüğünü ifade eden Türe, “İsteyen olursa yapıp satıyordum. Ancak burada gördüm ki ilerde kendi atölyemi açıp, ürünlerimi satışa sunabilirim” diyor.
'Farklı fikirlere kapı açtı’
Banu Yanık da Tezhip Atölyesi’nde ürünlerini sergiliyor. Anaokulu öğretmenliğinden geçtiği tezhip sanatında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’ni bitirip yüksek lisans yapacak dereceye yükselen Yanık, Hünkâr Kasrı dükkânlarının kendisine çok farklı kapılar açtığını söylüyor. “Kendime ve sanatıma biraz mütevazi yaklaşıyordum. Burada olmak kendi sınırlarımı biraz daha keşfetmemi sağladı. Çok farklı işler yapabileceğimi düşünüyorum” diyor.
‘Çevre oluşturuyor’
Serkan Alakuş, minyatür sanatçısı Taner Alakuş’un öğrencilerinin yaptığı minyatür eserlerini alıcılarla buluşturmak üzere bulunuyor Minyatür Atölyesi’nde. O da ilgiden memnun. Burada bulunmanın her şeyden önce çevre edinmek için çok önemli olduğuna değinen Serkan Alakuş “Çok ürün sattığımız da oluyor. Hiç satamadığımız da. Ancak burada uzun vadeli bağlantılar yapmak, kendini tanıtmak, bunlar bulunmaz fırsatlar. Bu bölgenin kombinasyonu da çok güzel, hem tarihi hem turistik yapısı, yaptığımız işin önünü açacak bir fırsat” diye konuşuyor.
‘İnsanların farkındalığı artıyor’
Murat Uludağ seramik sanatçısı Elif Acar’ın ürettiği birbirinden farklı seramik ürünlerini meraklılarla buluşturmak üzere Seramik Atölyesi’nde bulunuyor. Özellikle kuş evleriyle dikkatleri çeken Elif Acar’ın da haftada bir gün tarihi dükkâna geldiğini ifade eden Uludağ, “Burada bulunmanın insanların seramik sanatına olan farkındalığını artırdığını düşünüyorum. Ziyaretçiler genellikle kuş evlerine yoğun ilgi gösteriyor. Ürünler çok satılmasa da burada insan tanımak bile başlı başına bir kâr” diye konuşuyor.
30 Haziran 2016 Perşembe
26 Kasım 2024 Salı
26 Kasım 2024 Salı
26 Kasım 2024 Salı
26 Kasım 2024 Salı
26 Kasım 2024 Salı