tatil-sepeti

HABER: CEYHUN KUBURLU

Dünya müzik endüstrisi teknolojik dönüşüme en hızlı adapte olan sektörlerin başında geliyor. Hem müziğin üretimi hem de tüketimi açısından değişim bu sektörde adeta kaçınılmaz oluyor. 1990’ların sonunda kasetlerin yerini CD’ler aldığında sektör belki de çok hızlı bir dönüşümün başlayacağını o tarihte görmüştü. İnternetin yayılması ile 2000’li yılların başında korsan müzik hayatımıza girdi.

Bu sistem Apple Müzik’in çalışmaları ile ücretli bir yapıya kavuştu ve sektör bir nebze olsa rahatladı. Ancak mp3 çalarlar Çin’de öyle bir hızla üretildi ki, sektör 2005’e kadar durma noktasına geldi. İşte o günlerde birçok kişinin inanmadığı bir uygulama hayatımıza girmek üzereydi. Takvim yaprakları 23 Nisan 2006’yı gösterdiğinde, müzik endüstrisinde tüm kartlar yeniden dağıtılacaktı. İsveç’in Stockholm şehrindeki Daniel Ek ve Martin Lorentzon, Spotify’in temellerini attığında 50 milyar dolarlık değere ulaşacak bir şirketi kurduklarından belki de habersizdiler…

TEK HAYALLERİ VARDI

2007 yılına gelindiğinde Spotify konuşulmaya başlanmıştı. İki girişimci, markanın öncelikli hedeflerini sıralarken, altyapıyı ve kullanıcıların bu platformu sevmelerini sağlamak olarak belirlemişti. Sitenin beta versiyonunu denemeleri için insanlara açtıklarında Winamp ve iTunes yerine Spotify konuşulmaya başlandı. İşte o gün bu ikili kendilerini büyük bir şeyin beklediğini anladı. Ancak en büyük sorunları, lisans ve tescil işlemlerini çözebilmekti ve bu sürecin en zor kısmı, müzik şirketlerini ikna etmek oldu. Fiziksel bir materyal olan CD yerine müziğe erişimi satma fikrini onlara kabul ettirmek için çok mücadele vermeleri gerekecekti. Başta birkaç şirketi ikna ettiler, ancak büyük bir kısmı bu fikre sıcak bakmadı. İstedikleri tek şey vardı aslında; dünyadaki tüm albümleri tek bir çatı altında toplamaktı.

KURULUŞUNDAN 5 YIL SONRA

Daniel Ek, 2008 yılının ekim ayında ilk olarak yasal müzik paylaşımını başlattı. Kullanıma açıldıktan hemen sonra büyük müzik şirketleri ile yaptığı anlaşmaları da duyuran Spotify, yine aynı yıl içinde 4.4 milyon dolar zarar ettiğini açıkladı. Bu yüklü zarardan sonra şirket premium üyelik modelini hayata geçirmeye karar verdi. Spotify, günümüzde çeşitli büyük yatırımcıları ve hissedarları olmasından dolayı çok ortaklı bir şirket olarak ön planda. Şirkette çalışan bin 200’den fazla kişiden tutun da kurucularına kadar herkesin payı var. Ancak en büyük hissedar ve pay sahibi kuşkusuz şu an Daniel Ek’dir.

Kuruluşundan 5 yıl sonra 4 milyar dolarlık değerlemeyi gören Spotify, bu dönemde birçok farklı şirketten yatırım da aldı. 2011 yılında 300 milyon dolar civarında gelir elde eden Spotify, bu gelirlerini 2012’de 585 milyon dolara çıkarttı, fakat buna rağmen yılı yaklaşık 77 milyon dolar zararla kapattı. 2013 yılında agresif bir büyüme planlayan Spotify, bunu gerçekleştirebilmek için 500 milyon doların üzerindeki gelirine rağmen ek yatırıma ihtiyaç duydu. Dünyada dijital müzik dinleme platformu olarak liderliği elinde bulunduran Spotify, 2018 yılında New York borsasında halka arz edildi.

İsveç merkezli müzik veri akışı ve podcast servisi olan Spotify, 2020’nin ilk çeyreğinde 130 milyon ücretli aboneye ulaşmayı başardı.

1 MİLYON DOLARLIK HEDEF

Dünya genelinde en fazla kullanılan müzik uygulamalarından biri olan Spotify, geçtiğimiz günlerde mobil uygulaması üzerinden faydalı bir çalışmayı başlattı. Yerleştirilen fon toplama butonu sayesinde, zor durumda olan müzik piyasasına destek olunması hedefleniyor. İlk etapta 1 milyon dolar toplanması planlanan çalışmada, elde edilen fonlar 10 bin müzisyene dağıtılacak.

2006: Spotify’ın temellerinin atıldığı yıl

2008: Kullanıcılara sunulduğu yıl

50 milyar $: Piyasa değeri

130 Milyon: Ücretli kullanıcı sayısı

270 milyon: Toplam kullanıcı

04 Ocak 2021 Pazartesi

Etiketler : Sektörel